türkiye`de bağımsız denetim ve geleceği üzerine arama

Transcription

türkiye`de bağımsız denetim ve geleceği üzerine arama
İSTANBUL SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI
ISTANBUL CHAMBER OF CERTIFIED PUBLIC ACCOUNTANTS
TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ DENETİM VE
GELECEĞİ ÜZERİNE ARAMA
TOPLANTISI VE SONUÇ BİLDİRGESİ
A RESEARCH MEETING ON
INDEPENDENT AUDITING AND ITS
FUTURE IN TURKEY AND FINAL
DECLARATION
Mayıs 2013
2
TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ
DENETİM VE GELECEĞİ
ÜZERİNE ARAMA
TOPLANTISI VE
SONUÇ BİLDİRGESİ
A ROUNTABLE DISCUSSION
ON INDEPENDENT AUDITING
AND ITS FUTURE IN TURKEY
AND FINAL DECLARATION
SUNUŞ
Bilindiği gibi, şeffaflık, hesap verilebilirlik, doğruluk, sorumluluk ilkelerinin üzerine oturtulan ve
uzunca bir süre kamuoyunda tartışılan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (Yeni TTK) 14 Şubat 2011 günü
Resmi Gazete’de yayınlanarak, genel hükümleri 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmek üzere kanunlaşmıştır.
Ne yazık ki yürürlüğüne girmesine çok az bir süre kala, önce, 02 Kasım 2011 günü 660 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname ile ardından da 26 Haziran 2012 tarihinde 6335 Kanun ile Yeni TTK’nın amacına
ulaşmasında en önemli fonksiyonu yerine getirecek düzenlemelerinden olan başta sermaye şirketlerinde bağımsız denetim ve finansal raporlama konusu olmak üzere geriye gidiş olarak değerlendirdiğimiz
çok önemli değişikler yapıldı.
Nihayetinde 26 Aralık 2012 tarihinde Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu
(KGK) 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye dayanarak “Bağımsız Denetim Yönetmeliği” ni yayınladı.
Yaklaşık 35.000 üyesi ile Türkiye’nin en büyük, dünyanın da sayılı meslek mensubuna sahip meslek
odalarından birisi olan İSMMMO’nun, mesleğimizin uluslararası standartlara uygun gelişimi için meslek yasamızın verdiği görev ve sorumluluk doğrultusunda, daha önce enflasyon düzeltmesi, KOBİ finansal raporlama standardı gibi konularda ilgili tarafları bir araya getirerek, arama toplantıları düzenledik.
Bu kez de, bağımsız denetimle ilgili olarak bugün geldiğimiz noktada, gerek 3568 sayılı Meslek
Yasamız ve yapılan yeni düzenlemeler gerekse uluslararası uygulamalar ışığında, “Türkiye’de Bağımsız
Denetimin Geleceğinin Ne Olması Gerektiği” üzerinde, konunun taraflarının tartışması ve sonuçta hemfikir olunan bir yol haritası ve ortak bildiri metninin oluşturulup kamuya duyurulmasını İSMMMO olarak
çok önemli bir kamusal görev saydık ve bu arama toplantısını gerçekleştirdik.
Arama toplantısına katılan hocalarımıza, Kamu Kurumlarımızın, mesleki derneklerimizin, bağımsız denetim şirketlerinin ve TÜRMOB temsilcilerine mesleğimiz adına çok teşekkür ederim.
Saygılarımla,
Yahya ARIKAN
İSMMMO Başkanı
İstanbul, 02.03.2013
4
INTRODUCTION
As it is well known, the Turkish Commercial Code number 6102 (New TCC) which puts emphasis on
transparency, accountability, accuracy and responsibility and is discussed in detail publically for a while
has been adopted as a law by publishing it in the Official Gazette on 14 February, 2011, and the general
provisions of which became effective as of 1 July 2012.
Unfortunately, remaining a very short time for that law to be effective, very crucial amendments
have been effected, first, by the Statutory Decree number 660 on 2 November 2011 and, later, by a
Law number 6335 on 26 June 2012, which we interpret as going backward in relation to independent
auditing and financial reporting, initially, in stock corporations, which compose very important
regulations that put in force the most significant function enabling the TCC to achieve its purpose.
Ultimately, the Public Oversight and Accounting and Auditing Standards Authority (POA) published
an “Independent Auditing Regulation” on 26 December 2012 on the basis of Statutory Decree number
660.
As Istanbul Chamber of Certified Public Accountants (ICCPA), which is one of the biggest
professional chambers of Turkey with about 35.000 members and holds an important number of
professional members in the world, we have organized fact-finding meetings before, on inflation
adjustment and SME financial reporting standard and have brought relevant parties together for a
proper development of our profession with the international standards in accordance with the duty and
responsibility assigned by our law of profession.
And this time, at the current situation regarding the independent auditing, as ICCPA, we have
considered as a very important public duty of opening the issue for discussion of the parties on “What
Should be the Future of Independent Auditing in Turkey” and composing a road map and a common
memorandum on which the parties agree, and announcing it to the public, both in consideration of our
Law of Profession number 3568 and new regulations adopted and also international standards, and we
have organized this fact-finding meeting.
I thank you, in the name of our profession, our professors and all representatives of Public
Institutions, professional associations, independent auditing corporations and Union of Chambers of
Certified Public Accountants of Turkey (TURMOB) which participated in our meeting.
Respectfully Yours,
Yahya ARIKAN
ICCPA Chairman
5
TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ DENETİM VE GELECEĞİ ÜZERİNE ARAMA TOPLANTISI
VE SONUÇ BİLDİRGESİ
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun hazırlanması döneminde oluşturulan çalışma komitesi gerek
meslek örgütleri gerekse üniversiteler ile yoğun bir çalışma ve işbirliği içerisinde çalışmalarını bulunarak tamamlamıştır. Dolayısıyla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu tam bir mutabakatla kanunlaşmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun değişmeden önceki düzenlemelerinde, tüm işletmelerin muhasebe kayıtlarını ve finansal raporlamalarını Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama Standartlarıyla tam uyumlu Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartlarına uygun olarak yapmaları ve
tüm sermaye şirketlerinin finansal raporlarının 3568 sayılı yasa ile yetkilendirilmiş SMMM ve YMM’ler
tarafından bağımsız denetime tabi tutulmaları gerektiği belirtilmişti.
Ancak, bilindiği kadarıyla, 6335 sayılı Kanun ve 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin hazırlanma sürecinde meslek örgütleri ve üniversitelerden görüş alınmamış ve işbirliği yapılmamıştır.
Bu sebeple üniversite öğretim üyeleri, bağımsız denetim firmaları ve meslek örgütlerinde yapılan bu
değişikliklerin ve oluşturulan Kurumun bilimsellikten, dünya uygulamalarından ve 6102 sayılı yasanın
oluşturulma ruhundan uzaklaştığı yönünde görüşler oluşmuştur.
Bu sebeple, Türkiye’de bağımsız denetimin geleceğiyle ilgili olarak 3568 sayılı Meslek Yasası, yapılan yeni düzenlemeler ve uluslararası uygulamalar çerçevesinde, “Türkiye’de Bağımsız Denetimin Geleceğinin Ne Olması Gerektiği” üzerinde, ilgili tarafların bir araya gelerek tartışması ve sonuçta hemfikir
olunan bir yol haritası ve ortak bir bildiri metninin oluşturulması gereği ortaya çıkmıştır.
Bu amaçla, 02.03.2013 tarihinde, İstanbul Divan Otelde; çeşitli üniversitelerden bağımsız denetim,
finansal raporlama, ticaret hukuku alanlarında çalışan 12 akademisyen ile kamu kurumları, bağımsız
denetim şirketleri, mesleki dernek, TÜRMOB ve oda temsilcilerinden 12 kişiden oluşan toplam 24 kişinin katıldığı bir arama toplantısını gerçekleştirilmiştir.
Arama toplantısı; kıdemli bir üniversite öğretim üyesi moderatörlüğünde, katılanların 5 çalışma
grubuna ayrılmaları ve her çalışma grubunda üniversite öğretim üyeleri, bağımsız denetim şirketleri,
mesleki dernekler ve meslek odalarının temsilcilerinin yer almaları ve bu çalışma gruplarına üniversite
öğretim üyelerinin başkanlık yapmaları biçiminde gerçekleştirilmiştir.
Çalışma gruplarına aşağıda yer alan aynı sorular sorulmuştur. Bu sorular, çalışma grupları tarafından tartışılarak cevaplandırılmış ve bu cevaplar her bir çalışma grubu başkanı tarafından bir sunum
biçiminde tüm katılımcılarla paylaşılmıştır.
Bundan sonra, çalışma grupları başkanları bir araya gelerek her bir çalışma grubunun sorulara verdiği yazılı cevapları ayrı ayrı değerlendirdikten sonra ortak bir metin üzerinde uzlaşma sağlanmışlardır.
Böylece, aşağıda yer alan arama toplantısı sonuç bildirisi ortaya çıkmıştır.
Bu sonuç bildirisi, katılımcılara okunarak sunulmuş ve üzerinde görüş birliği sağlanmıştır.
6
A ROUNTABLE DISCUSSION ON INDEPENDENT AUDITING
AND ITS FUTURE IN TURKEY AND FINAL DECLARATION
A working committee constituted during the preparation stage of the Turkish Commercial Code number 6102
completed its work in close cooperation both with professional organizations and also universities. Therefore, the
Turkish Commercial Code number 6102 has become a law in absolute consensus.
It was stated in the Turkish Commercial Code number 6102, before it was amended, that all business enterprises shall keep accounting records and prepare financial reporting in accordance with the International Accounting/
Financial Reporting Standards and in consistency with the Turkish Accounting/Financial Reporting Standards, and
that the financial reporting of all stock corporations shall be subject to independent audit by Certified Public Accountants and Sworn-in Certified Public Accountants which are authorized by the law number 3568.
But, as it is well known, neither opinion of the professional associations and universities was obtained nor any
cooperation was made with them in preparation stage of the Law number 6335 and the Statutory Decree number
660. Therefore, common understanding of participating university professors, representatives of audit firms and
professional associations is that, such amendments and formed Institution are drifting apart from worldwide practice and the spirit of the Law number 6102.
Therefore, as a matter of fact, discussing on “What Should be the Future of Independent Audit in Turkey” by
bringing together the relevant parties, and composing a road map and a common memorandum on which most
parties agree have became a necessity with regard to the future of audit in Turkey, in the framework of Law of
Profession number 3568, newly adopted regulations and international practices.
For this purpose, a roundtable discussion was held on 02.03.2012, in Istanbul Divan Hotel, with 24 participants composing of 12 academicians from various universities studying on independent audit, financial reporting
and commercial law, and 12 representatives from the public institutions, audit firms, professional associations,
TURMOB and other chambers.
The roundtable discussion was held under the moderation of a senior university professor by dividing the
participants into 5 working groups and each group composed of university professor, representative of an audit
firm, professional association and chamber of profession, and the leadership responsibility in each group is taken
by one university professor.
The working groups were asked for certain questions. The questions were responded by the working groups
after having discussion within the group, and the responses were shared with all participants with a short presentation by the group leaders.
Later on, the group leaders joined together and assessed the written responses given to the questions by each
working group and, then, a consensus was reached on a common text.
This final declaration was shared with all participants in order to reach mutual agreement thus, the following
final declaration is the result of this roundtable discussion.
7
TARTIŞMA KONULARI
Bağımsız denetim sürecinin taraflarından biri olan TÜRMOB ve İLGİLİ DİĞER
KURUM VE KURULUŞLAR (Mesleki Dernekler, Üniversiteler vb.), 660 sayılı KHK ile kurulan Kamu Gözetim Kurumu’nun oluşumu, yaptığı düzenlemeler ve uygulamaları ile
TTK’nın 6335 sayılı Yasa ile değişim sürecinde etkili oldular mı? Bunlar arasında gerekli işbirliği
sağlandı mı? Bundan sonra nasıl bir işbirliği oluşturulmalıdır?
1
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun hazırlanması döneminde oluşturulan hazırlık komitesi gerek meslek örgütleri gerekse de üniversiteler ile yoğun bir çalışma ve işbirliği içerisinde bulunmuştur. Bu sebeple 6102 sayılı
Kanunun ilk yayınlanan halinde muhasebe kayıtlarının ve finansal raporlamaların Uluslararası Finansal Raporlama
standartlarına tam uyumlu Türkiye Finansal Raporlama Standartlarına uygun olarak yapılması ve denetim işlemlerinin 3568 sayılı yasa ile yetkilendirilmiş SMMM ve YMM’ler tarafından yapılmasının yer aldığı metin üzerinde
mutabakat oluşmuştur.
Ancak 6335 sayılı kanun ve 660 sayılı KHK’nin hazırlanma sürecinde meslek örgütleri ve üniversiteler den
bildiğimiz kadarıyla görüş alınmamış ve işbirliği yapılmamıştır. Bu sebeple gerek yapılan değişiklikler, gerekse de
oluşturulan kurum bilimsellikten, dünya uygulamalarından ve 6102 sayılı yasanın oluşturulma ruhundan uzak
olarak ortaya çıktığını düşünmekteyiz.
Dünya uygulamaları göz önüne alındığında Kamu Gözetim Kurumları gelişmiş ülkelerin hemen hepsinde
bulunmakta, gelişmekte olan ülkelerde ise oluşturulma çabaları devam etmektedir. Dünya örneklerine bakıldığında kamu gözetim kurumları genellikle halka açık şirketler için oluşturulmakta, KOBİ ve halka açık olmayan
şirketlerin denetimlerinin gözetimi ise daha çok meslek örgütleri tarafından yapılmaktadır. Örneğin İngiltere’de
var olan yapıda Muhasebe Standartları, Denetim Standartları ve Gözetim İşlemleri üç ayrı kurul tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu kurullar bütçeleri, üyeleri ayrı olan üç ayrı özerk kurul olup sadece işbirliği amacı ile bir üst
kurula bağlanmıştır.
Türkiye’de 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameden önce de Kamu Gözetimi işlevini yapan kurumlar
bulunmaktaydı. Değişik alanlarda kamu gözetimi SPK, BDDK, Hazine Müsteşarlığı ve Maliye Bakanlığı kanalıyla
yapılmaktaydı. Gerçekte kamu gözetiminin yeniden kurgulanmasının temelinde ülkedeki değişik gözetim müesseselerin bir araya toplanması yatmaktadır.
Ancak Türkiye’de oluşturulan yapı Kanun Hükmünde Kararname ile oluşturulmuş ve mevcut bir kurum dönüştürülmüş, böylece bakanlıklar arası yetki yarışına sebep olunmuştur. Ayrıca yeni yapılanmada Maliye Bakanlığı’nın
Kurum üzerinde etkili olma çabasının öne çıktığı gözlemlenmiştir. Yeni yaklaşımla birlikte hem üniversite temsilcilerinin hem de uygulamacıların yapılanmada, yeteri kadar, yer almadıkları görülmektedir. Bu yapısal nitelik
Kurum’un uygulamalarının bilimsel gerçeklikten ve dünya uygulamalarından uzak olmasına, diğer yandan da
ülkemizdeki öteden beri var olan kamu gözetim birikiminin göz ardı edilmesine yol açmıştır.
Kurum’un bundan sonraki süreçte işlevsel olabilmesi için özerk, bağımsız, ve bilimsel bir üst Kurul kimliğini
kazanması gerekmektedir. Bunun için Kurum’a 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile verilen ve büyük ölçüde
uygulamaya yönelik görevlerin yetki devri vasıtasıyla meslek örgütlerine ve akademik öğelerin daha fazla yer aldığı özerk çalışma kurullarına bırakılması uygun olacaktır.
8
Have TURMOB and OTHER RELATED ORGANIZATIONS AND INSTITUTIONS
(Professional Associations, Universities, etc.) played an effective role in the course
of constitution of Statutory Decree number 660, establishment of Public Oversight,
Accounting and Auditing Standards Authorityand its regulatiosn and practices thereafter , and
amendment to Turkish Commercial Code number 6335? What kind of collaboration should be
initiated hereafter?
1
A working committee constituted during the preparation stage of the Turkish Commercial Code number 6102 worked in close cooperation both with professional organizations and also universities. Therefore, a consensus was reached
on the text containing that the accounting records and financial reporting shall be kept in exact accordance with the
International Financial Reporting Standards and in consistency with the Turkish Financial Reporting Standards, and that
the auditing shall be executed by the Certified Public Accountants and Sworn-in Certified Public Accountants which are
authorized by the Law number 3568, as it was published initially in the Law number 6102.
But, as it is well known, neither opinion of the professional associations and universities was obtained nor any cooperation was made with them in preparation stage of the Law number 6335 and the Statutory Decree number 660.
Therefore, common understanding of participating university professors, representatives of audit firms and professional
associations is that, such amendments and formed Institution are drifting apart from worldwide practice and the spirit
of Law number 6102.
When worldwide practices were taken into account, Public Oversight Board exists in almost all developed countries
whereas it is in the course of institution in other developing countries. When those practices are observed, it becomes
clear that the oversight boards are being established, in general, for publically quoted companies whereas oversight of
audit of the SMEs and non-quoted companies were managed mostly by the professional organizations. For instance, by
its current structure in the United Kingdom, the Accounting Standards, Auditing Standards and Oversight Service were
carried out by three separate boards. These boards are with separate budget and have separate membership, and are
three autonomous boards, and connected to a higher board only with the purpose of collaboration.
There were institutions already established in Turkey before the Statutory Decree number 660, which played the role
of the Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority. The oversight was performed through Capital
Markets Board (CMB), Banking Regulation and Supervision Agency (BRSA), Undersecretariat of Treasury and Ministry of
Finance. In fact, gathering various oversight institutions in the country under a single umbrella lie behind the project of
redesigning the accounting and auditing standards authority.
However, the structure formed in Turkey was created by Statutory Decree, and an existing institution was transformed, and, thus, it caused authorization race among the ministries. Apart from this, it has been observed that the efforts
to have an influence on the Authority by the Ministry of Finance became distinguishable. Neither the university representatives nor the practitioners participated sufficiently in the construct when the new approach was considered. This
structural character led the applications of the Authority to fall apart from the scientific realities and worldwide practices,
and, on the other hand, ignorance of experience of the public oversight which exists in our country for many years.
From this stage on, the Authority should develop a Board identity as an autonomous, independent and upper scientific organization. Therefore, the tasks assigned to that Authority by the Statutory Decree number 660 and, to great
extent, related with the practice should be left, through assignment of authority, to the professional organizations and
autonomous working committees where the academic elements mostly take part in.
9
660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile oluşturulan, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) ülkemiz ve mesleğimizin gerçekleri ile ne kadar bağdaşmaktadır? Bağdaşmayan yönlerinin
olduğunu düşünüyorsanız bunların neler olduğunu belirtiniz. Bağdaşması
ile ilgili, varsa, önerilerinizi sıralayınız.
2
Kamu Gözetim Kurumu’nun oluşturulmasındaki temel amaç ülkemizdeki gözetim konusundaki çok
başlılığı ortadan kaldırmak ve merkezi bir gözetim sistemini oluşturmaktır. Ancak Kurum’a atfedilen
görevlerin fazla olması sebebiyle Kurum gerçek amacını yerine getirememektedir. Buradan hareketle
SPK ve BDDK kanunlarında yapılan son değişikliklerle çok başlı yapıda başlanan noktaya geri dönülmüş,
Kamu Gözetim Kurumu yetkilerinin önemli bir kısmını kaybetmiş, bir ara yetkilendirme kurumu haline
gelmiştir.
Kamu Gözetim Kurumu’nu yeniden ana amacına hizmet edecek işlevsel bir yapıya dönüştürebilmek;
Muhasebe standartlarını belirleme yetkisi, muhasebe uygulamacılarının ve akademik temsilcilerin
yer aldığı bir özerk kuruma,
Denetim standartlarını belirleme yetkisi, denetim uygulamacılarının ve akademik temsilcilerin yer
aldığı bir özerk kuruma,
Sicil yetkilendirme ve eğitim işlemleri, meslek örgütlerine bırakmalıdır.
10
2
How is the Public Oversight Accounting and Auditing Standards
Authority established by the Statutory Decree number 660 compatible
with the realities of our country and profession? According to you, what
are the incompatible aspects? Please, list your recommendations, if any, to achieve
compatibility.
The primary purpose in forming Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority is
to eliminate multiple authorities with regard to oversight in our country and to form a central oversight
system. However, the Authority is failing to perform its real mission due to the fact that the tasks assigned to it are excessive. From this point of view, the last changes made in the Capital Markets Board and
the Banking Regulation and Supervision Agency caused turning back to the starting point where too
many multiple authority prevailing and led the Public Oversight, Accounting and Auditing Standards
Authority to become an intermediary authorizing agency which has forfeited a substantial part of its
authorities.
In order for the Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority to transform into a
functional structure that will serve for its primary purpose it is necessary;
to develop an autonomous authority where the accounting practitioners and academic representatives take part in, with a power to determine the accounting standards;
to develop an autonomous authority where the audit practitioners and academic representatives
take part in, with a power to determine the auditing standards;
to transfer licencing and training facilities to the professional organizations.
11
KGK’nın 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle, TÜRMOB’un 3568
sayılı Meslek Yasasıyla belirlenmiş bağımsız denetimle ilgili yetkilerinin
kullanım sınırları arasındaki çatışma noktasını, meslek mensubunun kazanılmış haklarını da göz önünde tutarak değerlendiriniz.
3
Ülkemizdeki mevcut durum incelendiğinde, SPK’da ve hali hazırda diğer tüm alanlarda bağımsız
denetim yapma yetkisi SMMM ve YMM’lerdedir. Dolayısıyla TÜRMOB’un talebi yeni bir yetkilendirme
değil hali hazırda kazanılmış ve kullanılmakta olan hakların devamı niteliğindedir.
Kamu Gözetim Kurumu’ndan beklenen, kıdeme, ünvana, yıla, yaşa vb. meslek mensuplarının kişisel
özelliklerine göre değil, yaptığı işin niteliksel ve niceliksel kalitesine göre gözetim ve değerlendirme
yapmasıdır. Gözetim mekanizması doğru kurgulandığı ve doğru işletildiği takdirde sisteme bağımsız
denetim işini hakkıyla yapabilecek kişiler dahil olacaktır. Türkiye’deki bu zamana kadar yaşanan bağımsız denetim deneyimi bu yöndedir.
12
Please, assess the conflict between the responsibilites of Public Oversight,
Accounting and Auditing Standards Authority authorised by Statutory Decree number
660 related to independent audit and responsibilites of TURMOB authorised by Law of
Profession number 3568, by also taking into account vested rights of the members of
the profession.
3
When the current situation is examined in our country, Certified Public Accountants and Sworn-in
Certified Public Accountants are vested with an authority to execute an independent audit in Capital
Markets Board and currently in all other fields. Therefore, request of TURMOB is not a new authorization,
but, it is related by nature with the currently vested and exercised rights.
What is expected from Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority is to make
oversight and assessment on the basis of qualitative and quantitative character of the service provided
by the members of profession rather than their personal characters like length of service, title, year,
age, etc. The system will gain the persons who really perform the audit task as it should be when
the oversight mechanism is designed properly and run accurately. The independent audit practice
experienced until present time in Turkey turns to be like this.
13
TÜRMOB’un 6102 sayılı TTK sürecinde hazırlamış olduğu Yeni TTK, KOBİ
TFRS ve Bağımsız Denetim eğitimlerini içeren ve yaklaşık 40.000 meslek
mensubunun eğitildiği proje doğru muydu? KGK, TÜRMOB’un bu eğitim
projesini neden kabul etmedi?
4
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun ilk yayınlanan halinde muhasebe kayıtları ile finansal raporlama TFRS’ye göre ve TÜRMOB üyesi meslek mensupları tarafından yapılacaktır. Bu nedenle TÜRMOB
ölçeğinde bir meslek örgütünün böyle bir gelişmeye kayıtsız kalması düşünülemez. Dünyadaki tüm
meslek örgütleri asli görevlerinin bir parçası olarak sürekli eğitim çalışmaları yapmaktadır. Bu nedenle
TÜRMOB’un bu eğitim projesi doğru ve yapılması gerekli olan bir projedir.
Ancak, Kamu Gözetim Kurumu TÜRMOB’un TMS/TFRS, Bağımsız Denetim ve TTK eğitim projesini
değerlendirmeye almamıştır. Bu kadar kapsamlı ve nitelikli bir şekilde gerçekleştirilen bu proje KGK
tarafından detaylı bir şekilde incelenmemiş, proje ile ilgili herhangi bir eleştiri veya öneri kamuoyu ile
paylaşılmamıştır. Proje doğrudan göz ardı edilmiştir.
Burada izlenmesi gereken doğru yol, bu eğitim projesinin IFAC tarafından yayınlanan eğitim
standartları esas alınarak değerlendirilmesi, var ise eksikliklerin belirlenerek TÜRMOB’a düzeltici tamamlayıcı önerilerin getirilmesidir. Bu şekilde ayrıca kamu kaynaklarının etkin kullanımı da sağlanmış
olacaktır.
14
Was the training program on Turkish Financial Reporting Standards
(TFRSs) for SMEs and Independent Audit, which adressed approximately
40.000 members of the profession, a right project? Why did Public Oversight,
Accounting and Auditing Standards Authority not accept that training project of
TURMOB?
4
As published initially in the Turkish Commercial Code number 6102, the accounting records and
financial reporting shall be executed in accordance with Turkish Financial Reporting Standards and
by the members of profession registered to TURMOB. Therefore, such a professional organization like
TURMOB may not stay indifferent to such development. All professional organizations in the world
organize continuous trainings as part of their primary tasks. For this reason, such training project of
TURMOB is reasonable and a necessary project.
However, the Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority has not made any
assessment on Turkish Accounting Standards/Turkish Financial Reporting Standards, Independent
Auditing and Turkish Commercial Code training project of TURMOB. The Public Oversight, Accounting
and Auditing Standards Authority has not examined in detail such comprehensive and qualified project
and has not shared any comment or proposal with the public regarding the project. The project was
directly ignored.
The right way to be followed here is that the training project should be assessed on the basis of
training standards announced by IFAC, and deficiencies, if any, should be determined and corrective
and complementary proposals should be provided for TURMOB. By this way, an effective use of the
public resources shall also be assured.
15
Yeni TTK değişmeden önce tüm sermaye şirketlerinin bağımsız denetime tabi olmaları doğru muydu? Yapılan değişiklikle bağımsız denetimin
kapsamının daraltılması doğru oldu mu? Gelecekte bağımsız denetimin
kapsamı ne olmalıdır?
5
Ülkemizde öteden beri vergi muhasebesinden bilgi muhasebesine geçiş sağlanamamıştır. 6102
sayılı Türk Ticaret Kanunu bu eksikliği gidermek ve Türk muhasebe sistemini uluslararası standartlarla
uyumlu hale getirmek üzere tasarlanmıştır. Bunun bir tamamlayıcısı olarak da yine uluslararası standartlarla uyumlu bağımsız denetim uygulaması daha yaygın olarak kullanılmak üzere sistemimize
girmiştir.
Yeni TTK değişmeden önceki hali bilgi için muhasebeye uygun olarak ihdas edilmişti. Nerede bir işletme
organizasyonu varsa orada o işletmenin pay ve menfaat sahiplerine doğru ve güvenilir bilgi sunma anlayışına
uygun bir güvence hizmeti niteliğinde olan denetimin olması şarttır. Dolayısıyla ilke olarak denetimsiz işletme
düşünülemez.
Sermaye şirketlerinin tümünün bağımsız denetime tabi olması ilkesel olarak doğrudur. Kayıt dışılığın bu kadar yoğun olduğu bir ülkede, denetçilere getirilen sorumluluklar da dikkate alındığında
denetimin bir anda tüm sermaye şirketleri için uygulanmasının kolay olmadığı bilinmektedir.
Buradan hareketle, Bakanlar Kurulu tarafından kapsamın daraltılması, gelecekte kademeli olarak
genişletilmeyecek ise doğru değildir.
Bağımsız denetimin tüm sermaye şirketlerine uygulamasına ilişkin kademeli geçiş takvimlendirilerek bir an önce kamuoyuna açıklanmalı ve sermaye şirketleri buna göre hazırlıklarını yapmalıdır.
16
5
Was the regulation requiring all stock corporations to be audited prior to the
amendmend to the new Turkish Commercial Code reasonable? Is it appropriate
to restrict the scope of independent audit with an amendment? What should be
the scope of independent audit in future?
We have failed to pass from tax accounting to accounting for many years in our country. The
Turkish Commercial Code number 6102 was designed to eliminate this deficiency and to bring Turkish
accounting system compatible with international standards. To support this, practice of independent
audit which is also compatible with international standards has been introduced into the system as a
widespread application.
The New Turkish Commercial Code before amendments made in June 2012 was created in
consistency with accounting. If there is a business organization, there should be an audit as an
assuring service compatible with understanding of offering accurate and reliable information for the
stakeholders and shareholders of that business. Thus, as a principal, a company without an audit may
not be envisioned.
As a principal, audit requirement for all stock corporations is reasonable. It is well known that it is
not an easy task to apply instantly such audit for all stock corporations in a country where unrecorded
transactions are practiced profoundly and when the responsibilities brought on the auditors are also
considered.
From this point of view, restriction of scope by the Board of Ministers, if it is not to be extended
gradually, is not reasonable.
The gradual transition of all stock corporations to application of audit should be scheduled by now
and should be announced to the public as soon as possible, and the stock corporations should make
their plans accordingly.
17
Yeni TTK değişmeden önce tüm işletmelerin muhasebe kayıtlarını ve
finansal raporlarını Türkiye Muhasebe Standartları (TMS)’na göre düzenlemeleri zorunluyken; yapılan değişiklikle neden sadece sınırlı sayıda şirketler için TMS’ye göre, sadece, finansal rapor düzenleme zorunluluğu getirildi? Yapılan
değişiklikler doğru mudur? İşletmeler, Meslek mensubu ve muhasebe mesleği ve
kamu menfaati bundan nasıl etkilenecektir?
6
Yeni TTK ile gündeme gelmiş olmasına rağmen ülkede şu anda “bağımsız denetim yok ise TFRS’ye
göre finansal tablo da yoktur” şeklinde istenmeyen bir sonuç ortaya çıkmıştır.
Ticari kar ve mali kar kavramlarının farkı konusunda yaratılmak istenen “farkındalık”, önemli ölçüde yara almıştır ve bu konuda karmaşa yaşanmaktadır. Ülkedeki vergi muhasebesi kültürünün yaygınlığı da bu konuda bir uzlaşmaya varılmasında engel olmuştur.
18
While, all corporations have been required to follow Turkish Acounting
Standards (TAS) in their statutory books and prepare their financial
statements in accordance with TAS, Why is it limited to financial stetments of
certain number of companies with an amendmend? Are such mendments appropriate?
How shall the companies, members of profession and profession of accounting and
public interest be affected from such amendments?
6
Although the new Turkish Commercial Code became a current issue, an undesired result that “if
there is no audit, then there is no need for financial statements in accordance with Turkish Financial
Reporting Standards” has emerged in the country.
The “awareness” which was tried to be created with regard to the difference between net income
and tax base was suffered seriously and the system is experiencing a complication in this respect. And,
the prevalence of culture of tax accounting in the country has prevented reaching any consensus in this
context.
19
Türkiye’de bağımsız denetim yetkisine kimler sahip olmalı? Bu konuda
KGK’nın yapmış olduğu düzenlemeler doğru mudur? Belirlenecek kalite koşulları doğrultusunda TÜRMOB’un savunduğu tüm SMMM ve YMM’lerin bağımsız denetçi yetkisine sahip olma talebi haklı bir talep midir? TÜRMOB’un bu talebi
KGK tarafından neden kabul görmemiştir? Bağımsız denetimin 3568 sayılı Meslek
Yasası konsepti içindeki yeri nedir, ayrı bir konsept olabilir mi?
7
3568 sayılı Kanuna göre yetki almış meslek mensuplarının talebi yeni bir hakkın verilmesi değil
mevcut durumun devamı niteliğindedir. Önemli olan gözetim müessesesinin işlevselliğidir.
Muhasebe denetim işini de kapsar. Dolayısıyla, 3568 sayılı Meslek Yasası bağımsız denetim işini
de düzenlemiştir.
20
Who should do independent audit in Turkey? Are the regulations made
by the Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority in this
respect reasonable? Do you think the request of TURMOB that all Certified
Public Accountants and Sworn-in Certified Public Accountants should
have the right for independent audit, within the quality terms to be determined, is
reasonable? Why such request of TURMOB was not accepted by the Public Oversight,
Accounting and Auditing Standards Authority? What is the place of independent audit
within the context of Law of Profession number 3568 and should it be a separate
concept?
7
The request of the members of profession who are authorized pursuant to the Law number 3568 is
a continuation of the current state in character rather than vesting with a new right. What is important
is functionality of oversight organization.
Accounting also encompasses the task of auditing. Therefore, the Law of Profession number 3568
also regulates the task of independent auditing.
21
8
Yukarıdaki değerlendirmelerinizi göz önünde tutarak muhasebecilik
mesleğinin, meslek mensubunun ve bağımsız denetimin yapısına ilişkin öngörülerinizi sıralayınız.
Kamu menfaatinin en üst düzeyde dikkate alınması amacıyla;
• Bir bedel karşılığı ve farklı üniversiteler tarafından verilen eğitim, eğitim materyalleri, sınavlar,
eğitim verenler vb. standart değildir.
• Kamu Gözetim Kurumu özerk bir kuruma dönüştürülmelidir.
• Kamu Gözetim Kurumu, gözetim işlemlerini yerine getirecek bir üst gözetim kurumu olmalıdır.
Görevleri arasında bulunan Muhasebe Standartlarını ve Denetim Standartlarını hazırlama görevlerini
daire başkanlığından ziyade bağımsız çalışacak bir kurula devretmelidir.
• Kamu Gözetim Kurumu, mesleğe giriş, staj ve sınav yönergelerine uygun olarak meslek örgütünün üst kuruluşu olan TÜRMOB ile işbirliği yapmalı ve bundan sonra mesleğe girecek olanlara uygulanmak üzere yetkilendirme yapılması sağlanmalıdır.
• 3568 sayılı Yasa ve 6102 sayılı Yasa bağımsız denetim görevini SMMM ve YMM’lere vermiştir. Herhangi bir ikincil mevzuat düzenlemesi yapılırken meslektaşlar arası ayrım yaratılmamalıdır.
• İş sahiplerine, finansal tabloların TFRS’ye göre hazırlanması ve bu tabloların bağımsız denetime
tabi olmasının sağlayacağı faydalar anlatılmalıdır.
22
8
Please, list your projections in relation to the structure of the accounting
profession, members of the profession and independent audit by taking into
account your assessments above.
For the purpose of considering the public interest at top level:
• The training, training materials, exams and instructors, etc. provided for a certain fee and by
various universities are not standard.
• The Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority should be transformed to an
autonomous institution.
• The Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority should become a higher institution which performs oversight. It should assign its task of preparing Accounting Standards and
Auditing Standards, among other tasks, to a board which operates independently, rather than to a
head of department.
• The Public Oversight, Accounting and Auditing Standards Authority should work in collaboration
with TURMOB which is an upper institution of professional organization, in accordance with the directives of entrance to the profession, internship and exams, and authorization should be provided for
those practitioners which will join the profession later.
• The Law number 3568 and the Law number 6102 assigned the task of independent auditing on
the Certified Public Accountants and Sworn-in Certified Public Accountants. No discrimination among
the counterparts should be allowed with any regulation.
• The business owners should be informed about the benefits which will derive from preparing
financial statements in accordance with Turkish Financial Reporting Standards and audit in accordance
with Turkish (International) Standards on Auditing.
23
24

Similar documents

Eğitimde Değişim ve Gelişim İçin Projeler 2011/3

Eğitimde Değişim ve Gelişim İçin Projeler 2011/3 workshop have been shared with all participants and a general overview has been made accordingly. These draft reports will

More information