alti etek frikik

Pazartesi
5
OCAK
Yarın Bizimdir
K
A
JL JP
7
W —
U
'
1
JmBLmtSSmtSLa
d
1
Y + T
JL
1959
Her Gün 4 Sayfa F i a t ı 15 Mi l
SAYI: 959
YIL: 8
MUdUr ve İm tiyaz Sahibi: CEMAL TOftAN
Adresti: A sraaltı No. 75, L efkoşa - Kıbrıs.
T elgraf: “BOZKURT” - P. K. 824 - Tel. 2961
Dizilip Basıldığı Y er; "B ozkurt Basım evi”
İŞ HANI'NIN TEMELİ BÜYÜK
BİR TÖRENLE ATILDI
¡Temele ilk harçt Temsilcimiz koydu
Dr. FAZIL KÜÇÜK EVKAF’ın BUGÜNKÜ MALI DURUMU
HAKKINDA İZAHAT VERDİ
JLeficosa'nın çok m lltena bir
yerinde Evkaf idaresi ta ra fın ­
dan tngası k ararlaştırılan Ig
Haıu’mn temel atm a töreni
dün sabah sa a t 1 1 de parlak
bir törenle yapılmıştır.
Binlerce halkın İştirakiyle
yapılan bu törende söz alan
Kıbrıs TürktUr P artisi Genel
Başkanı Dr. Faaul Küçük, Ev.
kafimizin dünkü ve bugilnkü
mali durumu hakkında g'enlş
bir izahat vermiş ve ezcümle
şöyle dem iştir:
"Evkaf mücadelesi bizim dev
rimizde başlam ış değildir. Bu
mücadele 30 yıldanberi devam
ediyordu. 19Ö6 yılının Mayıs
ayında
Evkafımızı kayıtsız
şartsız teslim aldığımız zam an
kasada yalnız 30 bin lira bul­
duk. Bu 30 bin Uranın 15 bin
lirası da hüküm etten istikraz
edilen p ara idi.
Yıllar yılı sorum suz insanla-
mek istiyorduk. B unu k arşıla,
mak, bakım sız cam ilerim izi t a ­
m ir etm ek için yüksek komis.
yonla birlikte çalıştık ve din
vergisini lh tas ettik . Bu su re t­
te imam ve m üezzinlerin m a­
aşlarını yüzde lkiyüz h a ttâ
yüzde beşyüz artırm a k su retiy ­
le din adam larım ızın içinde bu.
lunduğu durum u bir bakım a dü
zeltir gibi olduk.
m aatlm lze kayıtsız şartsız dev
rinden so n ra yapılan işler h ak ­
kında geniş İzahat verm iş ve
bugün K arak aş Bahçesinde İn.
şa edilmiş olan blokun 40 bin
liray a m al olduğunu ve senevi
4000 lira lrad getirdiğini açık­
lam ıştır. Bu m eyanda yapıla,
etüt işler hakk ın d a d a izah at
verm iş ve G lm e Caddesine açı­
lan A tatü rk M eydanına nazır
bloka büyük bir otel İle bir çok
d ükkânların inşa edileceğini,
M ağusa, L ârnaka, Leym osun’d a yapılan ve yapılacak olan
işlerin cem aatim izin her b a­
kım dan faydasına olacağını te.
barüz ettirm iş ve şöyle demiş­
tir:
"Evvelce de söylediğim gibi
E vkafı devraldığım ız zam an
elimizde ancak 30 bin lira v ar.
dı. Biz bu müddet zarfında 116
bin liralık İnşaat y ap tık ve
bugün elimizde 29 bini aşan
bir m eblâğ bulunm aktadır.”
TeşekkUr Ediyor
İş H anı’m n İnşası için Lıefkoşa T ü rk B ankasının 36 bin
lira verdiğini, bu İnşaatın 70
bin liray a çıkacağım geriye k a ­
lan m eblâğı d a H üküm etin ver
diğlni teb arü z ettirm iş, Lefkoşa T ürk
B ankası
M üdürü
i. O rhan İle İd are K uruluna te.
şek k ü r ettik te n sonra, diğer in ­
şaatlar, sa tın alm an m allar
bahsinde d e T ürkiye İş B anka,
sı L efkoşa şUbesl He T ürk
Bankasının yardım da bulundu­
ğunu açık lıy arak m in n ettarlı­
ğını izhar etm iştir.
K onuşm asına devam eden
Dr. F azıl K üçük Din Vergisi
m evzuuna dönmüş, vergilerin
za ru re t ta h tın d a ta rh edildiği­
ni, an cak birkaç yıl d ah a de.
vam ettirilm esinin b ir zaru ret
olduğunu açıklam ıştır.
Temsilcimiz İlk H arcı
Koyuyor
Dr. Fazıl K üçük’ün demecinB urhan Işın in şaat mahalline
den sonra Temsilcimiz Sayın
gelerek kurbanın kesilmesini
m üteakip ilk harcı tem ele koy.
m uştur. Bunu takiben B aşkon­
solos, Dr. Fazıl K üçük İle R auf
Denktaş_ T ü rk B ankası M üdü­
rü ve İş B ankası ikinci m üdürü
temele harç koym uşlardır.
MENDERES YUNAN
BÜYÜKELÇİSİ İLE GÖRÜŞTÜ
TEM ELE İLK H A RÇ: iş H anının tem eline İlk harcı sayın tem silcim iz B urhanT lşıu
koym uştur. Resimde sayın tem silcim iz bu tarih! vazifeyi ifa ederken görülm ektedir.
Foto Bozkurt - Şinasi Başaran
PESMAZOĞLU AÇIKLAMADA
BULUNMAKTAN KAÇINIYOR
Foto Bozkurt - Şinasi B aşaran
TÖRENDEN BİR İN T İB A : Törende başta sayın tem sicim iz, liderlerimiz ve T. C.
Konsolosluğu erkânı ile basın mensupları hazır bulunm uştur. Resim, kurban kesildiği an
kalabalıktan Ur İntiba vermektedir.
W Z K w J fl'ih w fj
Beledi)r’c i c r h u i z
rın elindeki Evkafım ızı bu du­
Köy ve kasabalarım ızdan ca­
rum da ele alıyorduk. Büyük milerin tam iri, yeni cam i inşa,
üm itlerle bağlandığımız E vka. atı için talepler geliyordu. Bun
fimizin bu durum u karşısında iarı da gözden geçirdik. F a k a t
gene de yılmadık, geceli gün­ her talebi ilk nazarda k arşıla­
düzlü mücadelemize devam et. mak çok güçtü. Tedricen bu
tik. İlk iş olarak im am ve mü- talepleri yerine getirm ek âzim
czzlnleıiır.iziu içllıdö biLü^C jk-.. v p kararındayız.”
ları feci durum a bir son ver-1 Dr. Fazıl K üçük evkafın ce-
Istanbul, 4 - T ürkiye Başba.
kanı A dnan Menderes bugün
A tina'dan yeni gelmiş bulunan
Y unanistanın A n k ara nezdinde
ki Büyükelçisi Pesm azoğlu’nu
kabül etm iş ve kendisiyle K ıb­
rıs meselesini görüşm üştür. Bu
görüşm ede T ürkiye Dışişleri
B akanı F a tin R ü ştü Zorlu d a
h azır bulunm uştur.
F atin R üştü Zorlu, dün de
Pesm azoğlu ile görüşm üştü.
Bu görüşm eyi takiben Dışişle.
ri Bakanım ız B ritan y an ın T ü r­
kiye nezdindeki Büyükelçisiyle
de bir görüşm ede bulunm uştur.
M üzakereler
hakkında h e r­
hangi bir açıklam a yapılm am ış
tır.
Diğer ta ra fta n Y unanistanın
A n k ara Büyükelçisi M enderes­
Osman Örek Avdet Etti
le yaptığı görüşm eden çık ar­
ken basın m ensuplarının sualle,
rlnl cevapsız bırakm ış ve her­
hangi bir şey söylem ekten k a ­
çınm ıştır.
Gazetelerim izde Kıbrıs
Meselesi
B ugünkü İstanbul ve A n k a­
r a gazeteleri gene K ıbrıs me­
selesinde büyük bir hassasiyet,
le yazılar yayınlam aktadırlar.
G azeteler K ıbrıs meselesine ön
plânda y er verm ekte, ajan s ve
Radyo haberlerini ve K ıbrıstan
gelen haberleri ön say faların ­
d a m anşetlerle yay ın lam ak ta­
dırlar.
B tltün gazeteler diplom atik
tem asların gizli bir hava için­
de cereyan ettiğ in e işa re t e t­
m ekte, fa k a t havanın normal
olduğunu teb arü z ettirm ek te,
dlrler.
Bir m üddettenberi Afıkarad a Kıbrıs m evzuunda tem as­
lar yapm akta olan Kıbrıs ’
Türk'tür Partisi Genel Sekre­
teri O sm an Örek dün akşam
Kıbrısa gelmek üzere Anakara­
dan hareket etmiştir.
Dün akşam K ıbrısa hareker
eden uçak, Kıbrıs H av a Yolla
rı uçağı olduğuna göre Osm an
Örek’in geceyansından sonra
Kıbrısa gelmesi bekleniyordu.
Camgöz Kundura
AnUarıuhın gelen kesin bir
habere göre, Kıbrıs Hükümeti
yakın bir gelecekte müstakil
Türk Belediyelerini resmen ta.
■uyacaktır. Bu haberden de an­
latılacağı gibi Hükümetimi/
halâ daha MacMillan Plânı ü/e
rinde yürümekte ve plânın ta­
hakkuku İçin gayretler sarfetBüyük bir memnuniyetle
mektedir. Aynı kaynakb diğer
M O S K O V A (R ) 4 —
bir haberde İse, Türk Parlâ.
öğreniyoruz ki, Camgöz K un­
Rusların kozmik roketi dün
mantosunun
kurulacağı
da
d u ra Fabrikasının sahip ve m ü
müjdeleniyordu. Biz bugünkü
saniyede bir buçuk mil süratle
d ü rü Bay Ali Şevki Camgöz,
yazımızda belediyeler konusu
ayın yanından geçmiş ve güne
üzerinde duracağız. İlerideki
T ürk Fakirhanesinin fakirleri­
şin bir peyki olmak üzere yo­
Yazılarımızda ise, MacMillan
ne, müessesenin devamı müdluna
devam
etmiştir.
Plânının tahakkuk yolunda ol­
detince
kundura bağışında bu
duğunu ve Türklyenln kendi
Sovyet haberler ajansının
lunacağını
Lefkoşa T ü rk Bele
görüşünden hiçbir fedakârlıkta
bildirdiğine göre roket yer yü­
bulunmadığını anlatmağa çalı,
diyesi Başkanlığına bir yazı ile
zünden
aya
olan
mesafeyi
36
şacagız.
bildirmiştir.
saatte katetmiştir. Sovyet roke
Yıllar yılı büyük haksızlıkla­
ra göğüs geren cemaatimizin,
tinin bu başarısından
sonra,
T ü rk fakirlerinin kundura
Kumların tek taraflı kararları
ilim adam ları bütün dünyaya
ihtiyaçlarını
her arzu edildiği
karşısında nasıl çırpındığını,
televizyon yayınlarının yapıla­
zam an karşılam ayı taahhüt
nasıl haklarından
mahrum
Foto Bozkurt - Şinasi Başaran
bileceği günün çok yaklaşmış
edildiğini bllmlyenlmlz yoktur.
eden Camgöz K u n d u ra Fabri­
TEM EL ATMA TÖRENİNE A K IN : Dr. F azıl K üçük’ün
O acı günlerin ıztırabı, ınttslolduğuna inanm aktadırlar. Ro
kasının bu kadirşinaslığı karşı­
konuşm asından sonra, temsilcimiz, liderlerim iz ve kalabalık
F oto B ozkurt - Şinasi B aşaran
betleri üzerimizden silkinip atıl
ket 14 O cakta güneşe en ya­ bir taaik kütlesi tem el a tm a töreninin yapılacağı yere akına
sında duyduğum uz m em nuni­
binanın
KOÇ KURBAN: tş Banının temel atm a töreninde bir koç kesilmiş ve kanı
mak üzere olduğu bir sırada,
kın bir noktaya vasıl olacaktır. başlam ış; kurban kesilmiş, tem ele tem silcim iz ve liderleri­ yeti izhar eder, fabrika m ü d ü ­
bizim “neme lâzımcı" bir siya­ temeline akıtılm ıştır.
miz tarafın d an h arç konm uştur. Resimde tö ren e k atıla n lar gö
setle büyük hamlelere bigâne
rünü kararından dolayı takdir
rünm ektedir.
kalmamız cidden üzücü bir
ve tebrik ederiz.
olaydır.
Bir müddet evvel Belediye
Başkanlığımız tarafından ya.
yınlanan bir tebliğde, bir çok­
larımızın bugüne kadar beledi,
ye vergilerini vermediklerinden
NEW YORK’TAKİ MACARLAR SOVYET AKDENIZDEKI GÜNLERİNİZ SAYILIDIR şikâyet olunmakta ve bunıın
getireceği zararlar üzerinde ıs­
BAŞBAKAN YARDIMCISINA “MEMLE­
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Huzurunda
ARAP DÜNYASI UYANIYOR
rarla durulmaktaydı. Hakikat
KETİNE
GİT
M1KOYAN”
DÎYE
Mülteciler Bir Nümayiş Yaptı
Valetta, M alta ( R ) 4 —- Es yon sterlinle M alta sanayi ve
de gene bu merkezdedir. Bele­
diye vergileri zamanında öden­
HAYKIRMIŞLARDIR
Amman (R ) 4 — Birleşmiş ten başka hiç bir gayesi olm a­
ki M alta Başvekili M r. Miıı- ticarî bakımından bir köpriiba
mediği takdirde, dâvayı yürüt,
şı olabilir” demiş vc
şunları M illetler Genel Sekreteri. M r. yan bizlere karşı tarafsız ola­
toff
bugün
verdiği
bir
demeçW A S H IN G T O N (R ) 4
değişiklikleri görmek çok ente­
mek çok güç olacak ve bu du­
Urd ündeki rak adaleti yerine getireceğine
te, s ö m ü r g e l e r Bakanı ilâve etmiştir : “Yabancı mera Ham m arskjoeld
rum kamışında, müstakil Türk Gayrı resmi olarak Amerika- resan olacaktır.”
leketlerden para temin eden ziyaretlerine başlamıştır. İlk inandığımız sadık ve asil şahbelediyelerinin hayatiyeti teh.
Lennox
Boyd
yeni
beş
yıllık
B A G U IO (R ) 4 — Filipin
yı ziyaret etmekte olan Sovyet
Mikoyan Rus Raketi hakkın
İlkeye düşecektir.
Cumhurbaşkanı Nasır ile M a­ önce Filistinden kaçmış Arap sınaza olan itimadımız tamdır. leri resmen ziyaret etm ekte
anayasayı
yürürlüğe
koyduğu
yardımcısı da sorulan sualleri cevaplan­
Türk belediyeleri henüz bas­ Rusya Başbakan
barındıkları Bu yeni yılda aram ızda bulu­ olan M alaya Başbakanı T u n reşal T ito buna bir misal teşkil mültecilerinin
kı kullanmamaktadır, çünkü Anastas Mikoyan bugün bir dırm aktan kaçınmış ve
sade takdirde büyük bir pasif m u­
ediyor.
kam pları ziyaret eden Genel narak sefalet ve bedbahtlığı­ ku A bdul R ahm an bugün yap
kavemet
gösterisine
başlıyacaresmen tanınmış değildir. Fa­ basın toplantısında
Birleşik şunları söylemiştir :
kat tanındığı zaman lstemlye
ğını söylemiştir.
Londrada bulunduğum şu­ Sekretere İnşaat ve İnkişaf na mızı gören sizlerin, dâvâmızı tığı bir konuşm ada Birleşik
Amerika
ile
çeşitli
konulan
“Şüphe yok ki bu, Rus ilmi
İntaniye bu vergileri bizden
M
altanııı
geleceği
hakkında
rada Lennox Boyd’a şunu ih­ zın Abdullah Fayad, M illî is bütün dünyaya duyuracağır.a bir G üney Doğu Asya meyda
alacaktır. Buna fırsat verme, tartışm aya hazır olduğunu söy nin ve ilim adam larının barış diğer M altalı siyasî liderlerle
tar ettim : “Eeğer bizi bağım ­ tikamet m üdürü A bdulm uniın inanıyoruz.”
n a getirilmesi lüzum unu be­
inek, belediyelerimizi müşMl lemiştir.
M ikoyan’ın, M r. yönünde yaptığı hizmetlerin
birlikte Lennox . Boyd ile mü sızlığa götürmezseniz başka R ifai Birleşmiş M illetler me­
durumdan kurtarmak İçin eli­ John Fosteı Dulles’ı görmek en kuvvetli delilidir.”
M r. D ag Ham m arskjoeld lirtmiştir.
zakerelerde bulunduktan son­ bir memleket gelecek Adaya.” m urları refakat etmiştir. H am buradaki bir m ülteci kampını
mizden geleni yapmalıyı*. Ver. isteği haber verilmektedir. T a ­
gl mükellefleri, fırsatları gani­
Sovyet başbakan yardımcısı ra geçenlerde Londradan dö­
M alaya Başbakanı şunları
D aha sonra şiddetli bir ton marskjoeld’e d ö rt jip dolusu teftiş ederken 2,000 kadar F i­
met saymamalıdırlar. Gününde tilini geçirmekte olduğunu id­ hava alanından ayrılırken on
söylemiştir:
“Bu bir bloka
nen
M
r.
M
intoff,
on
iki
bin
silâhlı
polis
ve
askerler
muha<kullanan M intoff şunları söy­
vergilerimizi «dediğimiz za- dia eden M ikoyan’ın Amerika iki kadar M acar: “ Kızıl katil­
listin mültecilerinin bir nüm a­
mensup olm a veya bir blokun
kişilik bir halk kitlesine hita­ leyerek sözlerine son vermiş­ fızlık etmiştir,
ınan, kendi semtlerimizin en seyahati hâlâ bir esrar perdesi
yiş yapması üzerine teftişini
ler” diye
haykırmışlar ve ben verdiği nutukta Birleşmiş tir :
aleyhinde bulunm a meselesi
kısa bir »amanda cennete d<*nM ülteciler adına konuşan
11e bürünm üş bir durum dadır.
kısa
kesmiştir. Bunun üzerine
“Memleketine git M ikoyan” Milletler anayasası çerçevesi
düğünü görecek ve bundan gu.
“Akdeııizdeki günleriniz sa­ başkan M alım ud şunları söyle­ Filistin harbinde ölenlerin ha değildir. İçinde yaşadığımız
Sovyet Başbakan yardımcısı “K rutçef’in ziyaretini isteme»
nir duvaenihz.
dahilinde
M
al
tayı
tarafsız
bir
yılıda. Arap dünyası uyan miştir : “Ç alınan yurdum uza tıraşına bütün m ülteciler bir bölgenin ekonomik inkişafı ve
Bu Ada üzerindeki milli var­ Vaşiııgtona hareket edinceye
lığımızı İspat etmek İçin, bu kadar New Y ork'ta dört yüz yiz” sözk'rini havi yaftalar ta • j liman haline getireceğini bc- maktadır. Bütiin dünya impu<- karılarımız ve çocuklarımızla dakika saygı duruşunda bulun karşılıklı m enfaatlarım ız b ü ­
şımışlardır.
*lirtmiştir. M intoff : yüz mil- ratorluklardaıı bıkmıştır.”
varlığı yaşatmak İçin hiçbir
tün bu düşüncelerin üstünde­
birlikte sulh içinde dönm ek­ muşlardır.
fedakârlıktan kaçınmamamız özel polis tarafından muhafaza
d ir.”
H.
ınlIU bir vazife olarak kabili edilrtıektedir.
edilmelidir. Belediyelerimize ya
M ikoyan, Başkan Eisenho­
"H
ptlacuk yardımlar,
bağışlar. wer! görebildiği takdirde buna
TÜRK YUVALARININ ZtYNETÎ VE UĞURU OLAN “İŞ”
K A H İR E (R ) 4 — Doğu Pazartesi günü (bugün) Port
Ödeyeceğimiz vergilerle bir
H A V A N A (R ) 4 — İsya­
KUMBARASINDAN YAVRULARINIZI MAHRUM
Tttrk l.efkoşn yaratmış olaca. memnun olacağını söylemiş ve Almanya Başbakanı H err Gro- Said’e gidecek olan Grotewahi
nın darm adağınık bir hale ge­
şunları ilâve etmiştir"':
ğımızdan emin olmalıyız.
tewahl’un başkanlığında bir un Lübnan Başbakanı ile bu­
ETMEYİNİZ
MllU vazifeye dâvet edildi­
“Birleşik Amerikayı, harika heyet bugün K ahire’ye'vasıl >1 rada görüşeceği um ulm akta­ tirildiği H avana bugün ııisbeğimle zaman, canla başla katıl­
ten daha sakin bir gün yaşa­
malıyız. çünkü
başarılması şehriniz New York’u ziyaret et muştur. Grotevvalıl hava ala­ dır. Birleşik Arap Cum huriye­ mıştır. Fidel Castronuıı başlat­
nıek
bana
zevk
vermektedir.
nında
Birleşik
Arap
C
um
huri­
lâzım gelen büyük dâvalar an­
ti halen Doğu Almanya ile dip tığı isyan eski Cum hurbaşkanı
cak bu şekilde başarılabilir. An Buraya son geldiğim zaman­ yeti Savunma Bakanı Mareşal
lomatik
münasebet kurmuş de­ Batista’nın sürgüne kaçnıassıy«rak bu şekilde hareket etmekle, dan bu yana 22 sene geçmiş­ Hakim Amir tarafından karşı­
ğildir. Komünist rejimini tanı la zafere gelişinin beklenmek
mücadelemiz zaferle netleelene. tir. O zaman Amerikaya yap*.
lanmıştır.
bilir, ölün», kalım dâvasında
mayan Mısır’ın bu ziyaretten
Doğu Almanya Başvekilinin sonra Doğu Almanya ile diplo tedir. Radyo haberlerinin be­
»lanlar için, fedakârlık, cemaat tığım ziyaretten en iyi intiba-lirttiklerine göre, asîlerin lide­
larla ayrılmıştım. Yirmi iki yarın Cumhurbaşkanı Nasır ’1
severllk başta gelmelidir.
matik münasebetler tesis ede­ ri altıbin sakalh askerle birlik­
BOZKURT,
seneden buraya vukua gelen ziyaret etmesi beklenmektedir,
Fabrikasının
R uj Roketi Aya
inmeden Doğru Geçti
MİK0YANIN ESRARENGİZ
AMERİKA SEYAHATİ
Kadirşinaslığı
Malta’nın Eski Başvekili
İngilizlere Hücum Etti
FİLİSTİN MÜLTECİLERİNİN
ACIKLI HALİ
Malaya Bir Birleşmiş
Güney Doğu Asya
İstiyor
D. Almanya Başbakanı Mısırda
Havanada Beklenmekte
$
ceği sanılmaktadır.
te şehre girecektir.
a-
R A F IN D A N
paranmn... istikbalinizin I m
,.g j
I"AZAKTRİSİ, ¡5 OC'Agi
SAYFA 2
( B O Z K ü R X )
............................................................................ 4 BANA GÖRE:
A K İ S L E R :
KI BRI S ŞİİRLERİ
A
ANKARA
Hoşa Gitmeyen Manzaralar
(Atatürk’ün Ankaraya gelişinin yıldönümü
dolayısıyla 27.12.958)
Osman TÜRKÂY
Num an Ali LEVENT
::
X
X
K ıb rıs T ü rk toplum u bugün a rtık İktisadî kalkm m anın önemini kavram ış bulunuyor. Halkımız
arasında, m
m addî
addî refah
re fa h aa kavuşm
knvnomubarasında,
ak yönünde bir
hamle, bir kaynaşm a göze ç arp m ak tad ır E vk af
id aresi, dün İş B ankası karşısındaki arsada inşası­
na başlanan İş H anının tem eline ilk harcı koy ar­
ken, bunu daha b ir çok üm ran faaliyetleri­
nin takıp edeceğini
m üjdelem iştir.
Çağımı­
zın iki önemli tem el direği p a ra ve makinedır. Ama p aray ı tem in etm ek kadar, p arayı kullaııabilm ek de a y rı bir h ünerdir. P a ra ile güzel binalar, geniş yollar, p a rk la r v.s. yapılır şehir b ir
kat daha güzelleştirilir. Ama bütün mesele bununla kapanm az. H alkın sağlığını korum ak gerekir.
A ta y adigârı olan bu A danın başkenti Lefkoşa’nın T ü rk kesim ini m odern bir anlayışla güzel1eştirm ek, onu sadece kendimize değil, yabancılara
da beğendirm ek başlıca ülküm üz olm alıdır. Uzun
zaman seyahat etm iş b ir insan olarak diyebilirim
ki, bir memlekete giden yabancılar, o m em leket
h alkının evlerindeki lüks ve konfordan, kasalarındaki güneş yüzü görmemiş p aralarından, otomobillerinden önce şehirlerinin intizam ve güzelliğiyle,
sağlık durum u ile ilgilenir. İşte bunun içindir ki,
bütün sorum lu v atan d aşlar kendi evinden önce,
içinde yaşadığı şehrin m âm ur olması uğruna çalı*ır Cemaatımız uzun y ıllar ihmale uğram ıştır. Bu
yüzden geçmişte y apılan ta h rib a tı tam ir etm ek kolay olm ayacaktır. Uzun yıllar Rum belediyeleri
T ürklerden sağladıkları v arid atla Rum kesimlerini güllük gü listanlık etm işlerdir. Şimdi T ü rk belediyeleri ayrılm ış bulunuyor. P ek y akında bu durum un hüküm et ta ra fın d a n resm en tanınacağını
öğreniyoruz. T ürk belediyeleri m addî bakım dan
zayıf olm akla beraber, k arşılaşacakları vazife ve
m esuliyet a ğ ır olacaktır. H alkın ve esnafın belediyelere y ard ım ları gerekecektir.
B ugün Lefkoşanııı T ü rk kesim inde öyle hoşa
gitm eyecek m anzaralar v ard ır ki, b urad a yazı ola­
ra k yazılm ası değil, rap o r halinde sunulm ası gere­
kir. B unun için de ehliyetli uzm anlarım ız bulun­
m aktadır.
Geçen gün bir yerde otururken, karşıdaki masanm üzerinde ta h ta k u ru la rın ın dolu dizgin koştu k la rın a şahit olduk. Kaç gece A ta tü rk m eydanı
ve o çevrede sü rü sü rü dolaşan sahipsiz köpeklerin
g ü rü ltü lü kavg alarından uzaklaşm ak ve a y ak ları­
m ızdan veya bacaklarım ızdan ısırılm am ak için yolumuzu değiştirm ek zorunda kaldık. K ara sineğin
bu kış mevsiminde bini bir para! Yiyeceğimiz ekmeği, yemeği, eti ilk önce onlar dişlemekte. B aşka
y erlerde yüznum aralara, tuvaletlere esanstan giril- mez, bizde de pis b ir kokudan!...
Şehrin, şehircilik anlayışıyla plânlanm asına
aldırış ettiğim iz yok. Hiç olmazsa sağlığımız olsun
korunsun.. İk tisad î bakım dan kalkınm ak için hamleler yaptığım ız bugünlerde, Lefkoşayı uzak bir
şark şehri olm aktan k u rta rm a k zorundayız. B u
uğurda hepim izin canla başla çalışması gerekir.
Î
X
İ
y
|
v
£
Ş
y
i
$
A
I
ZñtQKesan
S
A
A tatü rk İt) Mayıs 1919 da Sam sun’a çıkar. 22
H aziran 1919 tarihli Amasya Tamimi’ni kongreler
takip eder ve A tatürk, 27 A ralık ta A n k a ra ’ya
ayak basar. A n k ara’da23 N isanda T ürkiye Büyük
M illet Meclisi toplanacak ve İstan b u l’da Osmânlı
H anedanının son padişahı “G aflet ve delâlet ve hı­
yanet içinde şahsi m enfaatlerini m üstevlilerin siya­
sî emelleriyle tehvidederkeıı” Ocak 1921 da T ürki­
ye Büyük Millet Meclisi H üküm etinin Anayasası
ilâıı edilecektir.
A ta tü rk ; millî mücadele devamınca harekâtı
A nkara’dan idare edecek; bu günlere tekaddüm
eden uykusuz gecelerini A nkarada geçirecek; Millî
mücadele yıllarında yüzüne ümitle bakanların ümit
lerini kuvvetlendirecek, iç-açıcı haberlerini A ta­
tü rk A n k ara’dan verecektir. A ta tü rk A n k a ra ’dan
T ürk O rduları Başkum andanı sıfatıyla ayrılacak
ve bir gün m uzaffer T ürk O rdularının m uzaffer
B aşkum andanı sıfatıyla A n k a ra ’ya dönecektir.
A nkara millî mücadele yıllarında A nadolunun
kalbiydi. E m irler oradan verildi ve b ir zam anlar
M ustafa Kemal P aşa’dan dudak bükerek bahseden
leı-, onun mücadelesine önem verm iyerek T ü rk y u r­
duna aç k u rtla r gibi saldıran gözlerini oraya, A n­
karay a dikmek zorunda kaldılar. Ve b ir gün A nka
ra H üküm etinin tem silcileri ile masa başında buluş
inak, konuşm ak ve Türk U lusu’nun egemenliğini
tanım ak zorunda kaldılar.
A nkara 13 Ekim 1923 de Türkiye H ükü­
m etinin başkenti ve millî mücadeleden sonraki dev
rim h arek etlerinin başlangıç noktası oldu. A n k ara’
da yanan meşale T ürkiye’nin dö rt köşesini aydın­
lattı.
A n kara’nın Türkiye tarihinde dikkate şayan
bir yeri vardır. Ç ünkü A nkara b ir sonsuz ömrün
saygıyla anılacak hatırasıdır. A nkara, sokakların­
da dolaşırken duyulan sevgi m innet ve şükran bor­
cu son su zd u r! Selâm s a n a !
27.12.958
*
4
v
*
a
$
!*!
İ
|
y
«•]!•
|
¡|
%
t
<|
S
S
|
y
X
y
v
*|*
|
%
•
K IB R IS HÜKÜM ETİ
TÜ RK M EM URLAR
KURUM U LÂRNAKA
ŞÜBE
SE K R E T E R L İĞ İN D E N .
( Yıllık Genel T oplantı).
K undura m ağazamda unu
tulm uş ve b ir müddettenbe8 Ocak, 1959 Perşembe gü­
ri aranm am ış bir kadın çan­ nü ö. s. saat 4 de Türk Oca­
tası ile bir p aket bulunm ak­ ğında yapılacak yıllık genel
tadır.
toplantıya bütün üyelerin işti­
Ş
Kimlere
aid
olduğu
bilin­
raki
özlenir.
X
y m ediğinden adreslerine gön GÜNDEM:
1. Yıllık faaliyet raporunun
y derilem em iştir.
Eşya sahiplerinin en e r okunması,
ken bir zamanda aram aları
2. Yıllık hesap
raporunun
okunması,
!*! rica olunur.
3. M emurini ilgilendiren
KEMAL YAŞAR
genel mesele, ve
y
İstanbul Kunduraevi
4. Şûbe komitesi ve delege­
y
Gime yolu (Atatürk lerin seçimi.
Meydanı), Lefkoşa. N O T:
Komite ve delegeliğe nam­
zetliğini koymak
isteyenler
Sekretere en geç 3 Ocak, 1959
tarihine kadar yazılı olarak
Unutulmuş kadın
çantası ve paket
En Halis Kahve
YEStLADA
KURU KAHVESİDİR
M se M E R A K L I !
Kıbrıs Türk Kültür Derne­
ği tarafından Ankarada ‘Kıb­
rıs Şiirleri” isimli bir kitap ya
yınlanınıştır. Bu küçük kitabı
okurken Kıbrıs’ın millî heye^
canlarını yaşıyor insaıı, Kıbrıs
Türk Kültür Derneği Yayınla
nnın birincisi olarak yayınla
ııan bu şiir kitabını biiyük bir
kültür hizmetinin başlangıcı
şeklinde kabul ediyoruz. Yıllardaııberi devam eden uzun ,
enerjik ve yorucu çalışmalarıy
la Kıbrıs Türklüğüne unutul­
maz hizmetlerde bulunan An­
kara’daki Kıbrıs Türk Kültür
Derneğini candan tebrik ede­
riz. Kitabın önsözünde Derne­
ğin Genel Başkanı Sayın Meh­
met Ertuğruloğlu şöyle dernek
tedir :
“Türk Kıbrıs’ı ilmin sert ha
kikatlarından ayrı olarak ede­
biyatın gönülleri fetheden sa­
mimiyet ve sıcaklığı içinde ku
caklayan bu küçük şiir kitabı­
nı yayınlamakla Derneğimiz
kuruluş gayelerine biraz daha
yaklaşmak amacındadır."
Kıbrıs Türk Kültür Der­
PSKf
Yılanlar İnsanları İpnotize
Edebilir Mi?
R jh y y tlîg ?
JUL VERN
bâhusus ornit.olojlstler,
Herhangi bir kimseye yılan, ve
dan korkup korkmadığını so­ n>tet" '’tv'ir ar.
Bu iddialarını isbat için, yı.
run; büyük bir ihtimalle, gayrı
ihtiyarî tlrpererek in k âr yolu­ lanın bakışı yahut kıvrılışı kar
asında korkudan felce uğrayan
na gidecektir.
Psikologlar hemen büttln İn. ufak hayvanlarla kuşları misal
sanların, çok kere güzel, ekse­ olarak gösteriyorlar.
Yılanın ipnotizma kudreti bir
riya da öldürücü yılanların ca­
denemelerine
zibesinde kaldıklarını iddia et­ çok lâboratuar
m ektedirler. Yılanlara karşı du mevzu olmuştur.
Bu denemelerin birinde bir sı
yulan bu meyil ile nefret başa
an he oır çıııgıraKU yılan Du.
baş gitmektedir.
Dünyanın büyük hayvanat yük bir demir kafese konulu­
bahçelerine şöyle bir göz atın: yordu. Kafesin demirlerinin ara
Ziyaretçilerin, irili ufaklı yılan atndakl aralık bu iki hayvan­
kafeslerinin önünde,
meselâ dan ancak sıçanın geçebilmesi­
maymun veya aslan kafesleri, ne müsaitti.
Bu denemelerde sıçanlar k a­
nin önündekinden daha fazla
vakit geçirdiklerim göreceksi­ çacak yerde daima titriyerek yı
lana doğru yürümüşler ve aç­
niz.
Demek oluyor ki medeniye­ gözlü sürüngene yem olmuşlar­
tin ilerleyişi, yılana karşı duy’i- dı.
Dr. C. M. Blrd, bir insanın
lan nefret ve korku ile karışık
dahi bir yılan tarafından ipno.
meyli giderememiştir.
Bu hisse sebep belki de yıla­ tize edilişine şahit olduğunu bil
nın, bütün ırkların indinde, kö­ diriyor.
Genç bir arkadaşıyla orman­
tülüğün sembolü sayılmasıdır.
İnsanlar ise kötülüğe karşı da­ da gezinirken iri bir yılanla bu
ima; önüne geçilemez bir me. run buruna gelmişlerdi. Delikan
Ulardan biri, ân! bir ilhamla yı­
rak hissi duymuşlardır.
Ruh doktorları, suçluluk his­ lan tarafından ipnotize edilip
si duyanlara kadınların, rüya­ edilemiyeceğini denemeğe kal­
larında sik sık yılan gördükle­ kışmıştı.
Yılana yaklaşmış ve yere diz
rini söylüyorlar.
Bu rüyaların bazılarında ken çökerek gözlerini yılanın göz­
dilerini yılan dolu çukurların lerine dikmişti.
öteki delikanlı çok geçme
içinde görürler diğerlerinde ise
bir tek kocaman yılanın pençe- den arkadaşının kıpırdamadığı­
sindedirler. Yılana karşı duyu­ nın ve yılanın yavaş yavaş ona
lan bu his neden umumidir? Yı yaklaşm akta olduğunun farkı­
lan niçin bizde, diğer hayvan­ na varmıştı. Bunun üzerine va­
lardan çok alâka uyandırır ? Yı kit kaybetmeden ileri atılarak
lanın, sahibi olduğunu zannetti­ arkadaşını geriye çekmişti. De­
ğimiz şeytani yahut tabiat üs­ likanlı sonradan yılan tarafın­
dan elini kolunu kıpırdatmaz
tü kudretin aslı nedir?
Bir kere yılan dalma zekâ ve hale getirildiğini itiraf etmişti.
Yukarı Amazon vâdisinde Jo
kötülükle alâkalı görülmüştür.
Din kitaplarında Havva Anamı se Perelra adında bir kauçuk
zı aldatıp ona memnu meyvayı işçisi geçenlerde, bir yolun kene
nnda korkudan paralize olmuş
yediren yılan değil midir?
Yunan mitolojisinde yılana veziyette bulunmuştu.
Koskoca bir boa yılanı bir da
AMBELİKUDA KİREÇ OCAKLARI
d air buna benzer hikâyeler var
la asılmış, adamcağıza yaklaş­
dır.
mak
üzereydi.
Yılanın
ipnotiz.
inşaat yaptıran sayın halkımızın kullanacağı en iyi
En eski efsanelerden birl.alnı
nın ortasında fevkalâde göz ka ma kudretini bilen yerli ku rta­ kireç, Ambeliku’da Faika Kâşifin idaresindeki ocaklar­
rıcılar
vakit
kaybetmeden
hay­
m aştıncı, beyaz bir çıkıntısı bu
vurdular.
da yakılan kireçtir.
Junan ve son derece zeki olan vanı
Arzın birçok bölgelerinde yı.
“B asilisk” adında bir yılandan
Müşterilerimize ödemede büyük kolaylık yapılır.
lanın insanları nefesi ve gözü­
bahseder.
nün kuvveti ile büyülediğine Aynca mal istenildiği yere teslim edilir.
Rivayete göre, bu yılan bir inanılır. Filipin adaları bu böl­
nefesiyle yahut bakışıyle ada­
gelerden biridir.
FAİKA KAŞİF
mı öldürebillyordu.
Eski devirlerde Yılanların
Y ılanlar karşılarına
çıkan yalnız zeki olmakla kalmayıp
Ambeliku
canlıları ipnotize edebilirler mi
kehanet yoluyla bilsualine birçok zooloji âlimleri istikbali
İnşaatçılara
DİKKAT... DİKKAT...
............
'i '
—
TAHMİN GÜNLERİ
i
I
i
I
A
LEYMOSUN TÜRK KAMYONCULAR BİRLİĞİ
Erm u Caddesi No. 20 (G üm rük Giriş K arşısı)
$
I
Güneş Türk Makarna Fabrikası
M uhtelif m enşeli (acaba) lara, ileri geri tahıııiıılere ve d ah a ziyade bedbince rivayetlere r a i
men K ıb rıs m eselesinin h alli için en ciddi ve o]
adım ların atılm ası arifesinde bulunduğumuzu sövlivebiliriz.
B ugüne k a d a r boş bir in at olarak ifade edebil»
eeğimiz Y unan siyasetinin a rtık bir netice arama*
yoluna g ird iğ in i gösteren alâm etler yok değildir
.Şimdilik, papazın itiy ad ı hilâfına olan sükûtu Hariciye vekillerinin faaliyetleri. A nkara Yunan’sefi"
riniıı tem asları, y ap ılacak toplantıya hazırlıklı g i
dilme arzu ların ın kuvvetli olduğunu gösteren
relerdir.
Siyasi h e r k o n feran stan evvel yapılması mutad olduğu gibi,bu to p lan tın ın arifesinde de, şöyleveya böyle tah m in lerin yürütülm üş olmasını ta­
bii karşılam am ız icap eder. M aksatçılar tarafından
o rtay a a tıla n bozguncu işaalar konferansın ruhuna
tesir hevesinden ileri gidemez.
B ir masa başında toplanacak salahiyetli şahıs­
ların ç a n ta la rın d a getirm iş olduklarını ortaya dök­
m elerinden evvel K ibrisin m ukadderatını tahmin
yolu m ü ta lâ a la r serdetm ek kehanette bulunmak­
tan başka bir şey olamaz.
B u rad a h a k ik a te yakın olarak söylenecek
söz. bu to p lan tı ile K ıb rıs meselesinin kat’i bir ne­
ticeye bağlanacağı üm idinin zayıf oluğudur. ~
iyim ser kim selerin bile böyle düşiinebilecel
ve bu k o n feran sta olsa olsa ortaya çıkacak
lif şekiller üzerinde çekişm eler yapılacağı,
fakiyet derecesinin ise, Y unan hükümetinin
reeeği hüsn ü niyetle m ebsuten mütenasip
ğını söyliyebiliriz.
»
Rum tedhişçilerin m üteaddit taarru zları neticesinde jV
zaruri olarak kapatılm ış olan 25 senelik Güneş T ürk Ma­ ^ ■Sşpıı Üp?
k a m a Fabrikası bu defa T ürk semtinde inşa eylemiş oldu­
ğu yeni binasında Modern m akinelerle tam teçhizattı ve
K ıbrıs halkına fazlasıyle yeter bir istihsalle yakında işe
başhyaeağından K azalarda satış vekili olmak isteyenlerin
Dünyanın
şimdiden m üracaat etmeleri bildirilir.
ÎSîSî
SS ,«
&
K ff p * l t
00
afft
.¡Sör;
JKí?
&
•
****** Ï
A N K Şirketi
„a«** •* •'*.
****** ■?
, j*w«ní f l.
her köşesinde şöhret kazanan
GÜNEŞ TÜRK MAKARNA FABRİKASI
P.K. 240 - Lefkoşa.
* TfRKVAPlMíl
DİKKAT>
Van MELLE
Bisküvi ve Şekerlemelerini tercih ediniz.
RAUF ve Şti.
T e l: 2436.
(1)
(2)
(3)
(4)
10 Yeşil Gazino
Lefifcja.
Y akında beklenen çeşitlerim iz:
LINCOLlN B ira Şam puları ve E l K rem leri
CULLING FORD OF CHELSEA)
ve) T uvalet E şyaları
OMY
)
VAH SANG Çin Çayları
OKAVA PRIM A Jiletleri
LEABANK Çelik Ofis E şyaları
PLAYER’S SİGARALARI
Genel Tevziat Bürosundan
PLAYER’s fabrikalarının imâl etmekte
olduğu aşağıdaki sigara nevileri vasıl olarak
toptancılara tevziine başlanmıştır.
PLAYER’S
CHURCHMAN No. 1
SENI0R SERVİCE
Vircinya tiryakileri PLAYER’S içmekle
Federasyona da yardım etmiş sayılırlar.
PLAYER’S’in
Kıbrıs Genel Tevziatçıları •
A. ŞEVKET ve E. NEFt
54A Viktorya Sokağı
____________ ________ _______Lefkoşa.
K aryola sustalarının Kıbrıs Genel Aoenti tayin
edildiklerini ve sipariş kabul ettiklerini alâkadar
v a tan d aşlara saygı ile duyurur
FR A SE R k a ry o la sustaları kalite ve fiat
bakım ından K ıbrıs çarşısına sevkedilen sustaların
-î-R Â LID iIÎ
YANARDAĞ
üiBBÇ-t.iyiW«
Şirketini* butta Hi
uküf kadı vatiU kr.li
K m ttfeştan&iij
ifa» Bbruwu
IIP!
V A N HOUSEN
Er k e k G ö m l e k l e r i
D ünya üzerinde en y ü ksek ve en şık gömiek inil
eden VAN IIO U SEN L o n d ra gömlek Fabrikalarının
1.1.1959 tarih in d en itib aren K ıbrıs T ürk Kesimi Gemi
Acentesi taviıı edildiğim izi sayın halkınıza iftiharla müj*
deleriz.
F ab rik ay la anlaşm am ız gereğince müe
başka Lefkoşada 3 ve k a z a la rd a da bir ticare
VAN HOUSEN sa tıla c a k tır. L ütfen alâkadarların
m üracaatları reea olunur.
Oenel Aoent:
AKARSU GİYİMEVİ
G im e Caddesi 40 • 42
Tel. 2955 - P.K. 498 - Lefkoşa.
8 § ë
RADIUM
m
(İç ve Dış Lâstikleri)
gün
EMITRADE
Radyo Bataryaları
'M
v
Beş seneden beri ithal etmekte oldn™
en iyi kalite EMITRADE Radyo b a t a r y S 1“
zın yem partisi henüz vasıl olmuştur
satışa arzedilmiştir. Acele ediniz günkü w
yalarımızın yarısından fazlası gelmeden f
mıştır.
meçten satılLEFKOŞA : ATATÜRK M EY D ^5?Ş L E R
MAĞUSA : 18F, PRENSES ELIZABETH
LÂRNAKA: YENİ EVKAF B İ N A L ^
*
MAAD TARAFINDA» i
—
MEKTUPLARI
> 3 K < ::*JIRîB»3Se>3C«
Sayın halkım ıza m üjdelem ek isteriz ki yeni
kurduğum uz Leymosıın T ü rk K am yoncular Birliği
her tü rlü nakliy at işlerini deruhte eder. İşlerinizi
Leymosun Türk Kam yoncular Birliğine y aptırm a­
nız m enfaatiniz icabıdır. Fiatlarım ız ehven ve re ­
kabet kabul etmez.
(5)
mek kabiliyetine de malik ol­
duklarına inanılırdı.
Dr. Haskell, mabetlerin saki­
ni olan yılanlardan bahsediyor.
Bunlar tapm aklarda hiç zaı'ar
görmeden dolaşırlar, halk tara,
Yazdığı bir çok seyahat ve
fından bağış olarak getirilen yi
yecekleri yerler ve bunları yi­ macera romanlarıyle büyük
yişleri halkın dualarının kabul bir şöhrete kavuşmuş olan ün­
edildiğine alâmet sayılırdı.
lü romancı Jül Vern 8 Şubat
Hindistan’da yılan mabut Azi
dahaka her ıgün yeni öldürül­ 1828 de Nantes’de dünyaya
müş insanların beyniyle besle­ gelmiştir.
nirdi.
Hukuk tahsilini Paris'te
Gene Hindistan’da, son dere­ yaptıktan sonra 1848 yılında
ce zeki olan, üçüncü bir gözü
bulunan ve geçmişle istikbali bi yazdığı ilk manzum komedi
len yılan mabut Siva’nın “imha dikkati çekmiş, bunu takiben
edici” olarak tanınmasına se- dergilerde yayınlanmaya baş­
bep, kanlı kurban törenleri iste ladığı seyahat hikâyeleri bir­
mesiydi.
Batı Hint Adalarında kâhin, denbire dikkati çekmişti.
Bu değerli yazar, fennin ile­
şifa verici yahut fenalık getiri­
ci yılanlara ibadet hâlâ devam ride yapacağı ve yapabileceği
edegelmektedir.
işleri evvelden haber vermiş \e
Bugün, Birleşik Amerika’nın
birçok yerlerinde bile hâlâ yıla bir roman tekniği içinde bunla
na tapılmaktadır. İbadet tören, rı okuyucusuna sindire sindiıe
leri ise çok kere rezalet halini okutmağa muvaffak olmuştur.
almaktadır.
“Balon İçinde Beş Hhafta ”
Yılanın insanların üzerindeki
tesirinin bir delili de yılan ma­ ‘'Denizlerin Dibinde”, “Sekiz
budelerin ötedenberi erkeklerin Günde Dünyayı Devriâlem”,
gözüne cazip görünmeleridir. adını taşıyan büyük romanları
Bugün bile tehlikeli ve kötü ka Fransız Akademisi tarafından
dınlara, yılan kadın lâkabı ta ­
çok beğenilmiştir. Jül Vern’in
kılmıyor m u?
Bazı milletlerin cahil insan­ hemen hemen bütün roman­
ları kötü kadınların yılan şek­ ları çeşitli dillere tercüme edil­
line girebildiklerine yahut etra miştir.
fmdakileri büyüliyerek bu tesi.
Jül Vem ’in romanları halâ
ri uyandırdıklarına inanırlar.
Yılan-Kadınlar, rivayete göre daha dünyanın dörtbir buca­
hemen daima aşırı derecede gü ğında aynı zevk, heyecan
ve
zeldlrler ve kendilerine benzet, takdirle okunmaktadır ve bir
tikleri erkekleri mahvederler.
Yılan, putperestlerin en eski çok romanları defalarca basıl­
dığı halde, çok erken bir za­
mabutlarından biridir.
Bugün, yılana ibadet devri manda tükenmektedir
tarihe karışmış olmakla bera­
Bu kıymetli romaıı üstadı,
ber, yılanın uyandırdığı cazibe
ve korku hâlâ devam edegel­ 24 M art 1905 tarihinde ölmüş
tür.
mektedir.
o m
neğinin yayınladığı bu küçük
kitabı ilerisi için buyuk bit
ümitle karşılarken, Kıbrıslı
gerçek Türk Sanatçılarının
seçkin eserlerini bir araya topyacak kusursuz bir antoloji­
ye olan ihtiyacımızı bilirtmedeıı geçemiyeceğiz.
Bu öy e
bir antoloji olmalıdır kı, gün­
lük heyecanların üstünde ta
mamıyle bu yeşiladanın haya­
tını, mahallî renklerini ve ka­
lıcı şiirini aksettirsin.
Antoloji derlemek önemli
bir iştir. Edebiyat bilginleri
bile bazan değer yargılarında
aldanabilirler ve iyi ile kötü­
yü karıştırmaktan kendilerini
alamazlar. Bu ise değerliyi
değersiz, değersizi değerli de­
recesine indirip
çıkarabilir,
eserden aranılan sonuç sağlan
maz.
Kıbrıs Türk Kültür Derne­
ğini, yayınlarının birincisini
vermesinden ötürü tebrik eder
ve daha başarılı eserlerini bek
leriz. Derneğin varlığı bizıin
için bir kıvanç, eserleri ise bir
övünç vesilesidir.
tışı vanıi t - ,
e y pdek parçalarının- toptan**"
•
bntiin T ü rk bisikletçilere duynrolur.
Kıbrıs Oenel Aoenti:
KEMAL H. KÖSE
Oirne Cad. No. 160, Lefko»»
m
OTTO« k i
TEHLİKE
Kahvenizi Kaynar İçmeyiniz!
Birçok mühinı hastalıklar, çok sıcak şey
içmekten hasıl olur.
Herkesin bünyesi fazla koyu
kahveyi kaldırmaz. F ak at bunu
rağmen hemen herkes koyu
kahve İstiyor, üstelik bunu kav
naz halde içiyor. K aynar kah­
ve veya çorbayla hazım siste­
mimizi yakmadığımız zaman,
her nedense keyfimiz kaçıyor.
Çocuklar bu zevkimizi pay­
laşmıyorlar bilftkis ılık dediği­
miz gıdalar'bile onlara fazla f>ı.
cak geliyor.
Yaşınız ilerledikçe sıcak gıda
ve İçkilere karşı duyduğumuz
arzu artıyor; onları evvelâ sı­
cak, sonra daha sıcak, nihayet
kaynar olarak istemeye başlı­
yoruz] Bazı ihtiyarlar sistem a­
tik olarak bütün soğuk gıdala­
ra dudak bükerler. Ev hanım ­
ları ve lokanta garsonları bu
hususun şahididirler.
Kocalarına veya m üşterileri­
ne sıcak çorba getirdikleri za­
man, bunların çoğu ekseriya
ilk kaşığı içtikten sonra, çorba
nın soğuduğundan sızlamağa
başlarlar.
Halbuki geçenlerde m eşhur
bir doktor bir tıb konferansın­
da şöyle diyordu: "Hazım sis­
temimizi her gün m untazam an
yakmakla bütün organlarımızı
pek büyük bir tehlikeye m a­
ruz bırakıyoruz.”
Bu söylediğini bir deneme -le
labata girişti. Biraz sonra dok­
torlar hep birlikte çorba içer­
lerken, "Bu çorbanın sıcaklığı
sizce ne kadardır?" diye sordu.
D oktorlar 27 derece, 35 de­
rece, 40 derece diye tahm inler
yürüttüler, işlerinden biri 55
dereceye kadar çıktı.
Meşhur doktor işin esasını ar
kadaşlanna göstermek için o'r
termometre istedi ve bunu çor.
banın İçine daldırdı. Termomet
ı-edekl derece 66 ydı. Herkes
birbirine hayretle bakakalmıştı. Doktor devam etti:
—“ 66 derece! Gördünüz ya
mide mukozanizi bu derece yük
•!•
tü r k
sek bir h ararete m aruz bırakı­
yorsunuz. Halbuki derim iz ve
organizm am ız 40 dereceden sı­
cak bir banyoya taham m ül ede­
mez."
G ıdalarımızı fazla sıcak ola­
rak yemekle hazım sistemimizi
telâfisi g a y n kabil bir tehlike­
ye attığım ız şüphe götürm ez
bir hakikattir. Midenin bize İh.
ta rd a
bulunm ak
için,
ani yanm a hissinin dışında her
hangi bir m üdafaa mekanlz.
ması yoktur. Tabiat, bu vazife­
yi dudaklara, dile ve dam ağa
yüklem iştir. F a k a t insanın ığzmın içini döşeyen mukoza sıca
ğa m aruz kala k ala alışır; böy
lece, fazla sıcak bulmadığı gıda
lar bile hazım sistem i için za­
rarlı olacak bir sıcaklıkta olur.
D oktorlar bu yüzden, yemek
borusu ve mide hastalıklarına
m üptelâ h astalara
gıdalarını
ılık olarak yemelerini tavsiye
ederler.
E piâm asyonlar adam ına gö­
re kısa veya uzun
bir zaman
zarfında zail oldukları gibi ağız
mukozası ile dil de böylece es­
ki hassasiyetlerini kazanıp İh.
ta r vazifelerine devam ederler.
Mide sıcağa olduğu kad ar
fazla soğuğa d a taham m ül ede­
mez. A lm anya’da E rlangen tini
vertisitesi talebeleri enteresan
bir tecrübede bulunmuşlardı.
Midelerine minicik bir term o
m etre sa rk ıtarak normal h a ra ­
reti tesbit ettikten sonra, soğuk
içkiler, içmişler, arkadan
da
buzlu gıdalar yemişlerdi. Buzlu
gıdalar yemenin bünyede soğuk
içkiler içmekten daha şiddetli
bir reaksiyon husule getireceği
zannedilir. Halbuki tecrübe bu­
nun. aksini isbat etm iştir.
U fak porsiyonlar halinde ağı
za alınan dondurm a ağızca eri­
m ekte; buna m ukabil soğuk iç­
ki, bütün soğukluğunu m uhafa­
za ederek mideye inm ektedir.
y a pi m ü te a h h itle r in in
DİKKAT NAZARINA !
I YANARDAĞ ŞİRKETİNİN
!;
X
Î
X
«A T T A S
( B O Z K U KT )
İ'A/AKTK>SI, 8 CH AK t »50
T ürk serm ayesi ve T ü rk işçisiyle çık arm ış olduğu KİREÇ en iyi k alited ed ir.
Şirketim iz b ü tü n -m üşterilerin arzu e ttik le ri
m ahalle kendi v asıtalariy le sevkedehilir.
Müracaat sahiplerinin aşağıdaki muvakkat
adrese müracaatları rica olunur.
AKPINAR PASTAHANESt
Tel: 8826, Lefkoşa.
Van Heusen
Van Heusen
DUnyamu en tanınm ış fa b rik a la rın d a n biri .
olan “VAN HEUSEN”in KIBRIS TÜRK KESİMİ
GENEL TEVZİATCILIĞINA ta y in ulundu Rumu­
zu halkımızın m alûm atına sunarız.
K IB R IS
| T 3Z \ S i n i
ETNOS Gazeteni neşretti,
ğt bir baş m akalede ezcUın
le şunları İleri sürm ekte­
dir :
Birleşmiş Milletlerde K ıbrıs Me
selesinin, görüşülmesini m ütea­
kip alınan k a ra r adaya te k ra r
sulh ve sükûnun avdet etmesi
ve m üzakerelerin başlam asını
derpiş etm ekteydi. İşte EOKA
teşkilâtı da bu çağrıya u yarak
Noel Yortusu arifesinde bütün
silâhlı faaliyetleri durdurm ağa
k a ra r verm iştir. Bundan EOKA
nın m aksadı adanın sulha k a­
vuşması ve dem okratik bir nâl
çaresine varılm asına im kân bı­
rakm aktı. M amafih bu gibi h a­
reketin aynini hüküm etin de
ta tb ik a t sahasına koym ası ve
bütün askeri h are k âtla ra bir
son vermesi şa rttır. EOKA teş­
kilâtının, 4 yıldan beri hükûm e.
te karşı koym ası hiç değilse bi­
le m erkezi hüküm ete (Inglltereye) ders vermeli ne Zorlu ne
Mac Mlllan ve ne de buna ben­
zer hâl çarelerini ta tb ik edemiyeceğini anlatm alıydı. Bu h ak i­
kati gerek mahalli gerekse Mer
kezi hüküm et görm ekten âciz­
dirler. Üç yıldan beri adada
fevkalâde ahval kanunları yü­
rürlüğe konm uştur. A skeri ida­
re hüküm sürm üş ve araştırm a
larla tevkifler gündemden ek­
sik kalm am ıştır, ö rfi idareler
ve bunların müesseselere verdi­
ği z a rar ziyanlardan başka
ağ ır ceza hüküm leri de eksik
olmamışlardır. H alk artık sulh
istiyor. Bu defaki k ad ar hiç bir
zam an Kıbrıs Meselesi halledil­
meğe hazır bir hâl alm am ış,
tır.
T A R İH T E
HER GÜN SEÇME BİR KARİKATÜR
TÜRK
Hazırlayan : M. Ş.
A m erikanın hiç bir rölü olm a­
m ış ve bu sadece Yunan Diplo­
m asisinin bir başarısı olmuş,
tu r ü ) V aziyet bu
merkezde
iken B ritan y a da Ingiliz Milleti
nin "gözünü boyam ak” İçin
T ürklerle Y unanlıların m üzake­
re yaptıklarını söylerken k en­
disi uzlaşm azlığını devam e ttir­
m ektedir. Geçenlerde Birleşmiş
M illetlerde konuşan T ü rk Dele­
gesi ve 23 A ralık ta «‘‘New York
Times” gazetesine
b ey an atta
bulunan Zorlunun taksim de ıs­
r a r etm eleri T ürklerin simimi
yetsizliğinl o rta y a k oym akta­
dır.
CYPRUS MAIL, Gazetesi
tngllterede m ünteşir “Eco.
nonılst” gazetesinde İntişar
eden aşağıdaki haberi y a­
yınlam ıştır:
Türkiye İle Y unanistanın Kıb­
rıs Meselesini halletm ek için
P ariste tem aslard a bulunm aları
iyi niyet tezahürü o larak bü­
tü n dünya ta ra fın d an hoş k a r.
şılanm ıştır. Z aten NATO gayre
tinin de başarısızlığa uğram ası
neticesi İki devletin yaklaşm a­
ları a rtık elzemdir. Y unanlılar
gerek P ariste gerekse Birleş,
miş M illetlerde E noststen a rtık
vazgeçtiklerini İlân etm işlerdir.
Bu arad a k ati olm ayan siyase­
ti yüzünden bilhassa Birleşmiş
Milletlerde göreceği desteği Yu
nanistan kaybetm iştir.
Diğer
yandan Türkiyenin de tabiî bir
taksim üzerinde ısrar etmediği
haberi verilm ektedir.
Şimdi
T ürkiye sırf M illetvekilliği se­
çimlerinin yaklaştığı bu anda
m anevrelar y ap arak adanın bü
tünlüğünü kabul etm ek için çâ
ELEFTERtY A Gazetesi reler a ra m a k ta ve projeler k u r­
F ran sad a m ünteşir “Obser m aktadır. Bundan dolayı ou
v ato r” gazetesinde İntişar işin ifası pek güç olabilir.
eden aşağıdaki makaleyi
iktibas etm ektedir :
TIM ES of CYPRUS Gaze,
tesi “Dally T elegraph” g a­
Petrolların y atağı olan O rta Do
ğuda Komünistlerin faaliyetleri
zetesinde in tişar eden aşa.
ğıdaki haberi neşretm ekte­
nin yanında bir de Kıbrıs Mese.
dir :
lesi yüzünden İki dost ve m ütte
fikin birbirine karşı hasm ane M illetlerarası safhada devam et
tav ır takınm aları iyi değildir. m ekte olan diplom atik Kıbrıs
Rusya bu fırsa tta n istifade et­ M üzakerelerine K ıbrısta iyi n a­
m ekte tereddüt etm em ekte m e­ za rlarla bakılm aktadır. H ükû.
selenin kökünü kazım aktadır. m et m akam ları tedhişçilerin da
İra k tak i kom ünistlerin tak ip et imi bir sulh ilân etm elerini is­
tikleri yoldan İran kom ünistle­ tem ektedirler. “Sulhun avdetini
ri de yürürse o zam an yalnız lstiyen îngilizler y a n yola ka.
kalan. Türkiye Y unanistan ile d a r gelm işler ve diğer ta ra fın
K ıbri3 Meselesini halletm ek d a yarı yolu katetm esinl İste­
için bir T ürk Yunan görüşm esi m ektedir. Şiddetin sona erdiği­
ne başlam asına fırsat verecek­ ne k an aat getirildikçe fevkalâ.
tir. Halbuki bir ay evveline k a de ahval kanunları birer birer
d ar böyle bir m üzakerenin y a­ İlga edilm ektedirler . B una rağ
pılması değil mevzu bahis edil­ men şimdilik E m niyet kuvvet­
mesi bile akla gelmezdi.
leri sak lan m a yerlerini silâh de
polarını ve malzeme ile p atla,
FiLELEFTER O S Gazetesi yıcı madde am barlarını aram ak
Atlnaılan aldığı aşağıdaki ta devam edeceklerdir. R um lar
haberi yayınlam aktadır :
Tem muzdan bu yana tevkif edi
Kıbrıs Meselesinde acele ola. lenlerin serbest bırakm alarım
ra k bir hâl çâresine varılam az. talep etm ektedirler. T ü rk ler ise
Buna sebeb de Birleşm iş M illet­ askerî h are k âtla rın devamım
lerin gerek inglltereye gerekse ve tedhişçilerin tevkifini talep
Türkiyeye bir hâl çâresinin k a ­ etm ektedirler. Fevkalâde ahval
bul edilmesi İçin baskı yapm a­ ise te rro r ve şiddetin sonuna ka
masıdır. Vaziyetin kötüleşm e­ d a r devam edeceği tahm in edil­
sinde ve T ürkiyenin fik ir değiş mektedir.
mezliği ve uzlaşm azlığında ta ­
kip ettiği siy asette Dullesin de
EN ÜSTÜN
hissesi vardır. Çünkü sözde bir
Bağdad P ak tı He dost ve m ütte
KALİTELİ
flk oldukları Türkiyeyi maddi
LASTİKLER
ve manevi bir şeklide destekle,
m ektedir. A m erika Hüküm eti
Kıbrıs Meselesini pek yakın,
dan tak ip etm ekte ve bu arada
alâkalı
devletler uzlaşm aya
yaklaşm aları için tavsiyelerde
bulunm aktan geri k alm am akta
dır. Buna rağm en son günler­
Kıbrıs Genel Acenti
de yer alm ak ta olan iyim ser
Türk - Y unan görüşm elerinde '
MUHARREM fJITKI
*1* *1*
İN G İLİZ
123456789
Türkiye - Ingiltere
Andlasmaları
1 □ □ □ □ □ □ ■ □ □
356
2
3 □ □ □ □ □ □ □ □ □
5 O cak 1799 da Türkiye ile
İngiltere arasında bir tedafiiî
ittifak muahedesi imzalanmıştı
1798 de Rusya ile imzaladığı­
mız anlaşma gereğince,, bi­
zim dostumuz Rusyanın da
dostu, bizim düşmanımız Rusyanın da düşmanı oluyordu.
O zam anlar Rusya ile iyi ve
sıkı münasebetler idame e ttir­
mekte olan İngiltere, bizimle
Rusya arasında
imzalanan
dostluk aııdlaşmasına iltihak
etmek istedi.
İşte bunun üzerine de İngil­
tere ile bir dostluk andlaşma'sı imzaladık. Bu andlaşm a hü­
kümlerine göre, harbettikleri
müşterek düşm anla m ünferit
mütareke ve barış yapmayı ka
bul ediyordu.
Yine 5 Ocak 1809 da T ü r­
kiye ile İngiltere arasında Çav
nakkale barış ve dostluk andlaşması imzalanmıştı.
İngiltere bu andlaşma şart­
ları gereğince bizim toprakla­
rımızdan geri çekilecck ve iş­
gal ettiği bütün yerlerimizi bi­
ze iade edecekti. İngiltere im­
zaladığı andlaşmaya uyarak
taahhütlerini yerine getirmek­
ten geri kalmadı ve zaptettiği
bütün topraklarımızı bze iade
etti.
4 (□ □ □ □ ■ □ □ □ □
6 « □ ■ = □ □ □ □ □
7
8 □ □ □ □ □ □ □ ■ □
9
Soldan Sağa :
1. Mesleği uçuculuk olan
H a rf okunuşu. 2. K u rn a z lığ a
a k lı e r a iy e n . 3. H a fta ta tili
a rife si gün. 4. Bir em ir, ö n ­
lenm esi in san elinde olm ıyan
felâket. 5. D âvaların bakıldı­
ğı m akam . 6. D eniz paşası. 7
Buyurma.
Nota. 8 K arda
sp o r y ap an . 9.B ir çift. N ota.
Yukarıdan Aşağıya ;
1. İle riy e a td m a . İlâ v esi 2.
U y k u h alin d e n çıkm ak.
3.
Ay (A ra p ç a ). F e n a olm ıyan
4. E n b ü y ü k A n ad o lu şeh ri­
d ir. 5. Ç ekm ek
(A ra p ç a ).
B ir em ir. 6.U narm a işile m eş
gul olan. 7. Y olculuk. 8 Ç u­
k u r çorba kabı. B ir işte baş
ta gelen. 9.T ersi hoş olan şa
ka (ik i ke)
DÜNKÜ BULMACAMIZIN
HALLİ
Soldan Sağa :
1. Sadaka - ke
2. Elim kum 3. Mazi - kır 4. İm (m i)
<- ru (u r) - Rus 5. refakat 6.
Et - narin 7. Kelepir 8. Mi anide 9. B ela - alan.
Yukarıdan Aşağıya ;
LÂLE SABUNU
1. Semiren 2. Alamet - me
3. Diz - kil 4. A m irane
5.
U kala f>. A ren a 7. K ırtip il 8.
K uru - nida 9. Em •- se - Ren.
SABUNLARIN
EN İYİSİDİR.
BİLİYOR MUYDUNUZ
Kİ BU HAP
'•X**X~X**X~X**X~X-X*>X~X**X,*X**X"X“X*»X,*X"X"X«X"X*\
Kıbrıs Türk Kurumlan
Federasyonundan
1 M a rtta çekilecek olan F e d era sy o n P iy an g o su için
sü rp riz h ed iy eler b ağ ışında b u lu n a n F o to ğ ra fç ı M. S.
Okay. (D ean n a) ve T ü ccar H ü sey in S o n g u ra te şe k k ü r
ederiz.
L efkoşada. A rsa, R adyo, Televizyon, S aat, B isik let,
M otosiklet v.s.—v.s.
B iletle rin iz i a lm a k ta acele ediniz. H a sıla t F a k ir O r­
ta O kul T aleb e'eri için L efkoşada ve P olide y u r t in şası­
na s a rf ed ilecektir.
K en d i kendim ize y a rd ım edelim.
BİRİMİZ HEPİMİZ
HEPİMİZ BİRİMİZ İÇİN
İSTANBUL KUNDURAEVİ
Kemal Yaşar
GİRNE CADDESİ No. 46.
Y ılbaşılık en iyi hediye, K u n d u ra e v i’m izden
alacağ ın ız en son m odaya u y g u n a y a k k a b la rıd ır. .
K adın - E rk e k ve Çocuk a y ak k a b la rım ız r a ­
kipsizdir.
Kitaplarınızı Ciltletiniz
Resimlerinizi Korniz Yaptırınız..
Kitaplarınızı ve H ayat Mecmualarınızı yıbranmadan
muhafaza edebilmeniz için, şimdi Türk kesiminde işe
başlıyan 30 senelik mücellit M. YÜKSEL’e ciltletiniz.
RESİM ve TABLOLARA KORNİZ YAPILIR.
P rensp: Sağlam, zarif ve ucuz iş yapmaktır.
Adrese D ikkat :
MISIRLIOĞLU APARTMANI KARŞISI
İdadi Sokak No. 26
LEFKOŞA
KUVVETLİ
SERİ-.
v
\
SALIM
A N K A R A Kibriti
i>
TEMİZ''
E rte s i gün, Mis
B r a y t’e
uzun, siy ah sa çlı b ir k ad ın
p e ru k a sı aldım . Reise, Mis
B ra y t ve benim için
b ire r
çingene elbisesi te d a rik e t­
tirm e k de güç olm adı.
Ü satda p lânım ı a n la ttım çok
m ükem m el b u ldu. Y e Curcu v ay a bizden evvel h a b e r
u la ş tırıp o ra d a k e n d i adam
la rı olan k a y ık ç ıla r vasıtasile bizi k a rşı y a k a y a geçi­
rip R u sç u k ta itim a t
e ttiğ :
bir z a ta teslim e ttireb ilec eğ i
n söyledi. Y e ilâve e tti:
— O ra d a n so n ra d a A llah
m uininiz olsun.. İn şa lla h v a ­
ta n a k a v u şu rsu n u z... D edi.
İk im izin de gözleri y a ş a r­
m ıştı. R u m a n y a d a geçen bu
k a d a r m ac era d an so n ra bu
h a k ik î dost, eski a rk a d a ş, ve
f a k â r in san H a lit A raçık T a
h elâlla şıp vedalaşm am ız çok
h az in oldu...
5 □ □ □ □ □ □ □ ■ □
*1**1* *Z**Z* ♦
NOT ; Halkımızın malûmu olmak üzere tekrar
bildirilir ki “VAN HEUSEN" şimdilik Türk
Acent tayin etmek kararında değildir.
VEDİA BARUT ve GALİP ERDİL
No. 7 A tatürk Meydanı
Tel. No. 0181—Lefkoşa
Bulmaca
B U C İİH
Çingene Kârvaniyle Tunaya Doğru !
H azırlığ ım ızı b itird ik . B ü k
reşin h a ric in d e çingene k â rv an ıııa k atılm am ız k ald ı.
Gece, Mis B v a r t’i e şy a la rı­
m ızla b erab er.
çingenenin
evine g ö tü rd ü m .
T ebdili k ıy a fe t e ttik . Y a ­
ni tam b ire r çingene o ld u k !.
Reis de o ray a
gelm işti.
M üzisyen çingene, benden,
Is ta n b u ld a k i k a rd e şin i b u l­
m am ı, m u h taçsa ken d isin e
y ard ım etm em i ric a etti. Söz
verdim . V e d ala ştık .
Ş e h rin d ışın d a k â rv a n a il­
tih a k ettik .
B ir a ra b a n ın içine y a ta k
serilm işti. B u a ra b a ve y a ­
ta k bizim di...
K afilem iz: Beş a ra b a , b ir
h a y li beygir, k a d ın la r ve ço­
cu k lar..
A ra b a la rın b azısın d a eşya
la r, bazısın d a e şla larla b e ra ­
ber k a d ın la r ve çocuklar...
Ben, h e rh a n g i b ir şüphe
u y a n d ırm a sın a m e y d a n v e r­
m em ek için, n e o lu r ne
olm az diye, bizim a ra b a y a
ik i çocuk aldım ...
A ra b a y ı ben sü re c e k tim !
K â rv a n h a re k e t e tti.
Y avaş y av aş yol alıyoruz.
D izg in ler e lim d e ! L ondran ın tan ın m ış b ir k a d ın ı ile
b e ra b e r çingene k ılığ ın a gi­
rip , çingene k â rv a n ın d a a ra
ba sürm ek... H e rşe y ak lım a
g e lird i de bu g e lm e z d i! H em
a ra b a m ı sü rü y o r, hem g ü lü ­
yordum ...
G eceleri k o n a k la y a ra k yo­
la devam ed iy o rd u k . B u ko­
n a k la m a d a a rm o n ik ler, k la r ­
n e tle r ç alm ıy o rd u .
A henk
m ükem m eldi...
B izim y iy ecek k o n serv ele­
rim iz v ard ı. B u n u n la b e ra ­
b e r çin g e n ele rin ço rbasına
iş tira k ettiğ im iz de o lu y o r­
d u !.
S eyahatim iz, böylece bir
h a fta sü rd ü .
B u m üddet
içinde üç d e fa A lm an k a r a ­
k o lu n a ra s tla d ık . R eis vazi­
y e ti id a re ediyor,
k afiley i
k u rta rıy o rd u . Z ate n A lm an ­
la r sık ı b ir k o n tro l y a p m ı­
y o rla rd ı. Ç ünkü, A lm an lar,
b u ra d a b ir d ü şm an la tem as
h a lin d e o lm a d ık la rı için çin­
gen elerd en şüphe e tm iy o rla r
dı...
N ih a y et C u rc u v a y a gel­
dik.
V ak it, gecenin ilerlem iş sa
a tle ri idi.
K asa b a n ın h aricin d e . T u­
na n e h rin in k e n a rın d a ko­
n a k la d ık .
H erkesle b e ra b e r biz de
y a tağ ım ıza g irm iştik . B eni
b ir tü r lü u y k u tu tm u y o r k a
U i !
*sıuui'£İ i
%
"ar»
KEMAL
Yazan :
RECAİ SANAY
la m d a n birçok şey le r geçi­
y o rd u .
B ir a ra , b ir a y a k im» ! d uy
duın. H em en f ırla y ıp sü aü ım a sarıldım ...
lle rk e s uykuda. 1
H a fif, k ısık, b o ğ u k
b ir
ses:
—K em al b e y ! K em al b e y !
Ses g a y e t d e rin d e n , fıs ıltı
h alin d e gelm işti, iv u la k k e­
silip b ir a n bekledim . A y n ı
ses, yin e fıs ıltı lıalın d e, fan a t, bu'az d a h a y a k ın d a n is­
m im i te k r a r la d ı:
— K em al
bey... K em al
bey...
A a b a n ın iç in d ek i y a ta ğ ım ­
d a d o ğ ru ld u m . Z a te n elbi­
sem le y a ttığ ım iç in gıym m ege ih tiy a ç y o k tu . A ra b a n ın
juç ta r a f ın a d o ğ ru u z a n a ra k
oaşırnı. ü stü m ü zü ö rte n te n ­
d en d ışa rı çık ard ım . V e bi­
ra z k ısık , fa ü a t, ta b ii b ir ses
le s o rd u m ;
—K im o î.
Z ifiri k a r a n lık la r içinde
k ım ıld a n a n bir gölge cevap
v e r d i:
— Y ab an cı d e ğ il !
B eni, böyle gece
y a rısı
u y a n d ıra n h e rh a ld e çingene
le rd e n b iri olam azdı. “ l a uancı d e ğ il!” diye T ü rk ç e ce
vap v erm işti. Şivesi, ltu m e li
li T ü rk le rin şivesi,
fa k a t,
g ay et d ü zg ü n bir T ü rk ç e
idi. L âk in , T ü rk ç e y i b u şive
ile k o n u şa n b ir y a b a n c ı ol­
m ası ve beni b ir tu z a ğ a d ü ­
şü rm e k için te r tib a t alm ış ol
m a la rı d a h a tır a gelm ez d e­
ğildi. İç in d e b u lu n d u ğ u m va
z ıy e tte h e r ih tim a li goz ö n ü n
de tu tm a m elzem di.
Tnna.li T ürk Gençleri
S ilâhım ı avcu m u n için
g iz liy e rek ih tiy a tla ar«
dan
atlad ım . K a ra ı
iç in d ek i in sa n s ilü e ti
şı karşıya^ â d e ta bu ri_ v
ru n a g elm iştik. S ualim i
ra rla d ım :
— K im siniz siz?...
H afifç e g ü lü m se d iğ in i f a r
kettim .
— Y ab an cı d eğ il d ed im ya.
— E v e t, fa k a t, ism iniz?..
E lin i u z a t t ı :
— B en Inuallim E krem ....
D iye k e n d in i ta k d im e tti.
Ve s o rd u ;
— H a z ır m ısınız?
A n la d ım : B u ü sta d ın a d a ­
m ı idi...
— H azırız, dedim .
Ve M is B r a y t’ı a ra b a d a n
in d irip E k re m B eye ta k d im
ettim .
B av u lla rım ız ı a ld ık .
— K afile reisin e v e d a ede­
lim...
D e rk e n E k re m bey m ân i
oldu...
— L üzum yok, dedi. Sizin
b u ra d a n b ir â n evvel a y r ıl­
m anız o n la r için
de d a h a
iy id ir. B en reisle g ö rü ştü m ,
sizden çok m em nun...
T u n a n ın a k ışı ve su la rın
k a ra n lık la r içinde e sra rlı ve
sih irli d a lg a c ık la r h a lin d e
p ırıld a y ışı içim de g a rip b ir
heyecan y a ra tm ıştı..
S ahilde ince b ir k a y ık bizi
bek liy o rd u ..
E k re m bey, k ısık b ir ses­
le :
— Ali... A li..
D iye seslendi. K a r a n lık ­
la r içinden,
a y n ı şekilde,
g ır tla k ta bo ğ u lan b ir ses ce­
vap v e rd i:
— H azırız.
İle rle y ip k a y ığ a a tla d ık .
K ay ığ ın ik i k ü re k ç is i v a rd ı.
— M erhaba...
(Devamı var)
,^ X “X»X»X“X “X~X“X “X~X~X~X“X"X**X**X.«X~X"X~X~X.
AKARSU GİYİMEVİ
!
TAKDİM ED ER
PEK YAKINDA KIBRIS
ÇARŞISINDA
-v* «ı ■
GÜZEL BİR GECE GEÇİRMEK İÇİN
ÇAĞLIYAN BAR Solanlarını jj
DAİMA TERCİH EDİNİZ
★
Her akşam Zengin DAVİD Caz ve D ans
O rkestrası refakatinde İSPANYOL BALETİ’
nden İspanyol ve M acar D ansları
*
‘ASPRO * alınız ve yine iyileşiniz
U n u n u n b iran ı çult »ert... İ n s a n ilm e d e n n a rh oh o lu y o r!..
i
|
’i*
i
T
Ailenizle birlikte eğleneceğiniz yegâne T ürk
eğlence yeri ÇAĞLAYAN BAR’dır
£
%
*
I
Halis T ürk içkileri, m eşhur fırın kebabı,
MÂ
yemekler ve meyveler. M <SA w
T ü rk p iy a s a s ın a y ü k s e k k a lite ve o r ijin a l
g iy im e ş y a la r ım s u n a n A K A R S U G İY İM E V İ bu
g ü n d e n itib a re n a ş a ğ ıd a k i ç e ş itle r i sa y ın m ü ş te ­
rile rin e ta k d im ed er..
(1 ) D R A L O N ( y ü n O rlo n ) b lu z la r.
(2 ) \ E L O U R P E R L O N 6 m odel bluz, c e k e t
ve tw y n - s e tle r.
(3 ) B ir çok z a r if v e ş ık m o d e lle rd e B o ta n y woo! b lu z la r v e tw in -s e tle r.
(4 ) “H E R S H E L L E ” ve “ R E B E R E ” m a r k a
içli d ışlı g iy ile n ( re v e rs ib le ) şık ve z e n g in M A N ­
TO k o llek siy o n u .
(5 ) S P O R T A V IL L E ” m a r k a d a ire ve d a ire
o lm a y a n p lise T E R iL iN e te k le r.
f6 ) K ız ve e r k e k ç o c u k la rı için ş a p k a lı ve
ş a p k a s ız ç e ş it r e n k te p a lto c u k la r.
(7 ) A y r ıc a e rk e k le r için ü tü is tiy e n ve ü tü iste m iy e n g ö m le k le r, te r ilin v e y ü n ç o ra b la r v.s.
H e p in iz in b e k le m e k te o ld u ğ u h iç k ırış m ıy a ıı
T E R İL İN ve “ W E A T H E R L U X ” p a r d e s ü le r g e l­
m iş v e s a tış a b a ş la n m ış tır.
Toplan ve
AKARSU
i m * * . P iv . m
Girne Cad. No. 40 .
P eıak en te:
GİYİMEVİ
- Tel, .29.5$
42 -
IL O R
f
"f
9
y
?
’*»X~X»X»XK~X"X»X"X«X^-X»X»X«X»X~X^"X^X~X~X‘ • •X~X“X«X“X “X “X«'M»X~X~X“>»M»:~X"X~X»X"X“!**X“X~>‘V
P A Z A R T E S İ,
SAYFA 4
(BOZKURT)
The New York Herald
Trib u n e ’nün Bir Yazısı
Haftanın En İddialı Maçında
DEMİRSPOR-TÜRK GÜCÜ’NÜ
3-2 MAĞLûP ETMEĞE
MUVAFFAK OLDU
« „ v v e t R u s v a b ir b a ç a r . e ld e e tm e k için
Amerikaya e n r f r p » » t « « . t a z ı m
g ö n d e r m iş tiı.
v a s is c t o n
A„„,Ln,„
DEMÎRSPOR SENTERFORU VEHAT
TAKIMININ 3 GOLÜNÜ KAYDETTİ
LEFKOŞADA HAFİF YAĞM UR ALTINDA
CEREYAN EDEN MAÇTA
Gençlik Gücü Türk Ocağını
açık farkla yendi « 5 -0 »
Bütün uğraşmalarma rağmen Limasollular gol atamadılar
Dün Lefkoşada ilk karşılaş­
masını hafif yağmur altında
yapan Limasol Türk Ocağı,
kuvvetli rakibi Gençlik Gücü
karşısında 5 — 0 gibi açık bir
farkla mağlûp olmaktan kurtu
lamamıştır.
İngiliz hakem Mr. Foster
idaresinde oynan.m rn.ıça, tal­
kımlar şu kadrolarla çıkmış­
lardır :
GENÇLİK GÜCÜ : Şefik,
Haşan, Mes’ut, Küçük Haşatı,
Leylâ, Kemal, Sonal, M ithat,
Fikret, Sermet, Bulli.
TÜ R K OCAĞI : İbrahim
Fadıl, Osman, Hüseyin, fiaflı,
T uran, Hakkı, Mehmet, T u r­
gut, Özkan, Küçük Mahuıod .
Saat 2 de başlıyan maçın
ilk dakikaları karşılıklı akınlarla geçtikten sonra, Ocaklı­
lar hasım kaleyi sıkıştırmağa
başladılar. 7. dakkada Genç­
lik Gücü kalesi önündeki karı
şıklıktan Ocaklılar istifade ede
mediler. Bu arada özkân, mu
sait pozisyonda olmasına rağ­
men şut atmağa geciktiği için
mümkün bir fırsatı heba etti.
20. dakikadan sonra haki­
miyeti Gençlik Güçlüler eie
aldılar. M ithat’ın sağdan orta
ladığı topu Bulli, boş kaleye
sokamadı ve takımını bir gol­
den mahrum etti. Daha sonra,
Ocaklıların yaptığı mukabil
bir akında Özkâıı, Gençlik Gü
cü müdafilerini arkada bıraka
rak kaleciyle karşı karşıya kal
dı. Sıkı şutunu Şefik, yumruk
la kornere atarak önledi.
Gençlik Gücü, baskısını de­
vam ettirirken bir netice alivmıyordu. 32, dakikada sağdan
Sonal’ııı ortaladığı topu kaleci
İbrahim bloke edemedi. Fikre
tin çektiği şut, müdafilerden
geri geldi ve bu defa Kemal
18 dışından ve 30 metreden sı
kı bir şutla topu Türk Ocağı
ağlarına taktı. Biraz sonra da
devre, 1 — 0 Gençlik Gücü’nün leyhine sona erdi.
İKİNCİ DEVRE
İkinci devreye Gençlik Güç
lüler çok seri başladılar. Daha
ilk dakikadan, netice almak is
tedikleri gözden kaçmıyordu.
Nitekim 3. dakikada Sermet
birkaç müdafiiyi çalımlayarak
Türk Ocağı kalesine girmiş ve
kaleciyi de çalımla geçtikten
sonra boş kaleye takımının
ikinci
golünü kaydetmişti.
Oyun, ortadan tekrar başlar
başlamaz Gençlik Güçlüler ye
ni bir akın yapmış’.ar ve bu
arada Bulli hasım müdafaayı
çalımla geçtikten sonra sıkı bir
şutla takımına 3. golü kazan­
dırmıştı.
Bundan sonra, maçın sonu­
na kadar Gençlik Gü;!üıer ha
kim iyeti elden bırakmadılar ve
akın üstüne akın tazelediler.
18. dakikada sağdan yapılan
korner atışında, Fikret topu
kafa vuruşuyle kaleye havale
etmişse de, gol olurken kaleci
mani olmuştur.
Gençlik Gücü baskısı devam
ederken, 32. dakikada Senııct
topu Bulliye geçirdi ve o da
yakın mesafeden hafif bir \ uruşla takımına 4 golü kazan»dırdı. Maçın Sonlarına doğru
40. dakikada, M ithat’ın 18 çiz
gisi üzerinden attığı şutu kale­
ci tuttu, fakat top elleri arasnı
dan ağları buldu. Böylcce son
gollerini de kaydeden Gençlik
Güçlüler, maçdan 5 — 0 açık
farklı bir galibiyetle ayrıldı­
lar.
DURUMU
'f U T B O L M f c T M Î »
:Y t h c t
,.n w»...
Kıbrıs Türk Spor Teşkilâtı
İdare Heyeti dün sabah Lefkoşada Genlik Gücü Lokalin­
de, fevkalâde bir toplantı yap­
mış ve bir çok meseleleri miiza
kere etmiştir. 15u arada hazır­
lanan, Bilinci Küme lig maç­
larının fikstürü ile diğer karaı
suretini yarinki sayımızda bu­
lacaksınız.
Fenerbahçe - 3
Beykoz - 0
Dün Istanbulda yapılan pıo
fesyonel lig maçlarında Fener
bahçe rakibi Beykoz’u 3 — 0
mağlûp etmiştir.
Cumartesi günü
yapılan
maçlarda ise, Karagümrük İs­
tanbul Spor’u 3 — 0, Beşiktaş
da Kasımpaşa’yı 4 — 0 mağ­
lûp etmişlerdir.
Doğan T . B . - 9
Yeşil Ada - 1
Bilinci Küme, birinci devre
lig maçlarına dün Limasolda
da devam edilmiş ve Doğ-in
Türk Birliği, çok üstün bir
oyundan sonra
Yeşiladayı
9 —< 1 hezimete uğratmıştıı.
Maç, baştan sonuna kadar
sarı - lâcivertlilerin baskısı al­
tında ceryan etmiş ve bu ara­
da fırsatlardan istifade etmesi«ni beceren Doğanlılar, hasımlarını açık farkla mağlûp et­
mişlerdir.
Kabineye benzetilen
millî takım kadrosu -
* G eçtiğim iz h a f ta A tin a
d a oynanan F ra n sa -Y u n a ­
n ista n m illî k a rşıla şm a sın ­
dan so n ra L ’E q uipe gazete
sinin fu tb o l m iinekkidlerin
den, G eorge B riq u et bu
m ü sa b ak a sonucunda :
“O ynanan entern asy o n al
m aç hiç b ir şeye benzem e­
Tekin YÜKSEL di F orm u, seçim işinde y a­
pılan bazı a k sak lık la r sebe
biyle a rk a plânda
kalan
F ra n s a ekibi um ulanı değil,
>n b a sitin i bile verem edi.
H a tla rın ve g ay enin bu de­
rece kopuk ve insicam sız ol
duğu b ir beynelm ilel k a rşı­
laşm ayı ilk defa görüyo­
ru m dersem ; h e r halde bu
iddiam b ir m ü b alâ ğ a ol­
g b m a y p maz. H em size b ir şey söy6 0 1 21 10 12
5 0 1 25 13 10 liyeyim m i? Ben bu m açta
bizim kileri
8 1 2 17 6 7 sol açık h ariç
3 0 4 16 10
F ra n s a kabinesine benzet­
3 0 2 14 12
tim. N e yönden olduğunu
2 1 4 10 14
dü şünürseniz sizler dalıa
0 8 2 2 11
iyi bulacaksınız” d em iştir.
0 X 6 5 34
ENSONPUKdN
Takımlar.
Oemlrspor
Çetinkaya
Doğan T.B.
G. Gücü
Türk GUcü
Yeni Cami
Türk Ocağı
Yeşllada
Teşkilât İdare Heyeti
Dün Sabah Toplandı
™
(R ) * —
e r
iplerinden biri olan
c
J e w York H erald T rib u n e’
bugün yayınladığı bir başya>
(Hususi surette giden arkadaşım ız IZZ1 T Ü R K E L ’d e ıı) zıda Anastas M ikoyan’». zi­
yaretini R usların gittikçe h /
Haftanın en mühim lig ma'- bir şutunu kale direkleıi
A ndırdıkları “A m erıkayı y u ­
ı dün Lârnakada Bekir Paşa di. Müteakiben gelişen bir Ue m uşatm a"
kaınpanyaiarıııın
Stadında Demir Spor ile Türk mirspor akınında da, Vehat ııı bir parçası olarak telakki « t-
Jücü arasında oynanmış ve
naçı, Lârnakalılar 3 — 2 kaanmağa muvaffak olmuşlarlır.
İngiliz lıakem Mr. Tenııuci
iaresinde oynanan maça ta ­
amlar, şu kadrolarla çıkmışardı :
DEM İR SPOR : Derviş,
Cari, Mustafa, Haşan, Mıstiıi,
lelâl, Baduna, Göksel, Velıat,
vilıç, Derviş.
TÜ RK GÜCÜ : Beyaz, Ahnet, Mehmet, Zekâ, Tayfun,
Vavuz, Rifat, Mustafa, Fikret,
İsmet.
Para atışını Türk Gücü ka­
zanmış ve maçı Demir Spoı iula r
b a ş l a t m ı ş ­
lardı. İlk dakikalarda Tüık
Güçlüler netice almak için ça­
lıştılar. Nitekim 5. dakikada
Cin vasıtasıyle geliştirilen bir
akında, Fikretin vaktinde ver­
diği pası Rifat ceza sahası için
de gole tahvil etti.
Bundan sonra Demir Spor­
lular, mukabil akınlara geçti­
ler. 13. dakikada Türk Gücü
kalesi karıştı ve Doğan’ın bir
hatasından istifade eden Vehat, ceza sahası içinden bomba
<îibi bir şutla takımını beraber
liğe ulaştırdı.
Vaziyet 1 —> 1 olduktan soıı
ra maç, karşılıklı akınlarla cer
yan etmeğe başladı. 30. daki­
kada Demirspor’un kazandığı
serbest vuruşu Mistik yaptı ve
top, doğruca ağları bularak
gol oldu. Fakat, hakem golü
muteber saymadı. Vehat topu
ellemişti.
Devreninin son dakikasında
Kılıç’ııı yerinde bir pasını
alan Vehat, topla Tayfunu
da geçti ve kaleci Beyaz’ı avla
yarak takımının ikinci golünii
k a y d e t t i . Daha sonra
D e m i r S p o r ’un yaptığı
bir korner atışında, Doğan to­
pu elle kesti fakat hakem gör­
medi. Devre de biraz
sonra
2 — 1 sona erdi. Devre arasın
da askeri bando, neş’eli parça­
lar çaldı.
İKİNCİ DEVRE
İkinci devreye Demir Soprlular daha canlı başladıl tr.
Oyun Demir Spor’un baskısı
altında ceryan ederken Muşta
fa, Dervişe kastı bir faul yaptı
ve hakem Mustafaya sert bir
ihtarda bulundu. Oyun, bun­
dan sonra sert ceryan etmeğe
başladı.
15. dakikadan sonra Türk
Güçlüler açıldılar ve hasmı ta
kim nısıf sahasında oynamağa
başladılar. Bu arada bir kor­
ner atışında, Demir Spor kale­
si kanştı ve Fikret’in çevirme
6 OCAK 1*5»
başarı sağlaması ve bu
mevkiini
kuvveti
olan dış politikasını
tırması içiıı Amerikaya
yetler Birliğinde bulunan
m uktedir at cambazını ve
ciriııi gönderdiğini iddia
iniş ve şunları yazmıştır
• Ticareti genişletme
yüksek kademede bir topl*nb
tertip etmek yönünde M
mil elde edeceği her hangi
başarı bu gayeyi güdecektir ”
şutu direkten döndü ve Kıl.nç
ın şutu netice vermedi.
Maç ba.şlayalıdan beri ha­ "crazete, Sovyet başbakanı Nı
kita K ru tç e f in A m erıkada bir
kem, Türk Gücü kalesi arkası­
na toplanan kalabalığa geri çe
>:«• •»>
kümeleri için bir kaç defa ih­
tar etmiş se de, dinleyen olma
mıştır.
20. dakikada Türk Güçlü­
T u ris tik s e y a h a tla r için m ü r a c a a t edeceğini*
ler, Demir Spor kalesini iyice
ace n te S E L Ç U K C E M İL ’in . T u ria t / _
sıkıştırdılar. Üst üste kazandık
A centem izde, p a s a p o rt a lm a k ıçm g e rö ta m
lan kornerlerden istifade ede­
m u am elelerin y ap ıld ığ ı s a y ın S a f T ü r k H
mediler. 25. dakikada Demir
Sporlular mukabil akınlara
bildirilir.
S E L Ç U K CEMİL
başladılar ve Göksel’in pasını
T u r i s t A cen teai
iyi takip eden Velıat, 18 üze­
B af
rinden attığı bir şutla topu au
lara göndererek takımının 3.
golünü kaydetti.
Oyun Demir Spor baskısı ;.l
tında ceryan ederken, Türk
DÜNYANIN EN M E ŞH U R OTOM OBİL
Gücünün 43. dakikada 40 met
RADYOLARI
reden kazandığı frikik atışını
Mustafa güzel bir vuruşla ağ1lara gönderdi ve biraz sonr a
da maç 3 — 2 Demir Spor’un
galibiyetiyle sona erdi.
1
TURİST ACENTESİ
ZİKADE
Otom atik dalga
;işimi, tabiî tonda
DAİMA VE HER YERDE
ISRARLA ‘‘ R E A D Y ’’
KİBRİTİ İSTEYİNİZ
,e otomobilinizin
le I ziyneti Zt!
v tu J T n ı»
Radyolarını
ediniz. Kıbrıs pi;
sında en normal
satılır.
lert, I
gtém k m
mX* HuMtır lÂkk»*» <)*
Genel Acenti
A. SEDAT
38 Girne Cad.
Tel. 3640
“READY” TÜRK İTHALİ­
DİR VE BÜTÜN KİBRİT­
LERDEN ÜSTÜNDÜR.
HERKESİN T1CARETEV1
SATILIK
1952 modeli CITRO EN
15 HjP. Salon X970 numaralı
dört lâstikleri de yeııi, iyi kul
lanılmış,
temiz bir araba
£275 ya satılacaktır.
Adres:
Zühtü Zade Sokağı
No. 11
Satdık Dükkân
Lefkoşada Reşadiye Soka­
ğ ı n d a ^ numaralı bir dükkân
satılıktır.
İstekliler Lefkoşada Melek
Abidiıv Yeni Cami No. 45’e
müracaat edebilirler.
>:«<
> 3» -:«•:>:«• >»>:<:*
) ZEKÎ MÜREN TAKVİMİ
fU g, Bnıtm*-—
A*
Kıkn* iwo wUirt 1
IanAı
InnİTtrrt»
guM ^VtkUnb »<!*»•<
İnançlarımız
Sarsilmamal
i;
)
\
’(
ZEKİ MÜREN TAKVİMİNİ görmeden takvim
alm ağa k a ra r verm eyiniz. APA OFSET Matb&j
nın hazırladığı ZEKİ MÜREN TAKVİMİ bir
ııat şaheseridir.
üıılü sa n a tk â rın şarkılarından müteşekkil
£ demet... Büyük Yıidız’m BEŞ RENK t»
i hazırlanm ış büyük bo.v altı îotoğrafı. Bu
^ 1er cam lanıp asılacak bir güzelliktedir ve sırf
m aksatla h a zırlanm ıştır.
H
İJ
i
FİATI: 500 MİLDİR. Posta Havalesi ile isteyenlerin adreslerine taahhütlü olarak gönderilir.
»nrtr AJMMİM
U4>uW lotta hkbnrİM ,,
)» ıtmulıi*, .vorvmurda M
Ç®Whli mbt4İ|ıyu I
"•"“ to '» f*r» Kıfcn, a
«■
hu
Genel Satış Yeri :
'
ÇARDAK YAYINEVİ
i
Mecidiye Sokağı 4
Tel: 2824 - LEFKOŞE
¡ m a m u m u m u >acv >3n<
■
UUjt N MrMrM HHm><
btrMrlnj Mİ—İm IwJ
tari» kannt»»m»IrU yır
helerter i*w*w,
TTurtininwlarti Ô* 4»
Mr hM» ytnXtkuMk M «
to i** * # * W.h» Im*.
ŞİMDİ BAŞKA BİR YENİLİK
Elbiseniz her gün yapılmaz. Elbisenin diktirirken azami titizlik göstermek
h asm ızd ır. Bu h a t a m en iyi bir şekilde kullanabilmeniz ve K ıbruta bir
yendik olan REGINA FABRİKASININ Etek ve Paltolon belliklerini adam ua
şevketmiş olmakla bahtiyarız.
<*»»»
dttuiuL ü
. “
^
a k ıntı
Etek ve Paltolonlannızın sizi acıtmamasını istiyorsanız hiç düşünmeden
etek vepaltolomın REGINA RÜBBERIZE belliklerinin konmasında İsrar
! S
nV
§
(|
v
ÿ
si
'
:
'
* d e” « ilk l» '‘ » » » * »
SOk u v d ik le rin iz « „ v r i j . « 1
NOT: Kazalardan satıcı aranmaktadır.
REGINA FABRIK LTD.
ti w Jkbrıs Genel Mümessili
f«
« H‘ S O N G U R
18, Iblık Pazar, Lefkoşa
Ozen|j Mobilye Evi
T U R G u T
%
T.-
Bey No.
-
A-
ŞAHINOGLU
20A 20B - L e f k o ş a
i.,: -'
GÜNÜN MODASINA UYGUN
HER ÖLÇÜYE GÖRE
KESİLMİŞ HAZIR MODELLER
SATIŞ YERİ :
fiİ)M.-OBi
6, Vergobullos Sokak,
LEFKOŞA, TEL. 5781
®okilyo Eninin Prensibi G m m i ,
"f
E M * .
klUtt
ta
*"rwttZr. TM| ***
»uii
r""
».1
»» « tü I
tm