Wahlsystem NSU Davası Kanlıca

Transcription

Wahlsystem NSU Davası Kanlıca
www.piyasa.de
PiYASA
Events - People - Lifestyle
März | April | Mai 2013
Nr. 61, 2,00 Euro
NSU Davası
Tasarımcı kimliğiyle
Münih‘te başladı
Deniz Akkaya
Das neue
Wahlsystem
in Deutschland
CHP Abgeordnete
Nazlıaka
im Interview
Kupa neden
Almanya‘da
Faruk Şen ile
Kanlıca
kaldı?
Rubrik
2
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Editorial
Hava kurşun gibi ağır...
Baştan söyleyelim; bu sayımızı daha neşeli, daha keyifli haberlerle
oluşturmak isterdik. Hava günlük güneşlik, insanlar öldürülmüyor demek
isterdik. Ama öyle değil!..
Almanya’da 8’i Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan aşırı sağcı NSU terör
örgütü davası Münih’te başladı. Arkadaşımız Necati Ünal’ın yazısında
olaylar ve kişilerle ilgili hatırlatmaları, akla takılan soruları ve daha fazlasını
bulacaksınız.
Eyalet polis şefi Waldemar Kindler Münih’te Türk basınıyla buluştu.
Nürnberg’de ırkçı terör kurbanları anısına bir anıt açıldı. Münih’te ’Nazi
şiddetine karşı ne yapmalı?’ adlı bir panel düzenlendi. Maliye bakanı Söder, ’Utanıyor ve özür diliyoruz’
açıklamasında bulundu. Konuyla ilgili tüm bu haberler de yine sayfalarımızda...
Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Aylin Nazlıaka Münih’te bir açık oturuma katıldı. HDF’in konuğu olarak gelen
CHP milletvekili ile arkadaşımız Görkem ’Türkiye’de kadın‘ konusunu konuştu. TAVAK’tan Melda Akyol,
’Girişimcilikte Türk gençleri ve kadınlar’ konulu bir yazı hazırladı.
Rüzgarlı ve yağmurlu hava haftalardır sürüyor. Belki içiniz açılır diye bu sayımızda moda konularına biraz
daha fazla yer verdik; Mercedes Benz Fashion Week İstanbul ve podyumlara tasarımcı olarak dönen Deniz
Akkaya haberi ile Tuba’nın hazırladığı cıvıl cıvıl fashion sayfalarını beğenirsiniz umarız.
20 Proust sorumuzu bu ay Münih kökenli futbolcu Ceyhun Gülselam cevapladı. ’Kupa neden Almanya`da
kaldı?‘ başlıklı yazımızı ve arkadaşımız Haydar Işık‘ın hazırladığı yeni mizah sayfamızı da beğeninize
sunuyoruz.
En candan dileklerimizle
Hamide Türker ve PiYASA Team
Fotos: Medyatik und Cembazer-photography
AYIN KAHRAMANI
Nader
Bu ayın kahramanına ne kadar teşekkür etsek azdır. Kadın
ağırlıklı redaksiyonumuza taşınma sürecinde sağladığı lojistik
desteği unutmayacağız.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
3
4
News
INHALT
06Derin Yüzleşme
09 Rechtsterrorrismus
10 Gedenkort für NSU Opfer
12 Das neue Wahlsystem
Nürnberg
16 Söder: Utanıyoruz...
16 Engeliler derneği gezisi
18 Çokdillilik zenginliktir
18 Felsefe akşamı
19 Beşiktaş-Erlangen
20 Meşale Okulu‘na Ziyaret
20 Yuva çocukları ziyareti
6
Interview
32 Nazlıaka
Career
22 Kultur weckt Talente
24 Neues Flugziel
25 Girişimcilik
32
Trending
48 Evlilik
50 Lilium Gelinlik
51 Smos Spiegel
München
26 München ist bunt
26 Bauma‘da bir ilk
27 Ude Pülümürlülerle
27 23 Nisan kutlandı
28 Okul Aile Birliği balosu
28 Esnaf şikayetçi
29 Çelik yelekle konserlere
29 Her yöne 90 dakika
30 Olympiada iki dev konser
30 Django Asül
57
26
İstanbul
34 Tek lisans iki diploma
35 Akademi yeniden açıldı
36 Benim Kanlıcam
38 Tasarımcı Deniz Akkaya
39 Fahion Week İstanbul
Fashion
42 Bikinis und Badeshorts
People
32 Bavaturka
44 SDM: Demet Sarıkaya
46 SULTANS
52 Ebru Yaşar
52 Bedük
54 Şarkıların Sultanları
55 Sibel Can coşturdu
55 Mehmet Erdem konseri
57 Ceyhun Gülselam
Favorites
56 Müzik
57 Ceyhun Gülselam
58 Kitap
59 Film
Sports
60 Kupa neden Almanya‘da
62 Şampiyonlar belli oldu
Standards
03Editorial
05Top of PIYASA
14 Kolumne OB Maly
66Horoskop
Augsburg
40 23 Nisan kutlandı
42 İna ile gezi keyfi
42 Veritas eğlencesi
39
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Her ay dergiyi hazýrlarken aklýmýza
bir þeyler geliyor, gözümüze birþeyler
çarpýyor. Hoþnut oluyoruz, seviniyoruz.
Bazen de üzülüyoruz. Bunlarý sizlerle
paylaþalým istiyoruz. Ýþte bu ay:
1
Chavez
ABD’ye ve sermayeye değil, kansere yenildi. Farklı
kutuplardan yüzbinler ona, kendi inandığı şekilde dua
ediyor. Ölümü dünyanın dört bir yanında milyonlarca
insanı yasa sürükleyecek kaç politikacı tanıyorsunuz?
2
Böyle kadınlar üremesin!
Sivri çıkışlarıyla gündeme gelen „yaşam koçu“ Sibel
Üresin, ‘Bir erkek neden eşini öldürecek kadar
canileşir? Neden şiddet uygulama ihtiyacı hisseder?’
sorusuna: “Kesinlikle kadınların dillerinin uzaması!”
cevabını verdi.
3
Yenen de sevindi, yenilen de
Fenerbahçe ve Galatasaray maçından sonra iki takım
oyuncuları sahanın ortasında kutlama yaptı. Aslında
şaşılacak bir şey yoktu; Fenerbahçe Galatasaray’ı 2-1
yendiği için, Galatasaray’da ezeli rakibinin sahasında
şampiyon olduğu için seviniyordu. Birbirimizi
alkışlayamıyoruz ama, aynı anda sevinebiliyoruz.
4
Üç beş çanak çömlek
Metro inşaatı kazısı sırasında ortaya çıkan neolitik
döneme ait ayak izleri, 8500 yıllık mezarlar ve ahşap
eserlerin bulunduğu alana arkeologların uyarıları dinlenmeyerek, Koruma Kurulu’ndan izinsiz iş makineleri ile
girildi. Metro inşaatının yüklenicisi firmayı üç beş çanak
çömlek durduramadı.
5
Giden geleni aratır
2009-2011 yılları arasında Almanya’dan Türkiye‘ye
dönenlerin sayısının Almanya’ya gidenlerin sayısını
geçtiği açıklandı. Tersine göç, Türkiye’nin artık
Almanya’dan daha cazip olduğunu mu gösteriyor, yoksa
“gurbette sürüneceğime, bari memleketimde sürüneyim”
anlamına mı geliyor, siz karar verin.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
6
Çok çalışıp birinci olabiliriz
TomTom, 5 kıtada bulunan 161 şehrin 2012 yılına ait
trafik sıkışıklığını ölçtü; Avrupa‘da birinciliği Moskova
alırken İstanbul 2. sırada yer aldı. Ha gayret, sağlı sollu
sıkışarak birinciliği alabiliriz.
7
5
Bayern Münih, Wembley‘deki Şampiyonlar Ligi finalinde
Borusia Dortmund‘u yenerek 5. kez kupayı kazandı. 10
kez final oynayan Alman ekibi, 5. şampiyonluk kupasını
müzesine götürmüş oldu.
8
Sırada ölümsüzlük teklifi var
Milletvekillerimizi bazen haksız yere eleştiriyoruz, oysa
boş durmuyor ve gece gündüz çalışıyorlar. Son
hazırladıkları kanun teklifinde kendileri için, ‘Protokolde
dokuz basamak terfi’, ‘trafikte geçiş üstünlüğü’, ‘ömür
boyu kırmızı pasaport’, ‘harçsız silah ruhsatı’ ve ‘ömür
boyu kırmızı pasaport’ gibi haklar tanınmasını istediler.
9
Doğuştan ruh hastası sosyolog
Adana Otistik Çocuklar Sağlık ve Eğitim Derneği
Başkanı Sosyolog Fehmi Kaya, „Otistik çocukların beyinlerinde Allah alanı gelişmemiş, onun için ibadet
etmeyi, Allah’a inanmayı bilmiyorlar. Rahatsızlıkları
nedeniyle doğuştan ateist oluyorlar.“ dedi.
10 Logo logo üstüne kurdum krizi
New York‘ta vücutlarına şirket logosunu dövme yaptıran
çalışanlarına yüzde 15 prim ödeyen emlak firması sahibi, uygulamanın gördüğü ilgiden memnunmuş. Dünyada
ve ABD’de hala etkileri devam eden ekonomik kriz
ortamında dövme yaptıran çalışanlar lazerle dövme
silen bir firmaya sıkça ihtiyaç duyabilirler.
5
News
Derin Yüzleşme
Almanya, adalet sınavında. Irkçı saiklerle işlenmiş
cinayetlerin yargılamasına başlandı. Türk ve dünya
kamuoyunun gözü Münih‘te. Devletin töhmet altında
kalmaması için derin ilişkilerin de deşifre edilmesi şart
Almanya‘da 2000-2007 yılları arasında 8‘i
Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan aşırı sağcı
Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör hücresinin
yargılanmasına Münih Eyalet Mahkemesi‘nde
başlandı. İlk dört duruşmada yaşananlar ve
öncesindeki gelişmeler, soru işaretlerini de
beraberinde getirdi. ‘Adalet arayışı yerini bulacak
mı?’, ‘Ülkeyi kan gölüne çeviren çete, hak ettiği
cezalara çarptırılacak mı?’, ‘Son 15 yılın en büyük
suç şebekesinin perde
arkasındaki isimleri
kimler?’ gibi onlarca
soruya yanıt arandı.
Aslında NSU davası,
İtalya ve Türkiye‘de
olduğu gibi devletin
içindeki çetelerin
deşifre olmasına
olanak sağlayacak
fırsatı, adaletin eline
verdi. Ama Almanya
buna hazır mı? İşte
can alıcı soru bu!
Çünkü Kasım 2011‘de
bir banka soygunuyla
deşifre olan üç kişilik
terör hücresinin ortaya
çıkmasından sonra
yaşanan gelişmeler,
bizi iyimser değil,
kötümser yaptı. Zira
çorap söküğü gibi
birbiri ardına yaşanan
gelişmeler, Türk ve
Alman kamuoyunu
hayretler içinde
bıraktı. Devlete olan
güveni erozyona
uğrattı. Üç kişilik bir
hücreden ibaret örgüt,
Alman siyasetini,
güvenlik bürokrasisini
ve toplumu derinden
6
sarstı. Kaybolan
dosyalar, gizlenen bilgiler,
Necati Ünal
görmezlikten gelinen
ip uçları, güvenlik ve
istihbarat teşkilatlarının göçmenlere yaklaşımı,
bir hukuk devleti olan Almanya‘yı töhmet altında
bıraktı. Kuşkuyu daha da derinleştirdi. Thüringen,
Bavyera ve Federal Meclis‘te kurulan araştırma
komisyonlarının çalışmaları bu kaygıyı doruk
noktasına çıkardı.
Türk ve Alman
kamuoyunda
‘Cinayetlerin
üstü örtülmek mi
isteniyor?’ sorusu,
dillendirilmeye
başlandı. Almanya
Cumhurbaşkanı
ve Başbakanı
başta olmak üzere
devlet yetkililerinin
verdiği güvenceler,
kamuoyunda oluşan
algının değişmesini
sağlayamadı.
Öyle ki yargılamayı
yapacak mahkemenin
Türk basınını
ve yetkililerini
duruşmalara
almama girişimi, ilk
duruşmada sanık ve
avukatlarının tavrı
ve baş zanlı Beate
Zschaepe‘ye ‘pop
star ’ yaklaşımı,
‘kaygılar yersiz
değil’ algısı yarattı.
İşte özetlemeye
çalıştığımız
endişeler nedeniyle
Münih Eyalet
03 / 04 / 05 2013
piyasa
News
Mahkemesi, yargılamayı yaparken ‘derin devlet’
iddialarına da yanıt aramak zorunda. 14 soygun
ve 10 cinayetle suçlanan örgütün 10 yıl boyunca
güvenlik birimlerinden kaçmasının sorumlularının
da cezalandırılması gerekiyor. Kamuoyunu tatmin
etmeyecek bir yargılama, gizli servis ve ‘derin ilişkiler’
iddialarını güçlendirip, devleti töhmet altında bırakır.
Ortaya çıkan tabloyu en güzel, Federal Meclis
NSU Araştırma Komisyonu Başkanı Sebastian
Edathy özetledi. Alman güvenlik birimlerinin
soruşturma aşamasında sınıfta kaldığını iddia eden
Edathy, “NSU konusunda polis ve gizli servis
önyargılarla soruşturma yürüttü. Bu, bir hukuk
devletine yakışmadı” dedi. Aşırı sağ tehlikesinin
çok küçümsendiğini savunan Edathy, Alman güvenlik
birimlerinin, aynı ABD‘nin 11 Eylül saldırılarından
sonra radikal İslamcılara karşı yürüttüğü mücadelenin
bir benzerini yürütmesi gerektiğini öne sürdü. Edathy,
“ NSU cinayetleri, RAF’tan (Kızıl Ordu Fraksiyonu)
bu yana en vahim siyasi motifli eylemlerdir. Hukuk
devleti başarısız olmuştur. Devlet, ne kurbanları
koruyabilmiştir, ne de önyargısız ve profesyonel bir
soruşturma yürütebilmiştir“ diye konuştu.
Sebastian Edathy‘nin tespiti gibi, Münih‘teki
yargılama devlet kurumlarının kendilerini temize
çıkarması için büyük bir fırsat. Latin atasözünde
olduğu gibi “Dünya yıkılsa da adalet yerini
bulmalıdır.”
Son sözümüz, bu süreçte kötü bir sınav veren Türk
kamuoyuna. Alman felsefesinin önemli isimlerinden
İmmanuel Kant der ki: Böcek olmayı kabul edenler,
ayaklar altında kalıp, ezilmekten yakınmamalıdır.
Irkçı terör kurbanları
Enver Şimşek
İlk kurban. 9 Eylül 2000‘de
Nürnberg‘de öldürüldü. Ispartalı
çiçekçi, öldüğünde 38 yaşındaydı.
Geride bir eş ve iki çocuk bıraktı.
Abdurrahim Özüdoğru
13 Haziran 2001‘de Nürnberg‘deki
ikinci kurban oldu. Bursalı terziden
geride, kızı Tülin ve eşi Gönül
kaldı.
Süleyman Taşköprü
Hamburg‘da çalıştırdığı manavda
27 Haziran 2001‘de öldürüldü.
Afyonkarahisarlı Taşköprü, geride
üç yaşında bir kız çocuğu bıraktı.
Habil Kılıç
29 Ağustos 2001‘de ırkçı katillerin
hedefi oldu. Artvinli manav, geride
piyasa
03 / 04 / 05 2013
12 yaşında Damla adında kızını
ve eşi Pınar‘ı bıraktı.
kız üç çocuk ile eşi Elif Kubaşık‘ı
geride bıraktı.
Mehmet Turgut
Halit Yozgat
Rostock‘ta 25 Şubat 2004‘te
döner büfesinde çalışırken
öldürüldü. Elazığlı Turgut ülkeye
kardeşi Yunus‘un kimliğiyle kaçak
girmişti.
İsmail Yaşar
Nürnberg‘de öldürülen üçüncü
kişi. 9 Haziran 2005‘te hedef olan
Şanlıurfalı dönerci, eşi Belgin
Ağırbaş‘tan yeni boşanmıştı.
Geride oğlu Kerim‘i bıraktı.
Mehmet Kubaşık
Dortmund‘da 4 Nisan 2006‘da
işlettiği büfede katledildi.
K.Maraşlı Kubaşık, ikisi erkek, biri
Son Türk kurban, Kassel‘de
babasına ait internet kafede 6
Nisan 2006‘da öldürüldüğünde 21
yaşındaydı.
Theodoros Boulgarides
Yunan kökenli Theodoros
Boulgarides, 15 Haziran 2005‘te
öldürüldü. Dönercilik yapan
Boulgarides, Türk sanıldığı için
hedef oldu.
Michele Kiesewetter
Alman polis memuru 25 Nisan
2007‘de arkadaşıyla devriye
gezerken öldürüldü. Neden hedef
seçildiği hâlâ bir sır.
7
News
İşte hesap verecekler
Baş sanık
Beate Zschaepe (38)
yararlanıyor. Tanık koruma
programı kapsamında.
Terör hücresinin hayattaki
tek üyesi. NSU‘nun tüm
eylemlerinden sorumlu
tutuluyor. Delilleri yok etmek
amacıyla 4 Kasım 2011‘de
intihar eden iki arkadaşıyla
birlikte yaşadıkları evi havaya
uçurdu. ‚Sessizlik yemini‘
etmiş gibi bugüne kadar hiç konuşmadı.
Üçlü terör hücresinin en yakın
arkadaşı. Cinayete teşebbüse
yardım, bombalı eylem, iki
soygun ve terör örgütüne
destekten yargılanıyor.
Cinayetlerin itiraf edildiği DVD‘yi hazırladı.
En büyük destekçi
Ralf Wohlleben (37)
Sahte kimlik sağladı
Holger G. (39)
Aşırı sağcı NPD‘nin Thüringen eyalet teşkilatı eski
başkan yardımcısı. Cinayet silahı Ceska 83 ile
susturucu temin ederek örgüte yardımcı olmakla
suçlanıyor. 29 Kasım 2011‘de tutuklandı.
Silahı satın alan kişi
Carsten S. (33)
Wohlleben‘in talimatıyla cinayet silahını aldığını
itiraf etti. 9 cinayete yardımcı olmaktan yargılanıyor.
Yaşı küçük olduğu için Gençlik Ceza Yasası‘ndan
8
En yakın arkadaş
Andre E. (34)
Sahte belge temin ederek katillerin aramızda
dolaşmasını sağladı. Terör örgütüne destek ve
cinayete yardımcı olmak suçlarından yargılanıyor.
İntihar mı ettiler?
Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt
4 Kasım 2011‘de Eisenach‘taki son banka
soygunundan sonra karavanda ölü ele geçirildiler.
İntihar ettikleri açıklandı.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
News
„Rechtsterrorismus stand
lange Zeit nicht zur Debatte“
Anlässlich der Gerichtsverhandlung im Fall gegen
Beate Zschäpe und den vier mutmaßlichen Helfern
des “Nationalsozialistischen Untergrunds” (NSU) hat
der Landespolizeipräsident, Waldemar Kindler, Stellung zum Prozessauftakt genommen.
Bei der Pressekonferenz für türkische Journalisten teilte er sein tiefstes
Bedauern mit, dass die Morde nicht
verhindert worden sind. Zudem
entschuldigte er sich bei den Familien
und dem Umfeld der Opfer, dass es
aufgrund der fehlenden Beweislage
nicht frühzeitig zur Aufklärung der
Morde kam. Die deutsche Polizei hätte sich nie
vorstellen können, dass es
in Deutschland ein Rechtsterrorismus in diesem
Ausmaß geben könnte.
„Die rechte Szene wurde
jedoch nie unterschätzt.“
Die Terrororganisisation
hätten bei ihren Morden
sehr gründlich auf Spuren
geachtet, sodass die
Ermittlungen aufgrund fehlender Beweise nicht
vorangekommen sind.
„An den Tatorten konnten weder Fingerabdrücke
oder Spuren von DNA entdeckt werden, was die Aufklärung der Taten
erheblich erschwert hat.“
Zur intensiveren Klärung der
Morde wird inzwischen eng mit
der türkischen Polizei zusammengearbeitet. Zudem hofft der
Landespolizeipräsident, dass
Zschäpe in dem Fall aussagt, um
gegen zukünftige Gewalt aus der
rechten Szene vorzubeugen.
Die Polizei wird zudem mit der,
anlässlich der Morde
gegründeten Organisation „Gemeinsame
Abwehrzentrum gegen
Rechtsextremismus“
(GAR) ihre Ermittlungen
nach rechtsorientierten
Menschen verstärken
und prioritär nach Untergetauchten Rechtsextremisten fahnden.
Hem Almanya, hem Türkiye‘deki
hukuki işlemlerinize bakmaktayız!
Rechtsanwalt Serdal Altuntaş
Rechtsanwalt Dr. Temel Nal
Rechtsanwalt Dr. Onur Sertkol (Fachanwalt für Arbeitsrecht)
Rechtsanwalt Özgür Aktaş (Fachanwalt für Familienrecht)
Avukat Pınar Dirim (Türk Hukuku Avukatı)
Sanas_Rechtsanwalte_148_66.indd 1
piyasa
03 / 04 / 05 2013
www.sanas-legal.de
Goethestraße 17, 80336 München
Tel.: +49 (0)89 / 189 313 40
26.02.13 12:52
9
News
Gedenkort für NSU-Opfer
Mit vier Menschenrechtsbäumen und einer Informationstafel erinnert die
Stadt Nürnberg an die Opfer der NSU-Terrorzelle.
Oberbürgermeister Dr. Ulrich Maly hat am 21. März
2013, in Anwesenheit von Angehörigen der drei
Nürnberger Opfer Enver Şimşek, Abdurrahim Özüdoğru und İsmail Yaşar den Gedenk- und Mahnort
am Kartäusertor, Ausgang der Straße der Menschenrechte, der Öffentlichkeit übergeben. Rund 400
Nürnbergerinnen und Nürnberger brachten bei der
Veranstaltung am Internationalen Tag gegen Rassismus ihre Trauer um die Opfer und ihre Solidarität mit
deren Angehörigen zum Ausdruck.
„Im Bewusstsein, dass keine Geste der Erinnerung
den erlittenen Verlust und den Schmerz der Familien wird heilen können, aber in der Hoffnung und
dem festen Willen, die schrecklichen Ereignisse
als Auftrag für die Zukunft zu begreifen, wünsche
ich mir, dass viele Menschen an den vier Bäumen
für die Menschenrechte innehalten mögen und ihre
Botschaft in ihr tägliches Handeln einschließen“,
sagte Oberbürgermeister Dr. Ulrich Maly bei der
offiziellen Gedenkveranstaltung der Stadt. Er zeigte
sich beschämt, dass die schändlichen Taten nicht
10
verhindert werden konnten, dass die Ermittlungsbehörden erst nach Jahren den Mördern auf die Spur
kamen und dass Opfer wie Angehörige jahrelang
fälschlicherweise kriminalisiert wurden.
Die Informationstafel am Gedenk- und Mahnort trägt
die gemeinsam abgefasste Erklärung aller sieben
von der Neonazi-Mordserie der Jahre 2000 bis 2007
betroffenen Städte sowie eine Information zum Konzept der Menschenrechtsbäume.
Unmittelbar neben der Tafel wurden vier Gingkos für
die Menschenrechte gepflanzt. In Nürnberg symbolisieren seit 2007 überall im Stadtgebiet „Bäume für
die Menschenrechte“ die Verpflichtung der Gesellschaft zu einem friedlichen, respektvollen und
an den Menschenrechten orientierten Miteinander.
Gegenwärtig sind es 67 Bäume. Auf diese Weise
soll die Botschaft der 30 Artikel der Allgemeinen
Erklärung der Menschenrechte in der ganzen Stadt
Wurzeln schlagen.
Darüber hinaus haben die Stadt Nürnberg, der
Freistaat Bayern und die Stadt München einen
03 / 04 / 05 2013
piyasa
News
interkulturellen Jugendpreis ins Leben gerufen, der
im Namen und zum Gedenken an die Opfer verliehen werden wird. Dieser wird mit insgesamt 10 000
Euro dotiert sein und soll vorbildliche Jugendprojekte
auszeichnen, die den interkulturellen Dialog und das
respektvolle Miteinander von Kindern und Jugendlichen fördern. Die erste Preisverleihung ist am 21.
März 2014 geplant. „Es muss unser aller Aufgabe
sein, eine Wiederholung solch unfassbarer Taten
zu verhindern und jegliche Form von Extremismus
bereits im Keim zu ersticken. Hierzu brauchen wir
ein breites gesellschaftliches Engagement“, erklärte
Bayerns Innenminister Joachim Herrmann. Gerade junge Menschen trügen dabei eine besondere
Verantwortung, weshalb der Freistaat sehr gerne den
Vorschlag der Stadt aufgegriffen habe, solch einen
Preis auszuloben.
Auch bei den Überlegungen für einen Gedenkort
im Sinne einer angemessenen Kombination aus
Erinnerung und Mahnung für die Zukunft hatte die
Stadt Nürnberg von Anfang an den Dialog mit den
Opferfamilien gesucht und eine breite Diskussion mit
der Zivilgesellschaft geführt. „Mit Gedenkstätten sollen nicht Steine, sondern die Köpfe und Herzen der
Vorübergehenden bewegt werden. Und das kann
v.l.: Semiya Şimşek, OB Ulrich Maly,
Generalkonsulin Öztürk-Çil,
Innenminister Joachim Herrmann
piyasa
03 / 04 / 05 2013
mit diesem Ensemble, den vier Gingko-Bäumen,
der Stele mit den Namen der zehn Ermordeten
und einer Verurteilung der menschenverachtenden
Taten der Neonazi-Verbrecher in der unmittelbaren
Nähe zu den Säulen der Menschenrechte geschehen“, betonte Michael Helmbrecht, Vorsitzender der
Allianz gegen Rechtsextremismus in der Metropolregion Nürnberg. Auch die Generalkonsulin der
Republik Türkei, Ece Öztürk-Cil, erklärte: „Diese
Gedenkstätte soll ein Ort des Mitfühlens und des
Erinnerns sein. Wir brauchen gesellschaftliche Abwehrmechanismen, damit solche Taten nie wieder
passieren können. Nur eine starke Zivilgesellschaft
kann Extremismus entschieden bekämpfen“.
Im April 2012 haben die Städte Nürnberg, Hamburg,
München, Rostock, Dortmund, Kassel und Heilbronn folgende gemeinsame Erklärung abgegeben:
„Neonazistische Verbrecher haben zwischen
2000 und 2007 zehn Menschen in sieben deutschen Städten ermordet: Neun Mitbürger, die mit
ihren Familien in Deutschland eine neue Heimat
fanden, und eine Polizistin. Wir sind bestürzt
und beschämt, dass diese terroristischen
Gewalttaten über Jahre nicht als das erkannt
wurden, was sie waren: Morde aus Menschenverachtung. Wir sagen: Nie wieder!
Wir trauern um
Enver Şimşek, 11. September 2000, Nürnberg
Abdurrahim Özüdoğru, 13. Juni 2001, Nürnberg
Süleyman Taşköprü, 27. Juni 2001, Hamburg
Habil Kılıç, 29. August 2001, München
Mehmet Turgut, 25. Februar 2004, Rostock
İsmail Yaşar, 5. Juni 2005, Nürnberg
Theodoros Boulgarides, 15. Juni 2005, München
Mehmet Kubaşık, 4. April 2006, Dortmund
Halit Yozgat, 6. April 2006, Kassel
Michèle Kiesewetter, 25. April 2007, Heilbronn“
11
News
Das neue Wahlsystem
in Deutschland
12
bedeutet für den Wahlgänger,
dass er zwei Stimmen zu
vergeben hat. 299 Abgeordnete
werden nach Kreisvorschlägen in
den Wahlkreisen und die übrigen
299 nach Landeswahlvorschlägen
gewählt.
Die Erststimme gilt den
Direktmandaten. Durch diese
werden die 299 Abgeordneten
direkt in den Wahlkreisen
gewählt- relative Mehrheitswahl.
Diese Kandidaten können einer
Partei angehören oder parteilos
sein. Derjenige ist gewählt, der
die meisten Stimmen erhalten
hat. Durch dieses System wird
gewährleistet, dass alle Regionen
in Deutschland im Bundestag
vertreten sind. Die Erststimme
hat mit dem Größenverhältnis der
Parteien im Bundestag nichts zu
tun.
Jeder Wähler stimmt mit
seiner Zweitstimme für die
Landesliste einer Partei, somit
werden die übrigen 299 Sitze
vergeben. Diese entscheidet
Aslı Saygı
über die Mehrheitsverhältnisse
im BundestagsVerhältniswahlsystem. In
den Bundestag ziehen
diejenigen Parteien ein, die
die Fünf-Prozent-Klausel der
Zweitstimmen erreichen oder
mind. drei Direktmandate in
den Wahlkreisen gewinnen
(Grundmandatsklausel).
Ansonsten verfallen deren
Zweitstimmen. Die Partei mit den
meisten Mandaten hat das Recht
die Regierung bilden zu können
und seinen Kanzler zu ernennen.
Aufgrund der Möglichkeit, in den
Wahlkreisen Personen direkt
wählen zu können, erhalten die
Wähler im Verhältniswahlsystem
einen Einfluss auf die personelle
Zusammensetzung des
Parlaments. Daher spricht man
auch von einer personalisierten
Verhältniswahl. Durch dieses
System soll gewährleistet werden,
dass jeder Wählerwille in der
Volksvertretung widergespiegelt
wird. Bei einem reinen
Mehrheitswahlrecht wäre dies
nicht gewährleistet, da hierbei
das Ziel auf Entstehung klarer
Mehrheitsverhältnisse liegt.
Außerdem kann jeder Wähler
selber entscheiden, ob er
„Stimmensplitting“ macht oder
seine Stimmen dem Kandidaten
und der Liste der gleichen Partei
gibt.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Fotos: Medyatik, Cembazer-photography
„Der Stimmzettel ist stärker als
die Kugel“ – besser als dieses
Zitat von Abraham Lincoln kann
man die Bedeutsamkeit der
Wahl nicht erklären. Es sollte für
jeden Bürger eine moralische
Verpflichtung sein zur Wahl zu
gehen, denn die Geschichte
zeigt, dass es ein Glück für uns
ist unsere Meinung kundgeben
zu können und zu erkennen, wie
signifikant unsere Stimme auf
dem Stimmzettel sein kann.
Die Wahl zum 18. Deutschen
Bundestag findet am 22.
September 2013 statt.
Dieser besteht regulär aus
598 Abgeordneten ohne die
Überhangmandate. Sie werden in
allgemeiner, unmittelbarer, freier,
gleicher und geheimer Wahl von
den wahlberechtigten Deutschen
gewählt. In Deutschland wird nach
dem Prinzip der personalisierten
Verhältniswahl gewählt – zwei
Wahlsysteme werden miteinander
verbunden, die Verhältniswahl und
die relative Mehrheitswahl. Dies
News
Seit Febr.2013 hat Deutschland
ein neues Wahlrecht für die
Bundestagswahl 2013- das
Verfahren der Sitzzuteilung wurde
geändert. Diese Änderung war
notwendig, da das BVerfG die
durchgesetzte Wahlrechtsreform
2011 für verfassungswidrig erklärt
hatte. Es wurde bemängelt,
dass diese Reform den Effekt
des negativen Stimmgewichts
nicht beseitigt und die Regelung
der Überhangmandate
den Grundcharakter der
Verhältniswahl aufhebt. Außerdem
besteht ein verfassungsrechtliches
Problem für das Wahlrecht der
Auslandsdeutsche. Das bisherige
Wahlrecht verstoße gegen
die Grundsätze der Gleichheit
und Unmittelbarkeit der Wahl.
Das neue Wahlrecht beinhaltet
Ausgleichsmandate, so dass
abhängig nach verschiedenen
Wahlausgängen, die Zahl der
Parlamentssitze bis zu 700
steigen kann.
Wie erfolgt die Auszählung der
Stimmen?
Nach der Wahl werden alle
Zweitstimmen zusammengezählt,
die eine Partei über Landeslisten
erhalten hat. Nach dem SainteLaguë/ Schepers- Verfahren
wird berechnet, wie viele
Mandate jede Partei nach ihrem
Zweitstimmenanteil im jeweiligen
Bundesland erhält. Danach wird
errechnet, wie viele Mandate
jede Partei im Bundestag erhält.
Abgezogen von dieser Summe
werden die Direktmandate. Die
verbleibenden Sitze werden mit
Listenkandidaten besetzt. Dabei
gilt, wer oben auf der Liste steht,
kommt eher dran. Wie schon
oben erwähnt, werden dabei nur
Parteien berücksichtigt, die die
Fünf-Prozent-Klausel und die
Grundmandatsklausel einhalten
konnten. Es tritt auch der Fall auf,
dass die Partei mehr
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Direktmandate gewonnen
hat, als die ihr nach dem
Zweitstimmenergebnis
zustehen. Diese Mandate
heißen „Überhangmandate“. Die
Anzahl der Abgeordneten nimmt
um die Überhangmandate zu,
auch nach der neuen Reform.
Da das Problem besteht,
dass die Überhangmandate
das Zweitstimmenergebnis
verfälschen könnten, erfolgt ein
weiterer Schritt. Eine Ergänzung
um Ausgleichsmandate findet
statt. Die Überhangmandate
werden durch Ausgleichsmandate
ausgeglichen, damit das
Größenverhältnis der Parteien
nach dem Zweitstimmenergebnis
gewahrt bleibt. Das heißt, auf
Bundesebene wird die Zahl der
zu verteilenden Gesamtsitze bis
zu dem Punkt erhöht, ab dem
alle Parteien über so viele Sitze
verfügen, wie es Ihnen nach den
Zweitstimmen zustehen. Vorteil
der neuen Regelung ist, dass
das Größenverhältnis zueinander
erhalten bleibt, wenn auch eine
Partei überdurchschnittlich viele
Überhangmandate gewonnen
hat. Der Nachteil jedoch ist,
dass der Bundestag nach dieser
Wahl deutlich größer wird. Wenn
2009 nach dem neuen Wahlrecht
gewählt worden wäre, hätte der
Bundestag 648 Abgeordnete
gehabt, anstatt aktuell 620.
Aufgrund der Aktualität haben wir
in dieser Ausgabe das Wahlrecht
in Deutschland mit seiner neuen
Regelung aufgegriffen. Kein/e
Wahlberechtigte/r ist gezwungen
das Wahlergebnis zu errechnen,
aber jeder kann zur Wahlurne
schreiten. Zum Schluss, möchte
ich die Worte von Günter Grass in
Erinnerung bringen- „ Es ist ein
Glück wählen zu dürfen. Das
ist der Besitz: eine Stimme. Sie
fällt ins Gewicht und beweist,
dass ich lebe.“
Beispiel:
Bundesweit hat Partei X 200
Sitze und Partei Y 100 Sitze
nach Zweitstimmen errungen.
Partei X hat zusätzlich 20
Überhangmandate. Um das
Größenverhältnis zu wahren,
wird die Zahl der Sitze im
Bundestag so lang erhöht,
bis Partei Y im Vergleich zur
Partei X wieder die Hälfte der
Mandate hat. Somit wäre das
Ergebnis, dass Partei X 220
Sitze und Partei Y auf 110
Sitze kommen.
- über 250 verschiedene
Wahlverfahren weltweit
- Grundtypen: Mehrheitswahl
und Verhältniswahl
- Unterschiede bei der
Wandlung von Stimmen in
Mandate
- Zusammensetzung
eines Parlaments je
nach Wahlsystem immer
unterschiedlich
- in parlamentarischen
Demokratien bestimmt
das Wahlsystem, wer die
Regierung stellen kann
- Unmittelbarkeit zwischen
Ausgestaltung des
Wahlsystems und Machtfrage
13
Column
Interkultureller Jugendpreis
in Gedenken an bayerische
NSU-Mordopfer
Drei Menschen sind in Nürnberg den Morden der
Gruppe „Nationalsozialistischer Untergrund“
(NSU) zum Opfer gefallen: Enver Şimşek,
Abdurrahim Özüdoğru und Ismail Yaşar. Zwei
weitere Menschen, Habil Kιlιç und Theodoros
Boulgarides, wurden in München ermordet. Sie
wurden Opfer aus einem einzigen Tatmotiv heraus:
menschenverachtendem Rassismus. Diese
Verbrechen haben uns schockiert. Wir fragen uns,
warum sie nicht verhindert werden konnten. Das
Versagen unserer Sicherheitsbehörden hat das
Grundvertrauen vieler Menschen in den
Rechtsstaat erschüttert. Dieses Grundvertrauen ist
für eine freie, plurale Gesellschaft aber fundamental. Es ist eine gesamtgesellschaftliche Aufgabe,
dieses verlorengegangene Vertrauen wieder herzustellen.
Dazu kann jeder von uns einen Beitrag leisten. Wir
alle müssen uns für ein respektvolles und solidarisches Miteinander einsetzen. Wir müssen sehr
wachsam sein gegenüber allen Formen von
Ausgrenzung, Menschenfeindlichkeit und
Verächtlichmachung – sowohl in der großen Politik
als auch im privaten Umfeld. Ausländerfeindlichkeit
ist leider ein Alltagsphänomen: bei scheinbaren
Kleinigkeiten, einem schnell dahingesagten rassistischen Spruch, über Zugewanderte und
Flüchtlinge, über Menschen anderen Aussehens
oder Glaubens.
Die pauschalen Zuschreibungen des vermeintlichen „Andersseins“, des „Wir“ und „Die“ und die
damit verbundenen Abwertungen der Anderen
beginnen oftmals im Elternhaus, in der Schule,
innerhalb von Gruppen Gleichaltriger. Frühzeitige
Begegnungen von Kindern und Jugendlichen unterschiedlicher Herkunft sowie gemeinsame
Aktivitäten und Projekte fördern die Verständigung
und den Abbau von Vorurteilen und Stereotypen.
Die Entwicklung gemeinsamer Interessen, die
Selbstverständlichkeit des alltäglichen
Miteinanders, die Wertschätzung von
Gemeinsamkeiten und der produktive Umgang mit
Unterschieden sind elementare Bausteine einer
Kultur der wechselseitigen Anerkennung.
Rechtsextremen und menschenfeindlichen
14
Argumentationen wird damit der Nährboden entzogen.
Um die Bedeutung solcher Begegnungen zu betonen und diese öffentlich zu würdigen und zur
Nachahmung anzuregen, rufen das Bayerische
Innenministerium und die beiden Städte Nürnberg
und München einen interkulturellen Jugendpreis
ins Leben. Er soll ein deutliches Zeichen gegen
Diskriminierung und Intoleranz und für den interkulturellen Dialog und das respektvolle Miteinander
von Kindern und Jugendlichen setzen.
Ausgezeichnet werden können Projekte von
Jugendlichen und jungen Erwachsenen unter 25
Jahren, die sich in besonderer Weise für die
Begegnung und den Dialog zwischen Menschen
ihrer Altersgruppe mit unterschiedlichen Wurzeln
einsetzen. Das können Aktive eines Sportvereins
oder einer Musikband sein, Mitglieder einer
Schülermitverantwortung oder eine
Nachbarschaftsinitiative. Das Projekt muss eine
nennenswerte Anzahl von jungen Menschen unterschiedlicher ethnischer Herkunft erreichen und
eine Vorbildfunktion für andere Gruppen und
gesellschaftliche Bereiche haben. Die Verleihung
der mit 5 000, 3 000 und 1 000 Euro dotierten
Preise wird ab 2014 jährlich am 21. März erfolgen,
dem Internationalen Tag gegen Rassismus.
Informationen über den Interkulturellen
Jugendpreis veröffentlicht die Stadt Nürnberg im
Internet unter www.menschenrechte.nuernberg.de.
Schauen Sie mal rein!
Oberbürgermeister der Stadt Nürnberg
Dr. Ulrich Maly
03 / 04 / 05 2013
piyasa
piyasa
03 / 04 / 05 2013
15
Nürnberg
Bakan Söder: “NSU‘dan dolayı
utanıyoruz ve özür diliyoruz“
D.I.T.I.B. Nürnberg tarafından üçüncü kez
düzenlenen kültür şöleni bir çok Alman ve Türk resmi
davetlinin katılımı ile gerçekleşti. Başta Bavyera
Maliye Bakanı Dr. Markus Söder
(CSU), Muavin Konsolos Mustafa
Uludüz, Michael Frieser, Dagmar
Wöhrl, Helga Schmitt-Bussinger
olmak üzere çok sayıda federal
ve eyalet milletvekilleri ve dernek
temsilcileri katıldı.
D.I.T.I.B. Nürnberg Başkanı Yusuf
Erdem tarafından yapılan açılış
konuşmasında, “NSU katillerinin
hak ettiği cezaya çarptırılmalarını
bekliyor ve yetkili mahkemeden bu
vahim olayı acilen ve sonuna kadar
aydınlatılmasını istiyoruz.” dedi.
Şölene Dr. Markus Söder‘ in aşırı
sağcı NSU teröristlerle ilgili sözleri
damgasını vurdu. Söder, „NSU katillerinin yıllarca
güvenlik ve iç istihbarat kurumlarımız tarafından
bulunamaması ve açığa çıkarılamaması bizler için
utanç vericidir. Bavyera hükümet üyesi olarak bu
vahim durumdan dolayı özür diliyorum. Bu ülkeye ve
eyalete ait olmayan biri varsa, oda aşırı sağcılardır“,
dedi.
Şölende söz alan CSU Uyum Kurulu
Başkanı ve CSU Bölge Yönetim
Kurulu Üyesi İsmail Akpınar, CSU
Bölge Başkanı Söder‘ in şölendeki
önemli açıklamasını şu şekilde
değerlendirdi, „CSU siyasetçilerinin
şölene katılımları ve samimi
tavırları beni çok etkiledi. Ayrıca
yaptıkları önemli açıklamalarla
vatandaşlarımızın ilgi odağı oldular.
Bölge Başkanımız Dr. Markus
Söder geçen yıl ‘İslam, Bavyera‘nın
bir parcasıdır’ açıklaması ile
D.İ.T.İ.B. Nürnberg Şölenine
damgasını vurmuştu. Bu yıl, NSU
olayında güvenlik güçleri ve iç
istihbarat tarafından yapılan hatalardan dolayı özür
dilemesi, vatandaşlarımızda olumlu yankı buldu.
Organizasyonda emeği geçen bütün arkadaşları
partim ve şahsım adına tebrik ediyorum.“
Engelliler derneği gezi düzenledi
birlikte geleneksel hale gelen üç günlük gezisini bu
yıl Dresden şehrine yaptιlar. 42 kişinin bulunduğu
kafiledeki Türk, Alman ve Iraklı misafirler, Dresden‘de
şehir turunun yanı sıra, müze ve sarayları ziyaret etti.
Foto Markus Söder: Andre Freud
Nürnrberg Türk – Alman Engelliler Derneği’nin bu
yılki ziyareti Dresden kenti oldu. Nürnberg kentinde
25 yιldan bu yana faaliyet gösteren, kısa adı TİM olan
Türk - Alman Engelliler Derneği, üye ve dostlarιyla
16
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Nürnberg
“Türkçe Almanya için
bir kazançtır“
Nürnberg‘de göçmen dernekleri
tarafından „Çok Dillilik“ konferansı
düzenlendi. Villa Leon‘da yapılan
konferansa, Nürnberg Türkiye
Cumhuriyeti Başkonsolosluğu
Eğitim yetkilisi Sibel Güney ve
bölgenin etkin Türk siyasetçisi,
CSU Uyum Kurulu Başkanı İsmail
Akpınar da katıldı. Konferansın
açılış konuşmalarını ise sırasıyla
Nürnberg Rus - Alman Derneği
Başkanı Irina Fixel, Nürnberg
Uyum Kurulu Başkanı Diana
Liberova, Nürnberg Kültür Dairesi
Müdürü Jürgen Markwirth ve
CDU/CSU Federal Meclisi Uyum
Sorumlusu Michael Frieser
yaptılar. Bilimsel konuşmacı
olarak ise kürsüye Regensburg
Üniversitesi’nden Prof. Dr. Rupert
Hochholz çıktı.
Uzmanlar konferansta yaptıkları
konuşmalarda, çok dilliliğin
Almanya için bir kazanç olduğunu
ve Almanya ekonomisini dünya
çapında güçlendireceğini
belirttiler. Ayrıca anadilini iyi
öğrenen çocukların ve gençlerin,
Almancayı daha iyi öğrendikleri ve
bu çocukların ve gençlerin
motivasyonlarının tek dillilere göre
piyasa
03 / 04 / 05 2013
daha yüksek olduğu vurgulandı.
Bunun için “Almanya ‘çok
dilliliğe’ daha önem vermeli ve
gerekli eğitimsel altyapıyı burada
yaşayan göçmenlere, özelikle
de Türk ve Ruslara sunmalıdır”
diyen uzmanlar, Alman resmi
makamlarına yönelik çağrıda
bulundu.
Konferansa CSU Uyum Kurulu
Başkanı olarak katılan ve
organizasyona destek veren İsmail
Akpınar şu açıklamalarda bulundu,
„Biz yıllardır muhataplarımıza
söylüyoruz, ‘Anadili Türkçeyi bilen
Almancayı da daha iyi öğrenir.
Türkçe Almanya için bir kazançtır.’
diye. Bunun şimdi bu konferansta
da uzmanlar tarafından tekrar
teyit edilmesi bizim bu konuda
verdiğimiz zorlu mücadeleyi
güçlendirecektir. Türkçemizi ve
genel olarak kültürümüzü burada
korumak ve çocuklarımıza iyi bir
şekilde öğretmek için hepimize,
resmi Türk makamlarına, sivil
kuruluşlarımıza, siyasetçilerimize
ve velilerimize önemli görevler
düşmektedir. Bu konuda sadece
birlikte hareket edersek başarılı
oluruz diye düşünüyorum.“
TIAD’da
felsefe
akşamı
Avrupa Metropol Bölgesi Nürnberg Türk – Alman İşadamları
Derneği’nin (TİAD) ikincisini
düzenlediği felsefe akşamı,
Nürnberg’de gerçekleşti.
Yaşam felsefesi konusunda bir
konferans veren Berlinli Dr.Ufuk
Yaltıraklı, “Kendi yaşamımızı
sorgulamak yerine başkalarınınkini sorguluyoruz.” dedi.
Edebiyatçı Fikri Karakuş’un,
Yaltıraklı için yazdığı hicvi
okunmasının ardından söz alan
Dr. Ufuk Yaltıraklı konuşmasına, “Yaşam felsefesi dilimizden
düşmüyor, ama önce bunun iyi
bilinmesi gerekiyor. Bilgi önce
aileden ve okuldan, sonra hayatın içinden öğrenilir.” diyerek
devam etti. Davetlilerin ilgi ile
dinlediği Dr. Yaltıraklı, ‘yaşam
kılavuzuna önem verilmesi gerektiğine’ işaret ederek, ‘ruhun
iniş çıkışlarından uzak durulması gerektiğinin’ altını çizdi.
17
Nürnberg
şkanı Maly
Belediye ba
Adil Kaya
Festivalin onur konukları sevilen sanatçılar
Hannelore Elsner ve Türkan Şoray
Soğuk filmiyle perdelerini açan festivalde film sonrası
yönetmen Uğur Yücel ve oyuncular filmle ilgili
soruları yanıtladı.
Festivalin ardından
Nürnberg‘de gerçekleşen 18. Türkiye
Almanya Film Festivali muhteşem
bir törenle sona erdi. Türkan Şoray
ve Hannelore Elsner‘in onur konuğu
olduğu festivalde Karadeniz rock grubu
Marsis şahane bir konser verdi. Nuri
Bilge Ceylan‘ın ‚Bir Zamanlar / Turkey
Cinemaskope‘ adlı fotoğraf sergisi de
festivale eşlik etti. Zengin programıyla
on gün boyunca devam eden festivalin
sonunda çeşitli dallarda film ödülleri
dağıtıldı. Ödül detayları için: fftd.net
SPD Mögeldorf
teşkilatı başkanı Arif
Taşdelen,
başkonsolos Öztürk
Çil ve yönetmen
Michael Verhoeven
lilere Yardım
rg‘deki Enge
rkcell, Nürnbe
ek film bileti
Tu
er
de
tir
al
ge
iv
st
ya
Fe
ubünü birara
Kl
ar
iler Müdürü
nl
şk
dı
İli
l
Ka
sa
m
Derneği ve
Europe Kuru
ll
ce
i desteklirk
ey
Tu
oj
ti.
pr
k
hediye et
.‘
olarak bir ço
si
le
ai
l
el
im
kc
e za atarız
ur
güzel projeler
Değer Akal ‘T
ada bölgee birlikte de
rd
şm
ile
nu
i
lk
ko
ı
Be
ığ
yoruz.
Çil yapt
belirtti.
solos Öztürk
r duyduğunu
dedi. Başkon
alarıyla guru
m
lış
ça
n
dı
sindeki ka
18
Hükümet Kadın
filimiyle festivale
katılan Sermiyan
Midyat ve festival
yöneticilerinden
Ayten Akyıldız
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Nürnberg
Festivalin açılış konserinde Karadeniz
rock grubu Marsis‘e Cahit Berkay ve
Derya Petek eşlik etti.
Festivalin sa
dık destekçi
leri
Dr. İsmail Ba
loğlu ve eşi
Gabrielle Ba
loğlu
Festivalde Can Dündar’ın
hazırladığı Delikanlım- İyi
Bak Yıldızlara” adlı belgeseli de gösterildi.
Sonrasında ise Can
Dündar izleyicilerin belgesel ve dönemle ilgili
sorularını yanıtladı.
Zeki Demirkubuz da
festival konukları
arasındaydı
Haar CoCCon
sCHöne Haare sCHöne Haut
Pflege & Behandlung von Wimpernextensions
weiter Informationen unter:
www.haarcoccon.de
Inh. Serpil Atli, Bayerstr. 8, 80335 München
: HaarCoccon
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Tel.: 089 - 14 61 62
19
© hrt-agency.com
Damit Sie möglichst lange viel Freunde an Ihren
Wimpernextensions haben ist es ratsam, folgende Tipps
zu befolgen:
In den ersten 12 -24 Stunden nach der Behandlung achten Sie
bitte darauf, dass die abalico Wimpernextensions nicht mit
Wasser oder Pflegeprodukten in Berührung kommen.
Verwenden Sie grundsätzlich kosmetische Produkte, die Glykol,
organische Lösungsmittel oder Harnstoffe beinhalten.
Bei richtiger Handhabung und Pflege bleiben die
Wimpernextensions bis zum natürlichen Ausfallen der eigenen
Wimpern.
Nürnberg
CSU Uyum Heyeti
Meşale Okulunu‘nu ziyaret etti
Nürnberg – Fürth – Schwabach,
Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi
(CSU) Uyum Kurulu, İsmail
Akpınar başkanlığında, Nürnberg
Meşale Derneği’ne bağlı Özel
Meslek Lisesi ve çocuk yuvasını
ziyaret ettiler.
CSU heyetinde bulunan CSU
Nürnberg Belediye Başkan adayı
Sebastian Brehm, CSU Federal
Milletvekili Dagmar Wöhrl, CSU
Nürnberg Nord Eyalet Meclisi
adayı Michael Brückner ve
CSU Belediye Meclis üyesi Max
Höffkes ilk kez ziyaret ettikleri
okulu beğendiklerini söylediler.
Özel okullardaki eğitim düzeyine
dikkat çeken partililer, bunun
devlet okullarına örnek olacağını
söylediler.
600’ün üstünde üyesi bulunan
Meşale Derneği yetkilileri Erdal
Eroğlu, Ender Ses ve Orhan
Ayhan, dernekleri tarafından
işletilen Çocuk Yuvası, Özel
Meslek Lise ve Dershane ile ilgili
bilgi vererek, eğitim komplekslerini
gezdirdiler. Bu görüşmelerde
Meşale Derneği’nin Nürnberg‘de
yeni yapılacak Çocuk Yuvası
projesi de tanıtıldı. Brehm,
özel okulların başarılı bir eğitim
için önemli olduğunu ve devlet
okullarının da eğitim düzeyinin
yükselmesi için iyi bir örnek teşkil
ettiklerini bildirdi.
Foto: Meşale Derneğinden Erdal
Eroğlu,Ender Ses, CSU heyetinden
İsmail Akpınar,Dağmar Wöhrl,
Michael Brückner,Sebastian Brehm
ve Max Höffkes (soldan sağa)
okulları ile ilgili bilgi verdiler
Yuva çocukları belediyeyi ziyaret etti
Nürnberg’deki anaokullarında
Türk çocukları ile gönüllü
olarak ilgilenen Nurten Küz,
12`si Türk, 14 çocukla birlikte
Nürnberg Belediyesi Meclis
Üyesi ve Bavyera Parlamentosu
adayı Arif Taşdelen’i ziyaret
ederek onun rehberliğinde tarihi
belediye binasını gezdiler. Çeşitli
birimlerin çalışmalarını yakından
gözlemleyen çocuklar, daha
sonra 2. Belediye Başkanı Horst
Förther`i makamında ziyaret
ettiler. Misafir çocuklar, sordukları
soruları, kendilerinin anlayacağı
bir dille cevaplayan belediye
yetkilileri sayesinde yararlı bir
gezi geçirdiler.
20
Nurten Küz (solda) minikler ile birlikte Nürnberg Belediyesini
ziyaret ederek, Meclis Üyesi Arif Taşdelen’den (ortada) bilgi aldılar.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Nürnberg
Beşiktaş – Erlangen
kardeşliğinin 10. yılı kutlandı
Erlangen ile Beşiktaş’ın
kardeş şehir oluşunun
10. yılı nedeniyle
Almanya’ya gelen
Beşiktaş Belediyesi
heyeti ile gazeteciler,
ziyaretlerinin 3. gününde
Erlangen Belediyesi’nde
yapılan basın toplantısı
ve kokteyle katıldılar.
Beşiktaş Belediye
Başkanı İsmail Ünal,
CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu’nun
çağrısı üzerine
Ankara’ya gittiği için
yerine yardımcısı
Osman Yenen vekalet
etti.
Basın toplantısında
Beşiktaş ile Erlangen
belediyelerinin bütçeleri
irdelendi. Erlangen
bütçesinin 330 milyon
euro, Beşiktaş’ın ise 125
milyon Türk lirası olduğu
belirtildi.
Andrea Kaiser’in Türkçe
ve Almanca selamlama
konuşmasının ardından
Erlangen Belediye
Başkanı Dr. Sigefried
Balleis, “10. yıl
nedeniyle büyük gurur
duyduğunu, bu sürede
epey tecrübelerinin
olduğunu, karşılıklı
olarak üç okulu
kardeş ilan ettiklerini”
anımsatan Balleis,
ziyaretlerin sevindirici
olduğunu belirtti.
Beşiktaş Belediyesi
Başkan Yardımcısı
Osman Yenen de,
“İsmail Ünal’ın
selamlarını ilettiğini,
10.yıl nedeniyle aynı
duygu ve düşünceleri
paylaştıklarını”
vurguladı.
Gilbert Yammine ve
Rainer Glas’ın kanun ve
gitarla yaptığı müziğin
ardından kokteyl verildi.
Nürnberg‘de...
PiYASA-Magazin
PiYASAMagazin
PIYASA_Nürnberg_148x66.indd
1
piyasa
03 / 04 / 05 2013
12.03.13 05:02
21
Carreer
“Kultur weckt Talente“
Projekt zur beruflichen Orientierung
Jugendliche an Kultur heranführen und sie dadurch
bei der Persönlichkeitsentwicklung und bei der
beruflichen Orientierung unterstützen -Das ist das
Ziel des Projekts „Kultur weckt Talente“, an dem in
diesem Jahr 140 Schülerinnen und Schüler von acht
Nürnberger Mittelschulen teilgenommen haben. Bei
der Abschlussveranstaltung in der IHK Nürnberg für
Mittelfranken zeigten die Schüler der 7. Klassen in
kleinen Aufführungen, was sie gelernt haben, zudem
erhielten sie ihre IHK-Abschlusszertifikate. Die IHK
organisiert das Projekt, welches bereits zum zweiten
Mal angeboten wurde, gemeinsam mit dem Kunstund Kulturpädagogischen Zentrum der
22
Museen in Nürnberg (KPZ) und dem Staatlichen
Schulamt der Stadt Nürnberg. Sechs Workshops
zu folgenden künstlerischen Bereichen standen in
einem Zeitraum von einem halben Jahr auf dem
Programm: Musik, Bildende Kunst (Bildbetrachtung,
Medienkompetenz), Theater (Körpersprache,
Rhetorik), Tanz und Literatur (kreatives Schreiben,
Ausdrucksstärke). Dabei erfuhren die Schüler
mehr über ihre eigenen Stärken und konnten sich
in für sie meist völlig neuen Bereichen erproben.
Diese Erfahrungen werden nun in weiteren drei
Projekttagen aufgegriffen, die zu Beginn des
kommenden Schuljahres stattfinden werden.
Dabei wird den Schülern vermittelt, wie sie die
neu gewonnenen Erkenntnisse über die eigenen
Stärken für die berufliche Orientierung nutzen und
im Berufsleben einbringen können. Eine Schülerin
fasste ihre Erfahrungen aus dem Projekt treffend
zusammen: „Zu Beginn hatte ich schon etwas
Angst, mich einzubringen und mich zu blamieren.
Im Laufe der Zeit habe ich aber gemerkt, dass ich
ja vieles ganz gut kann, und es hat Riesenspaß
gemacht.“ Das bestätigte auch IHK-Präsident
Dirk von Vopelius: „Kultur weckt Talente“ sei ein
Schlüsselprojekt der IHK, um Jugendlichen Mut zu
machen. „Kultur kann viel dazu beitragen, dass sie
ihre Perspektiven erkennen und erfolgreich ihre
Zukunft gestalten“, so von Vopelius.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Çocuğumuzun sağlıklı gelişimi
için oyun çok önemlidir
Oyun ve oyuncaklar, çocuğumuzun gelişimine ne gibi katkı sağlar?
• Çocuğumuz her bulabildiği fırsatta oyun oynayabilmelidir.
• Oyun oynamak çocuğumuzun hayal gücünü, becerisini ve sosyal
davranışını teşvik eder.
• Oyun oynamak çocuklarımızın kurallara uymak, rekabet etmek ve
sabırlı olmak gibi donanımlara sahip olmalarını sağlar; ileride okul ve
güncel hayatı kolaylaştırır.
Çocuklarımızın sadece yuvada veya okulda oyun oynamaları
»
Çocuklarımız hayatı
oyunlar sayesinde
öğrenirler.
«
Pınar Altuğ
yeterli midir?
• Yuva ya da okulda oynanan oyun yeterli değildir. Çünkü evdeki oyunla
çocuğumuzun öğreneceği ve kazanacağı özgüven çok önemlidir.
• Oyun, çocuğumuzu tanımak ve onunla ortak noktaları bulmak için
bir şanstır.
• Emrederek çocuğumuzu tanıyamayız. Oyun oynayarak çocuğumuzu
daha iyi tanıyabiliriz.
• Anne ve baba dili iyi konuşursa,
çocuk da iyi konuşur
• Çocuklarımızın eğitiminde ve
gelişiminde en önemli kişiler biz
anne ve babalarız
• Birlikte oyun oynamak, anne, baba, çocuk ilişkisini güçlendirir.
• Başarılı eğitimde zorlamanın yeri
yoktur
Oyuncak seçiminde nelere dikkat etmeliyiz?
• Biz anne ve babalar çocuğumuzun
medya kullanımını kontrol etmeliyiz
• Biz anne ve babalar çocuğumuza faydalı olan oyunları seçmeliyiz.
• Reklamlardaki oyuncaklar, daima en iyisi olmak zorunda değildir.
• Eğitim bilimcileri, pedagojik açıdan değerli olan oyunları tavsiye
ediyorlar.
beys.de 04/13
BAŞLIKLAR VE ÖNERİLER
• Çocuklarımızın özgüveni
donanımları sayesinde gelişir
• Okuma alışkanlığına sahip çocuklar
eğitimlerinde de başarılı olurlar
• Çocuklarımızın hayatında
doğa ve kültürel etkinlikler eksik
olmamalıdır
Bir eğitim kampanyası:
METROPOL FM
®
Çocuğumun eğitim ve gelişimini nasıl destekleyebilirim? Bu
ve buna benzer sorulara uzmanlarımızın verdiği yanıtlar ve
daha pek çok faydalı bilgi için internet sitemizi ziyaret edin.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
• Okulda başarılı olabilmeleri için
çocuklarımıza mutlaka kahvaltı
yaptırmalıyız
www.lernenmachtstark.de
www.ogrenmekgucverir.de
23
Carreer
Nürnberg
– Neues Flugziel von Pegasus
Nürnberg wird nach Berlin,
Köln, Düsseldorf, München und
Stuttgart in Kürze das sechste
innerdeutsche Flugziel von
Pegasus Airlines werden.
Die neue Flugstrecke nach
Nürnberg, die am 17. Juni zum
ersten Mal in Betrieb genommen
wird, bietet drei Tage die Woche
Verbindungen von Istanbul nach
Nürnberg und zurück an. Die
Flugtage sind Montag, Mittwoch
und Samstag (Hinflug), sowie
24
Dienstag, Donnerstag und
Sonntag (Rückflug).
Mit Beginn des Sommerflugplans
soll im Juli der Flugbetrieb
zwischen Izmir und Nürnberg
aufgenommen werden. Pegasus
bringt dann jeden Donnerstag
Gäste nach Nürnberg und jeden
Freitag zurück an den Adnan
Menderes Flughafen in Izmir.
Fluggäste aus Nürnberg können
über Istanbul weitere 27 Ziele
entdecken, 20 davon innerhalb
der Türkei (Adana, Ankara,
Antalya, Batman, Bodrum,
Dalaman, Diyarbakir, Elazig,
Erzincan, Gaziantep, Izmir,
Kayseri, Konya, Kütahya Zafer,
Malatya, Mus, Samsun, Sanliurfa,
Trabzon, Van), sowie sieben
internationale Flugziele (Belgrad,
Bologna, Bukarest, Nordzypern,
Pristina, Sarajevo, Skopje).
Innerhalb der vergangenen
sieben Jahre beförderte Pegasus
Airlines 2,7 Millionen Passagiere
nach Deutschland. Senior Vice
President, Commercial bei
Pegasus, Güliz Öztürk, erklärt
wie es dazu kam, nach Stuttgart
im Jahr 2006 auch Berlin, Köln,
Düsseldorf und München in das
Flugprogramm aufzunehmen:
„Bisher haben wir das ganze
Jahr über fünf innerdeutsche
Destinationen angeflogen. Mit
Beginn des Sommerflugplans
kamen Nürnberg, Zweibrücken
und Hannover dazu. Seit der
Inbetriebnahme der Flugstrecke
nach Deutschland, mit Stuttgart
als erstes deutsches Ziel im Jahr
2006, konnten wir 2,7 Millionen
Passagiere für uns gewinnen.
Ab Juni dieses Jahres werden
wir Nürnberg als Konstante
in unseren innerdeutschen
Flugplan aufnehmen und wird
dann ganzjährig vom Istanbuler
Flughafen Sabiha Gökçen
aus angeflogen. Dank der
nunmehr sechs innerdeutschen
Destinationen während der
Sommer- und Wintermonate
konnten wir optimale
Flugverbindungen zwischen den
beiden Ländern schaffen.“
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Girişimcilikte
Türk gençleri ve kadınlar
Gençler ve kadınlar girişimcilikte somut adımlar
atıyor. TAVAK Vakfı’nın yaptığı araştırmada 150.000
sınırına yaklaşan Türk girişimcinin Avrupa Birliği
sınırları içinde çalıştığı tespit edildi.
Artık AB ülkelerindeki Türk girişimcilerin yüzde
25’ini kadınlar oluşturuyor. Almanya’nın geneline
baktığımızda bu oranın yüzde 20’nin altında
olduğunu görüyoruz. Demek ki artık Avrupalı
Türk kadınları da erkeklere taş çıkartacak bir
girişimcilik sergiliyorlar. Sevindirici bir gelişme de
genç neslin büyük ölçüde girişimciliğe yönelmesi.
40 yaşın altındaki girişimcilerin oranı yüzde 60
sınırına yaklaşmış bulunuyor. Bu kişiler babalarının
branşlarını seçmemekte; seyahat acentesi, bakkal,
terzi veya restoran gibi meslekler yerine yeni
teknolojilere ağırlık vermekteler. Yeni teknolojide,
consulting firmalarında, etnik marketing konusunda
Türk kadınlarının ve Türk gençlerinin atılımları
büyük. Artık Avrupa’nın neresine giderseniz gidin bu
branşlarda kadınlarımızın ve gençlerimizin yer
PartnerTG 2013 168x105 01_MVG 07.05.13 12:02 Seite 1
aldığını görmekteyiz.
Birçok uzmana
göre bu ilerleme
4. ve 5. nesilde
daha da artacak.
Genç nesiller daha
bilinçli, araştırarak
yatırımlarını
yapmaktalar.
Gençler, feasibility
- study’ler yapımına
ağırlık verirken yer
ve yatırım alanı
seçiminde de ince eleyip sıkı dokuyor. Bu nedenle
önümüzdeki yıllarda Avrupalı Türklerin girişimcilik
macerasında iflaslar azalacak, yepyeni branşlara el
atılacaktır.
Melda Akyol
Ruhr Üniversitesi Bochum / TAVAK Vakfı
ale
Die ide hrkarte
t-Fa
Freizeiine Gruppen
für kle Familien .
und
10
6*
¤
0
—
Gültig für bis zu 5 Erwachsene oder 10 Kinder zwischen 6 und 14 Jahren. Beliebig oft an einem
ganzen Tag! Inklusive aller Nachtlinien bis 6 Uhr am nächsten Morgen. Gültig im MVV-Tarifgebiet.
piyasa 03 / 04 / 05 2013
www.mvg-mobil.de
25
* Preis für eine Partner-Tageskarte/Innenraum gemäß MVV-Gemeinschaftstarif /Stand: 09.12.2012
HOCH 3 . München | ® Pétrouche u.a. | 05-2013
Wir setzen alle auf eine Karte!
Partner-Tageskarte
AB
München
München ist bunt!
Bauma‘da bir ilk
Münih’te yapılan dünyanın en büyük inşaat
makineleri fuarı Bauma‘da bir ilk yaşandı. Bursalı
E-Mak şirketi tarafından en son teknoloji ile üretilen
dev asfalt tesisi siparişi veren Alman firmasına
26
teslim edildi. Teslim törenine katılan Ulaştırma
Bakanı Binali Yıldırım, „Komple Türkiye‘de üretilen
fabrika niteliğindeki bir tesisin ilk defa uluslararası
bir fuarda teslim edildiğini“ söyledi.
Türkiye‘den 60 TIR‘la getirilen dev boyutlu komple
asfalt üretim tesisi Almanya‘nın Hamburg kentinde
faaliyet gösteren AMW-HTV Grubu‘na satıldı.
Simge Şirketler Grubu‘nun Yönetim Kurulu
Başkanı Nezir Gencer, yaptığı konuşmada
Hamburglu firmayla 2010 yılındaki Bauma fuarında
tanıştıklarını, bugün de o günlerdeki görüşmelerin
meyvesini topladıklarını söyledi.
Anahtarı aldığında sevinç gözyaşları döken AMWHTV Grubu‘nun yöneticisi Peter Stamer ise, siparişi
üç yıl önce verilen tesisi özellikle enerji tasarrufu ve
çevre dostu olduğu için tercih ettiklerini vurguladı.
Stamer, Türkiye ziyaretlerinde kendilerine gösterilen
kolaylığa ayrıca teşekkür etti.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Text: Görkem Sahin, Foto: Tuba Türker
Im Rahmen der Aktion „Wir stehen auf! – Gegen
Rassismus und Menschenfeindlichkeit“ organisierte
der Verein „München ist bunt!“ die Kundgebung
am Marienplatz, an der über 1000 Menschen
teilgenommen haben. Das Publikum konnte sich auf
zahlreiche Auftritte, u. a. von Alt-Oberbürgermeister
und Ehrenbürger Münchens Georg Kronawitter, Dr.
Barbara Kittelberger (Stadtdekanin), Erzpriester des
Ökumenischen Patriarchats Apostolos Malamoussis und
Imam Benjamin Idriz freuen. Auch die Politik kam nicht
zu kurz.
An der Veranstaltung nahmen viele Stadträte und
Landtagsabgeordnete aller demokratischen Parteien teil.
In der Eröffnungsrede wies der Vorsitzende des Vereins
auf den alltäglichen Rassismus hin, dem sich viele
Menschen heute noch ausgesetzt sehen.
„Gerade die Schlagzeilen der letzten Tage zeigen
nur all zu deutlich, wie Rassismus und Diskriminierung
auch heute noch in unserer Gesellschaft vorkommen.
Und das ganz offen und unverhohlen. Deshalb zeigen
wir Ihnen heute mit unserem bunten Programm ohne
dabei den Zeigefinger zu erheben, wie man ihn dennoch
erkennt und entgegentritt“. In seinem Redebeitrag
wies Dr. Hans-Jochen Vogel auf die historische
Verantwortung der Münchnerinnen und Münchner hin„Nicht weit von hier nahm Hitlers Aufstieg seinen Anfang
und die Demokratie ihr Ende.
“ Vogel beendete seine bewegende und
aufrüttelnde Rede mit der Lehre, die aus dieser
Schreckensherrschaft gezogen werden müsse mit dem
Zuruf: „Nie wieder!“
München
Christian Ude Plümürlülerle buluştu
Münih Anakent Belediye
Başkanı Christian Ude, Münih
Alevi Toplumu derneğinde
gerçekleştirilen toplantıya katıldı.
“Manevi hemşehrilerim ile biraraya
gelmekten mutluluk duyuyorum”
diyen Ude, önümüzdeki yıl
yapılacak olan seçimler sırasında
izleyeceği politikalar hakkında bilgi
verirken, özellikle Bavyera eğitim
sistemini eleştirdi.
“Eğitim sisteminde değişmesi
gereken bir çok nokta var.
Oldukça karmaşık ve öğrenciler
için ağır şartlar içeriyor” diyen
Ude, müslüman çocukları
için din dersinin verilmesi
gerektiğini de söyledi. Alevilik
konusuna da değinen Ude, “Alevi
vatandaşlarımız hala inançlarını
özgürce yaşayamıyorlar. Bu
konuda da çalışmalar yapılmalı”
şeklinde konuştu.
Başkan Ude, konuşmasında çifte
vatandaşlığa değindi: “Burada
doğmuş ve büyümüş, eğitimini
burada almış gençlere, Alman
mı Türk mü olmak istiyorsun diye
soruyorlar. Bunu soracağınıza her
iki vatandaşlığı da versenize. O
gençleri niye bu haktan yoksun
tutuyorsunuz?” diye sordu.
Dernek yetkilileri tarafından
yapılan açıklamalarda, Bavyera
bölge temsilciliği olarak 18
Alevi kültür merkezi ile birlikte
40 bini aşkın Alevi vatandaşın,
gelecek yıl yapılacak seçimlerde
oy kullanarak, adayların
destekleneceği belirtildi.
Toplantıya SPD Rosenheim
bölgesinden federal meclis
adayı Abuzer Erdoğan, Yeşiller
Augsburg bölgesinden Eyalet
Meclisi adayı Cemal Bozoğlu, yine
Augsburg bölgesinden Hüseyin
Yalçın ile SPD eyalet meclisi adayı
Dr. Elif Cındık’ın yanı sıra, Münih
Alevi Toplumu Başkanı Hüseyin
Çelik ve Bavyera Genel Sekreteri
Üzeyir Bingöl ile yöneticiler de
katıldı.
Coşkulu kutlama
Münih Postpalast‘ta gerçekleşen 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Atatürk‘ü Anma
Gençlik ve Spor Bayramı bir arada kutlandı.
T. C. Münih Başkonsolosluğu‘nun desteği ile Münih
Okul Aile Birliği tarafından düzenlenen kutlamaya
çok sayıda konuk katıldı.
İstiklal Marşı ve Alman Milli Marşı’nın okunmasının
ardından T.C. Münih Eğitim Ataşesi Vekili H.
Selçuk Eke ve Münih Türk Okul Aile Birliği Derneği
Başkanı Nilgün İzmirli birer konuşma yaptı.
Oldukça renkli geçen etkinliğin sunumunu
öğretmenler Zeynep Küçük ve Dilek Deniz yaptı.
Çocuk koroları, şiirler, müzik dintetisi ve halk
oyunları gruplarının gösterileri büyük ilgi topladı.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
27
München
Okul Aile Birliği 10. yılını kutladı
Münih Türk Okul Aile Birliği’nin 10. Yıl balosu ve
eğitim gönüllüleri tanışma ve dayanışma gecesi
Marriott Hotel’de düzenlendi.
Dernek başkanı Nilgün İzmirli yaptığı açılış
konuşmasında ‚bu gece üyelerimiz ve eğitim
gönüllüleriyle bir arada olmaktan büyük mutluluk
duyuyoruz’ dedi. Derneğin kuruluşu ve amaçları
hakkında bilgi veren İzmirli ‚öncelikli amacımız
güzel Türkçemizi çocuklarımıza
aktarabilmek. Bunun için
gönüllülük prensibiyle hareket
edip yeni yönetim kurulu olarak
elimizden geleni yapacağız dedi.
Bu konuda bize destek veren
herkese sonsuz teşekkürler’
şeklinde konuştu.
Geceye katılan FDP Bavyera grup
başkan yardımcısı ve eğitim sözcüsü Renate Will ve
Bavyera Eyalet Parlamento’su FDP milletvekili adayı
Mahmut Türker de birer konuşma yaptılar.
Çok sayıda dernek temsilcisinin de bulunduğu
gecede sevilen ses sanatçısı Yıldırım Bekçi müthiş
bir müzik şöleni sundu.
Misafirler gece boyunca Mesut Somalı ve Grup Star
eşliğinde geç saatlere kadar eğlendiler.
Münih Türk Okul Aile Birliği yönetim
kurulu şu isimlerden oluşuyor: Nilgün
İzmirli ( Başkan), Sebile Tabak
(Başkan yardımcısı), Bülent Teberikler
(Yazman), Nurten Aslan ( Sayman),
Şaban Taşan (Üye), Halil İzmirli(Üye),
Zeynep Tabak(Üye)
Yedek üyeler: Hüseyin Delemen,
Onur Aslan
“Almanya ne zaman ısınacak?“
Almanya genelinde geçtiğimiz 40 yılın en sert ve uzun geçen kışının ardından sabırsızlıkla ilkbaharı
bekleyenlerin hayal kırıklığı sürüyor. Alman meteoroloji dairesinin yaptığı açıklamaya göre, Almanya’da,
İskandinavya üzerinden gelen soğuk hava dalgası devam edecek. Münih‘te, Türk esnafları soğuk ve yağışlı
hava nedeniyle işlerinin çok düştüğünü belirterek dert yandılar.
‚İlk kez bu mevsimde böyle bir soğuk gördüm‘
Münih’in şehir merkezinde
perdecilik yapan Meliha
Perde isimli firmanın
sahibi Mustafa Akdağ,
“13 yıldır bu sokakta
esnaflık yapıyorum ve ilk
defa böylesine bir Mayıs
ayında kötü hava şartları
yaşıyorum. Bu müşteri
oranımızı da önemli ölçüde
düşürüyor.” dedi.
28
‚32 yıldır ilk defa bu mevsimde donuyorum‘
Babadan kalma Wamaeksportmağazası işleten
Gül Uğur “Münih’te doğup
büyüdüm. 32 yıldır bu
mevsimde ilk kez bu kadar
uzun yağmurlu, rüzgarlı ve
soğuk bir hava yaşıyorum.
İster istemez insanlarda
psikolojik etki yapıyor ve
moral bozulmasına sebep
oluyor” diyerek dert yandı.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
München
Konserlere çelik
yelekle çıkıyorum
Münih Belediye Sarayı‘nda
düzenlenen “Nazi şiddetine karşı
ne yapmalı?” konulu açık oturuma
katılan ünlü rock sanatçısı Peter
Maffay, Almanya‘daki aşırı sağcı
ve neonazi tehlikesine karşı tutum
aldığı için tehdit altında olduğunu
söyledi. Maffay “Uzun zamandır
konserlere çelik yelekle çıkmak
zorundayım. NSU cinayetleri ile
ülkenin geldiği durum çok vahim”
dedi.
Sözlerine, “Bu akşam yelek
taşımıyorum, fakat güvenlik
birimlerinin talimatıyla konser
alanlarına çelik yelek giyerek
gidiyorum.” diye devam eden
ünlü sanatçı: “Salt farklı kültürden
oldukları için insan canına kıyan
ırkçı birinin ne kadar sinsi ve
zalim olduğunu düşündükçe
öfkelenmeden edemiyorum.
Benim mücadele aracım müzik.
Müzikle insanların kalbine ve
beynine hitap etmek mümkün.
Fakat ırkçılar bunu bile kötüye
kullanıyor. Yapacak çok işimiz
var.” diye konuştu.
Panelin diğer konuşmacılarından
Bayern Münih Futbol Kulübü
Başkanı Uli Hoeness de,
“Aldıkları önlemler sayesinde
Bayern Münih taraftarlarını aşırı
sağcı eğilimlerden uzak tutmaya
çalıştıklarını, maçlara almamaya
özen gösterdiklerini” söyledi.
Münih Belediye Başkanı Christian Ude‘nin (SPD) açılış konuşmasını
yaptığı panele ayrıca müdahil avukatlardan Mehmet Gürcan
Daimagüler, yazar Hatice Akyün, neonazi uzmanı Bernd Wagner,
tiyatro yönetmeni Christian Stückl ile sunucu Uli Jörges katıldı.
Her yöne
90 dakika
İstanbul Meydan Sahnesi, “Her
Yöne 90 Dakika” oyunuyla
çıktığı Almanya turnesini Münih
gösterisiyle kapattı.
Seyfi Şahin‘in yazdığı, Ahmet
Saraçoğlu‘nun yönettiği ve ünlü
oyuncular Ahmet Çevik, Deniz
Oral, Tuğba Ersöz, Seval Ovalı
ile Veysel Diker tarafından
sahnelenen komedi salondaki
izleyicilere çok keyifli dakikalar
geçirdi. Televizyondaki izdivaç
programları üzerinden insanımızı
piyasa
03 / 04 / 05 2013
da hicveden oyun, aynı zamanda
politik göndermelerde de
bulundu. Milbertshofen Kültür
Merkezi‘ndeki oyundan sonra
grubun Danimarka‘ya geçeceği
belirtildi.
29
München
Münih böylesini
yaşamadı
Dertlerini Django Asül
ile unuttular
Dünyaca ünlü iki müzik starı Bon Jovi ile Pink,
Münih Olimpiyat Köyü’nde aynı gün sahneye
çıktı. Bon Jovi stadyumda 62 bin kişi toplarken,
havalarda uçan Pink‘i kapalı salonda 12 bin hayran
kitlesi izledi.
Biletleri çok önceden tükenen konserde yaşlı genç
tüm hayranlarına muhteşem bir nostalji yaşatan
Bon Jovi, alerjik rahatsızlık nedeniyle yarıda
kesmek zorunda kaldığı Sofya konserinden sonra
adeta gönül aldı.
Bon Jovi, artık sportif
müsabakalar yapılmayan
olimpiyat köyünün
stadyumunda rock
rüzgarı estirirken, diğer
bir Amerikan ünlüsü,
örümcek ağlarıyla kapalı
yan salonda akrobatik
numaralar eşliğinde
müthiş bir konser verdi.
Django Asül mahlasıyla Almanya‘nın sayılı güldürü
ustaları arasında yer alan Uğur Bağışlayıcı,
çoğunlukla Bavyeralı politikacıların katıldığı
‚Maibockanstich‘ isimli bira şenliğinde fırtınalar estirdi.
Münih’teki ünlü bira evi Hofbraeuhaus‘ta düzenlenen
geleneksel bira şenliğinde, gündemdeki her konuya
sözünü esirgemeden gönderme yapan Django Asül,
özellikle kıyak maaş olayı nedeniyle istifa etmek
zorunda kalan CSU Meclis Grup Başkanı Georg
Schmid için söylediği, “Fazla
dert etmeyin, kendisine
Münih‘te hemen iş verecek
birçok futbol kulübü bulunur”
demesi kahkaha tufanına
neden oldu. Güldürü
ustasının, aynı zamanda
muhalefete de yüklendiği
geceyi Bavyera Televizyon
Kanalı BR tarafından canlı
olarak yayımlandı.
Münih‘te...
PiYASA-Magazin
PiYASAMagazin
30
PIYASA_Münih_148x66.indd 1
05:04
piyasa
02.06.13
03 / 04 / 05 2013
München
Merhaba Restaurant
J ede n
F
tag
rei
& S a m s t a g L i ve
m
Pariser Str. 9
81669 München
Tel: 089-448 70 67
us
M i tt w
oc h
Fis
ch
ta
g
ik
Montag Ruhetag!
Dienstag - Donnerstag
17:00 bis 01:00
www.merhaba-taverne.de
Freitag & Samstag
17:00 bis 03:00
Reservierungen erwünscht
Sonntag 17:00 bis 01:00
piyasa
03 / 04 / 05 2013
31
People
“Frauen in der Türkei – Im Griff
der Gewalt und Gegenwehr“
Der Türkische Volksverein e. V. München, nahm
sich auch in diesem Jahr den 8. März, Internationalen Frauentag zum Anlass, um auf die
Sorgen und Stellung der Frauen in der türkischen
Gesellschaft aufmerksam zu machen.
Zu dieser Thematik wurde im EineWeltHaus eine
Podiumsdiskussion mit Vorträgen von Dr. Fulya
Kip Barnard, Dr. med Elif Duygu Cindik Herbrüggen und Aylin Nazliaka, Abgeordnete der CHP,
abgehalten.
Eingeleitet wurde der Abend mit einem musikalischen Auftritt von Tekin Turan und seinen
Freunden Erhan und Hayrani, die das Publikum
mit ihrem vielseitigen Reperoire an türkischer
Volksmusik begeisterten.
Während der gesamten
Veranstaltung wurde mit
einem Podest aus Bildern
und Blumen den verstorbenen Frauen, Türkan
Saylan, Autorin, MediziGörkem Şahi
n
nerin und Vorsitzende,
sowie Gründerin des
türkeiweiten Vereins CYDD, und Prof. Dr. Türkel
Minibas gedacht.
Im Interview mit Piyasa beantwortet die Abgeordnete der türkischen Partei CHP, Aylin Nazliaka
Fragen zum Thema Gleichberechtigung von
Frauen in der heutigen Gesellschaft:
Fotos: Medyatik und Cembazer-photography
Anschließend eröffnete Necip Sahin, Vorsitzender des Türkischen Volksvereins, die
Gesprächsrunde mit einer Rede über die unermessliche Wichtigkeit der Stellung von Frauen
in einer modernen Gesellschaft. Er widmete den
zahlreich erschienenen Zuhöhrern das Gedicht
„Kadin“ (Eine Frau) von
Nazim Hikmet, um der
gleichgesinnten Stellung
von Frau und Mann einen
Ausdruck zu verleihen.
32
03 / 04 / 05 2013
piyasa
People
Warum sinkt in der türkischen
Gesellschaft die Gleichberechtigung zwischen Frauen und
Männern?
Tatsächlich ist es der Fall, dass
die Türkei von einem Präsidenten
regiert wird, der nicht an die Gleichberechtigung zwischen Frauen und
Männern glaubt. Diese Denkweise
wird leider auf die Politik reflektiert
und führt dazu, dass die Bevölkerung
sich dem annimmt.
Was tut die CHP, um dieser Ungleichheit entgegenzuwirken?
Die CHP ist eine moderne und weltoffene
Partei, die als erste Partei in der Türkei
Frauen das Wahlrecht gewährt hat. Sie
hat folglich die Basis für eine Gleichberechtigung in der Türkei geschaffen.
Wie so oft werden die Frauen auch
von der aktuellen Regierung als Mittel
genutzt, um von ihrer korrupten Politik
abzulenken.
Was würden Sie Frauen raten,
die wegen ihrem Geschlecht im
Geschäftsleben gemobbt werden?
Aus eigener Erfahrung kann ich Frauen
raten, sich durch derartige Sprüche nicht
verunsichern zu lassen. Es zeigt lediglich,
Informationen
zur Person
Aylin Coşkunoğlu Nazlıaka (geb. 3. Dezember
1968) ist eine türkische Unternehmerin und
Politikerin der Republikanischen Volkspartei
(CHP), sowie ein Mitglied der EU-Kommission.
Sie wurde in Ankara geboren und absolvierte
ihr Studium der Wirtschaftswissenschaften
an der Technischen Universität des mittleren
Ostens. Ihre Karriere begann bei der Koç Holding. Im Alter von 24 Jahren gründete sie
ihr eigenes Unternehmen
und wurde zu einer der führenden Namen im
Bereich der Personalwirtschaft in der Türkei.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
dass sich diese Person an einer höheren Position
sieht als eine Frau. Dies ist eine Denkweise, die
weder demokratisch noch akzeptabel ist!
Was können Frauen tun, um der
häuslichen Gewalt zu entkommen?
In der Türkei gibt es bereits zahlreiche
Unterkünfte für Frauen, die von ihren
gewalttätigen Ehemännern entkommen wollen. Leider ist die Anzahl der
Frauen, die durch häusliche Gewalt,
um ihr Leben kommen sehr hoch,
sodass es meistens schon zu spät
ist.
Was würden Sie sich für die Frauen in der Türkei wünschen?
Ich denke, dass jede Frau, ob in
der Türkei oder in einem anderen Land eine grundlegende
Bildung verdient, um ihr Leben
eigenständig zu gestalten. Die
Realität sieht leider so aus, dass
Frauen aufgrund fehlender Bildung finanziell abhängig von ihren
Ehemännern sind. Aufgrund dieser wirtschaftlichen Abhängigkeit
sehen sie keine Chancen sich
gegen häusliche Gewalt zu wehren.
Ich würde mir für jede Frau eine soziale
Grundlage von der Regierung wünschen,
die diese Frauen unterstützt.
Sie war außerdem in zivilen Organisationen,
wie Peryön oder dem privaten Arbeitsvermittlerverband, als Gründungs- bzw. Vorstandsmitglied oder Mitglied im Beirat tätig. Sie
wurde mit zahlreichen Preisen ausgezeichnet,
u. a. von ODTÜ als „Geschäftsfrau des Jahres
33
Istanbul
Tek lisans 2 diploma
Köln ve İstanbul Kemerburgaz Üniversiteleri
işbirliğiyle hayata geçirilen ‘Çift Diplomalı Hukuk
Lisans Programı’nın tanıtımı yapıldı.
Dışişleri ve Avrupa Birliği Bakanlıklarının desteğini
alan çift diplomalı eğitim programının tanıtım
töreninde Egemen Bağış’ın yanı sıra Yükseköğretim
Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, İstanbul
Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yıldırım
Üçtuğ, Köln Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Martin Henssler ve Dışişleri Bakanlığı
İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Dönmez de
yer aldı. Almanya’nın en köklü eğitim kurumu Köln
Üniversitesi’yle Türkiye’de ilk kez çift diplomalı hukuk
eğitimini hayata geçiren İstanbul Kemerburgaz
Üniversitesi’nin tanıtım töreninde konuşmacılara
teşekkür plaketi de taktim edildi.
Tanıtım töreninde „AB Müzakereleri ve Türkiye‘nin
Reform Süreci“ başlıklı bir konferans veren AB
Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, „Bu,
aslında Türkiye‘nin özgürlüklere açılan yeni
kapılarından biri olarak değerlendirilmeli. Çünkü
hukukun üstünlüğü, Türkiye‘de bireysel özgürlüklerin
gelişmesi adına, Türkiye‘nin AB reform sürecinin
toplumun tamamına yayılması adına önemli bir
34
hadisedir“ diye konuştu.
Temmuz 2012’de Yükseköğretim Kurumu (YÖK)
tarafından onaylanan ve Almanya’da Akreditasyon
Kurumu’ndan akredite edilen, ‘Çift Diplomalı TürkAlman Hukuk Lisans Programı’ ile öğrenciler, ilk
iki yılını Köln Üniversitesi’nde, son iki yılını da
Alman öğrenciler ile birlikte İstanbul Kemerburgaz
Üniversitesi’nde tamamlayacaklar.
Programı başarı ile tamamlayan öğrenciler, İstanbul
Kemerburgaz Üniversitesi’nden “Hukuk Lisans”
derecesi ve Köln Üniversitesi’nden “Bachelor of
Laws” (LLB.) derecesini almaya hak kazanacak.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Istanbul
20 yıl aradan sonra yeniden
Türkiye’de kitabevi tarihi bir anlamda Akademi
Kitabevi tarihidir. Aziz Nesin’in, Emil Galip
Sandalcı’nın, Vedat Türkali’nin, Demirtaş Ceyhun
gibi ünlü ustaların uğrak yeri, kitaplarını raflardan
aldığınızda, yazarıyla göz göze gelinen yerdir
Akademi Kitabevi… Ahmet Altan’ın, Murathan
Mungan’ın, İnci Aral’ın ilk yapıtlarını Türk okuruyla
tanıştıran Akademi Edebiyat Ödülleri de, Akademi
Kitabevi tarafından yaşama geçirilmiştir…
1971 yılında Nişantaşı’nda Hadi Olca tarafından
kurulan ve kısa zaman içinde edebiyat, sanat ve
aydınların buluşma yeri olan Akademi Kitabevi, 20
yılın ardından yeniden kapılarını açıyor.
27 Nisan 2013, Cumartesi günü itibariyle, Kadıköy
Sakız Sokak’ta, 300 metrekarelik mekânda
edebiyatseverlerle buluşacak olan Akademi Kitabevi,
Hadi Olca’nın oğlu Muzaffer Olca ile yazar Özcan
Sapan tarafından işletilecek.
Mekanın giriş kısmı kitapçı ve kafe; alt katı ise
aynı anda 25 kişiye inceleme-araştırma yapma
imkanı veren kütüphane, kapalı kafe bölümü ile
mini bir bahçeden oluşuyor. Haftanın 7 günü, saat
09.00 akşam 22.00’ye kadar kitapseverlerin uğrak
yeri olmaya aday Akademi Kitabevi’nin kafesi,
sıcacık ortamında okurlara kitap eşliğinde içeceğini
yudumlama, sınırlı ama lezzetli mutfağından açlığını
yatıştırma imkânı sunuyor.
Akademi Kitabevi’nde açılış sonrası imza günleri,
söyleşiler, atölye çalışmaları gibi edebiyat ve
sanatseverler için kaçırılmaması gereken etkinlikler
düzenlenecek.
Yeni Akademi Kitabevi, İstanbul’un Anadolu
yakasında, yoğun insan hareketi olan Kadıköy Çarşı
Merkezi ile Bahariye Caddesi arasında, nispeten
daha çok merkezde yaşayan ya da Kadıköy’de
zaman geçirmeyi bilenlerin dolaştığı bir bölgede,
Caferağa Kapalı Spor Salonu Karşısında, Şifa
Hastanesi’nin karşı çaprazında yer alıyor.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Akademi Ödülleri yeniden verilmeye başlanacak
Akademi Kitabevi, Türkiye’de kitabevi anlayışını
değiştirmiş, tarihe tanıklık edecek yeni bir sayfa
açmıştı. Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri ise
şiir, hikâye, roman, deneme-inceleme-eleştiri-gezi
ve çocuk edebiyatı dallarında yayımlanmış ya da
yayıma hazırlanmış ilk yapıtların daha geniş kitlelere
ulaşmasını, sahiplerinin Türkiye’de, hatta bazılarının
dünya çapında ün kazanmasını sağlamıştı.
Yeniden eski parlak günlerine dönmek için bu kez
Kadıköy’de hizmete açılan Akademi Kitabevi, kısa
bir süre içinde Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri’ni
de yeniden yaşama geçirmeyi planlıyor. Akademi
Kitabevi Edebiyat Ödülleri ile genç yazarların,
şairlerin ödüllendirilmesi ve Türk edebiyatının
zenginleştirilmesine katkıda bulunulmayı amaçlıyor.
* Akademi Hadi Olca tarafından 1971’de
Nişantaşı’nda kitabevi olarak açıldı, kısa zamanda
yazın, aydın ve sanat dünyamızın buluşma yeri
oldu.
* Akademi imza günü etkinliğiyle yazın dünyamızı
tanıştıran kitabevi oldu, tanıştırmakla kalmayıp
kesintisiz olarak 18 yıl sürdürdü.
* Akademi Kitabevi denince akla gelen, “ilk yapıt
için verilen Akademi Ödülleri”dir. Ödüller, roman,
öykü, şiir, deneme-inceleme, çocuk edebiyatı
dallarında 11 yıl sürdürülmüştür.
35
Istanbul
Benim Kanlıcam
Boğaz’ın, Anadolu yakasındaki şiirlere, şarkılara,
edebiyata ve filmlere konu olan bu güzel semti,
tarihsel dokusunu korumaya çalışıyor.
Yoğurduyla da ünlü olan Kanlıca, İstanbul elitinin
severek oturduğu, restoranlarında yemek yediği
ve yeşillikler arasında gezdiği bir semttir. Mihrabat
Korusu’ndan başlayarak Kanlıca’nın güzelliklerini
görmek mümkündür.
İsmi konusunda birçok rivayetler var. Bizans döneminde Glaros (Martı Kuşu) olarak isimlendirilen
Kanlıca, üzerine yazılan şiirler ve şarkıları ile de
ün kazanmıştır. Zeki Müren’in “Bir geceye bin
ömür verilir Kanlıca” şarkısı, Kanlıca’yı anlatanlar arasında en iyilerinden biridir.
“Bir geceye bin ömür verilir Kanlıca’da İstanbul’un
sırrına erilir Kanlıca’da Mehtap oynar su ile ışıklar
gelir dile Geçmiş sevdalar bile dirilir Kanlıca’da
İstanbul’un sırrına erilir Kanlıca’da.”
Kanlıca birçok ünlünün de mekanıdır. Sezen
Aksu’nun yalısının da bulunduğu Kanlıca’yı daha
iyi tanımak için Aksu’nun şarkısının sözlerine göz
atmakta yarar vardır.
“Uzanıp Kanlıca’nın orta yerinde bi taşa
Gözümün yaşını yüzdürdüm Hisar’a doğru
Yapacak hiçbir şey yok gitmek istedi gitti
Hem anlıyorum hem çok acı tek taraflı bitti
36
Bi lodos lazım şimdi
bana, bi kürek, bi
kayık
Zulada birkaç şişe
yakut yer gök
kırmızı
Söverim gelmişine
geçmişine ayıpsa
Faruk Şen
ayıp
Düşer üstüme akşamdan kalma sabah yıldızı”
Kanlıca son yıllarda İstanbul’daki gastronominin
de göz bebeği haline geldi. Kanlıca körfezinde
yer alan Lacivert restoran, İstanbul’da en iyi 5
restoran saymanız gerekirse ilk sıralarda yer
alır. Hüseyin Usta’nın balık çorbasının ve pazar
brunchlarının tadına doyum olmuyor.
12 yıldır faaliyet gösteren Lacivert’te, Suvla
şarapları ile enfes balık mönülerinden, kaza
kadar güzel bir ziyafet çekebilirsiniz.
Bunun dışında Kanlıca – Çubuklu arasında
Peyzaj restoran enfes manzarası ile sanatçı Sibel
Mirkelam’ı dinlerken levrek yemesine doyum
olmayacak bir mekan.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Istanbul
Peysaj’ın brunchı da çok meşhur.
Ayrıca Kanlıca’nın içinde de sayılı restoranlar yer
almaktadır. 2. Bahar restoran’ı tandırı ve pideleri
ile dört dörtlük bir mekandır. Sahibi Erdoğan Öztaş konukları
ile tek tek ilgilenmektedir.
İstanbul’da
güzel ve iyi
döner yemek
isteyenler
için tavsiye
edilecek diğer
bir mekanda
Kavacık’ta
Bayramoğlu
Dönercisi’dir.
Döner yemeye
İstanbul’un
birçok semtinden insanlar
buraya gelmektedir. Halim Aslan’ın dörtgen dönerine doyum
olmaz.
Soğuk atmosferine rağmen Hotel Agio Kanlıca’nın
bugünkü ihtiyarlarına eskiden ilkokul olarak
hizmet veriyordu. Hotel Agio, Kanlıca’daki tek otel
konumunu koruyor. 14 odası bulunan butik otelin
mutfağı da iyi.
Gelelim Kanlıca’nın ‘genç’ ihtiyarlarına.
Kanlıca’nın ihtiyarları bir bir hatırlar geçen sonbaharları Kanlıca dediğimiz zaman deniz trafiğine
de göz atmamızda büyük yarar vardır. Kanlıca ile
Emirgan arasında bağlantıyı kuran Cemil Topçu Darling adlı motoru ile aşıkları Emirgan’dan
Kanlıca’ya getirmekte ve Kanlıcalılar’ı da Avrupa
yakasında işlerine gitmek için karşı tarafa götürmektedir.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Cemil Topçu, “Darling” motoru ile Kanlıca
önlerinde.
Kanlıca’nın Yenileri de önemli. Son yıllarda bir
çok sanatçı, iş dünyasının önemli kişiler, basın
mensupları ve
bilim adamları
Kanlıca’da
yalılar başta
olmak üzere
bir çok yerleşim yerini eski
Kanlıca’lılardan almış bulunmaktadır.
Kanlıca’nın
eski yenilerinden Sezen
Aksu’nun
yanı sıra bir
çok ünlü artık
Kanlıca’da
oturmaktadır.
Kanlıca’ya mutlaka gitmeli. Genel olarak muhakkak bir hafta sonunu Kanlıca’da geçirin. Eğer
Avrupa yakasında oturuyorsanız, vapurla Kanlıca
iskelesine geldikten sonra iskelede yoğurdunuzu
yiyin. Öğle yemeğinizi
Bayramoğlu’nda tattıktan sonra Mihrabat
Korusu’nu dolaşın
ve Lacivert’te akşam
yemeğini yedikten
sonra motorla tekrar
karşıya geçin. Bir günlük macera ömrünüze
ömür katacaktır.
Kanlıca hayranı
yazarımız TAVAK
Başkanı Faruk Şen
37
Istanbul
DENİZ AKKAYA KENDİ TASARLADIĞI
KOLEKSİYONLA MODA DÜNYASINDA
Deniz Akkaya kendi markası Dasmine için hazırladığı zengin giyim koleksiyonuyla tekstil dünyasına bu kez de tasarımcı olarak imza atacak.
Kendi markası Dasmine için 50 parçalık yeni bir
koleksiyon hazırlayan Deniz Akkaya, yıllardır
moda dünyasında biriktirdiği tecrübelerini tüketicilerle paylaşacak. Deniz Akkaya’nın her zevke
hitap eden koleksiyonundaki kıyafetler, ipekli
kumaşlardan pamuklulara; günlük kullanımdan
gece şıklığına uzanan zengin bir çeşitliliğe sahip.
Dasmine markasının geniş ürün yelpazesindeki
her bir parça Deniz Akkaya’nın çarpıcı tarzını
günün modasına uygun bir stilde yansıtıyor.
Deniz Akkaya’nın yine kendine ait olan ayakkabı
markası Uzra ile şıklığı tamamlanan Dasmine
giyim koleksiyonundaki herşey 99 TL’nin altında
satışa sunuluyor. Bu şıklığın herkesin yararlanabileceği uygun bir fiyattan satışa sunulmasını
özellikle istediğini belirten Deniz Akkaya, podyumlarda fırtına gibi estiği dönemlerin tekrarını
bu kez de tasarımcı kimliğiyle yaşayacak.
Deniz Akkaya kendi markası Dasmine için son
günlerde adından sıkca söz ettiren fotoğrafçı
Julide Güngör’ün objektifine pozlar verdi.
Ünlü tasarımcı ayrıca Armağan Çağlayan’ın ortağı olduğu Tarihi Adana Kazancılar Kebapçısı’nın
Sortie’deki şubesinin tanıtımında da yer alacak.
PiYASA-Magazin
PiYASAMagazin
38
PIYASA_Istanbul_148x66.indd 1
04:59
piyasa
12.03.13
03 / 04 / 05 2013
Foto: Jülide Güngör
İstanbul‘da...
Istanbul
Mercedes Benz
Fashion Week
İstanbul
Hakan Akkaya
koleksiyonu
Mercedes’in Berlin Moda Haftası’ndan sonra
İstanbul Moda Haftası’na da sponsor olmasıyla
ismini değiştiren İstanbul Fashion Week renkli
geçti.
Yerli ve yabancı modacıların ilgi gösterdiği moda
haftasında yer alan isimlerden bazıları şöyle:
ADL Cengiz Abazoğlu, Argande, Asli Filinta, Asli
Güler, Atıl Kutoğlu, Ayhan Yetgin, Begüm Salihoğlu
Couture, Ece Gözen, Elif Cığızoğlu, Emre
Erdemoğlu, Gamze Saraçoğlu, Hakan Akkaya,
Janucha by Jale Hürdoğan, Kith &Kin, Lady Faith,
Mehtap Elaidi, Nazlı Bozdağ, Niyazi Erdoğan,
Özlem Kaya...
Foto: Mutlu Demirdelen
Tasarımcı
Niyazi Erdoğan
Tasarımcı
Tasarımcı
Nihan Buruk
Nihan
Buruk
piyasa
03 / 04 / 05 2013
39
Augsburg
Augsburg‘da
23 Nisan
Augsburg Türk Veliler Derneği e.V.’nın, Sporthalle
Augsburg’da gerçekleştirdiği 23 Nisan kutlamaları bu
yıl da coşkulu geçti.
15. kez kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve
Çocuk Bayramı renkli görüntülere sahne oldu.
Rengerank kostümlerle dans, şiir ve şarkı gösterileri
sunan çocuklar, adına yakışır bir bayram günü
yaşadılar. İki ülkenin okunan marşlarının ardından
dernek başkanları Fahrettin Tuncay ve Ufuk Sayın’ın
misafirleri selamlamaları ile başlayan törende,
Augsburg Belediye Başkanı Peter Grab da bir
konuşma yaparak çocukların bayramını kutladı.
Münih Başkonsolosluğu’ndan muavin konsolos
Arzu Işık Ellialtıoğlu da yaptığı konuşmada günün
anlamına vurgu yaptı. Ayrıca kutlamalara SPD
belediye meclisi üyesi Dr. Stefan Kiefer, Almanya
Meclis adayı Ulrike Bahr, Bavyera Meclis adayı
Cemal Bozoğlu, Uyum Meclisi ikinci başkanı Güler
Çubuk, DTA başkanı Mehmet Badan ile ikibine
yakın misafir katıldı. Rabia Özdemir’in coşku ile
sunduğu İstiklal Marşı şiirinin ardından, Siam
Derneği, Glühwürmchen, Alisha Dans Grubu, VTE
Folklor Ekibi, Aichach Türk Veliler Derneği Folklor
Ekibi, Centerville Okulu, Türkspor Augsburg,
Everbody Dance Now, TSC Dance Point, Athdeau
Folklor Ekibi ile Augsburg’lu öğrenciler, birbirinden
renkli gösterilerle devam etti. Düzenlenen resim
yarışmasında dereceye girenlere ödülleri takdim
edildiği etkinlik, tüm çocukların sahneye davet
edildiği ‘Gangnam Style’ dans yarışması ile sona
erdi.
40
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Augsburg
INA İle Gezi Keyfi
Interkulturelles Netz Altenhilfe - Yaşlılar için
kültürlerarası yardımlaşma ağı, geleneksel gezilerine
bir yenisini ekledi.
Daha önceki yıllarda Mainau Adası’na gezi ve
Kelheim’de tekne turu düzenleyen grup, bu yıl
Berchtesgaden’de bulunan tuz madeni ile Königssee
gölüne tur düzenledi. Yüzotuz kişilik kalabalık bir grup
ile gerçekleşen geziye genç, yaşlı bütün aileler katıldı.
İlk önce Berchtesgaden’de bulunan tuz madenine
inmek için özel kıyafetleri giyen davetliler ardından
ray sistemi ile madene indi. Madendeki gölde sunulan
ışık gösterisi sırasında sal ile karşı tarafa geçen kafile,
tuz madeni hakkında verilen bilgileri ilgi ile dinledi.
Bu gezinin ardından Königssee düzenlenen gemi
turuyla Augsburg’daki kötü havayı ardında bırakan
katılımcılar, güneşin tadını doyasıya çıkardılar.
Bartholomä Yarımadası’nda bulunan tarihi eserleri
gezen yolcular, doğanın güzelliğine hayran oldular. İki
otobüs ile gerçekleşen gezi sonrası katılımcılar güzel
bir gün geçirmenin keyfi ile Augsburg’a döndüler.
Veritas’tan ‘Semester
Openning Party’
Üniversite öğrencilerinin kurdukları Veritas,
semester başlangıcı nedeniyle Augsburg’da bir
eğlence düzenledi. Anatolya Sisha Lounge’de
düzenlenen eğlenceye çok sayıda üniversiteli
öğrenci katıldı. Coşkulu başlayan partide DJ Ufuk’un
çaldığı Türkçe pop ve yabancı şarkılarla eğlenen
gençler, oyun havaları
ve halaylarda ise
coştular. Bu arada
Anatolya Sisha
Lounge’in büyüsüne
kapılan misafirler,
nargilenin ve terasın
da keyfini çıkardılar.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
41
Fashion
B
lümchen
ikini
Tuba Türker
Bikini von
Fire + Ice
Bikini von
O’Neil
Bikini von
Pepe Jeans
Bikini von
Morgan KARA
Fotos: PR, Medyatik und Cembazer-photography
Romantische Blütenmeere oder
karibische Prints, diese Bikinis
sorgen für einen heißen Sommer.
Bikini von
Banana Moon
42
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Fashion
Blue Ocean
Badeshort von
Arthur
Badeshort von
Scotch Soda
Badeshort von
Farah Vintage
Der Hinkucker des Sommers
Blaue-Badeshorts. Ob einfarbig,
gestreift, mit oder ohne Prints,
Hauptsache blau.
Badeshort von
Faconnable
Badeshort von
Boss Black
piyasa
03 / 04 / 05 2013
43
SULTAN
DES MONATS
Demet
Kendini nasıl tanımlarsın?
Bazen hayat dolu, bazen içine kapanığım. İnsanlığı
severim. Genel anlamda sakinim fakat haksızlık
karşısında tepkimi sert gösterebilirim. Fırsat buldukça gezmeyi seven biriyim.
Senin icin hayatta neler önemli?
Benim icin hayatta en önemli şey öncelikle ailem
ve işimdir. Kendi çizmiş olduğum hayatım ve
arkadaşlarım da çok önemli.
Gelecek için planların neler?
Kendime ait bir iş kurmak istiyorum. Bu, şu an
çalışmakta olduğum spor salonu b-fit gibi bir salon
açmak olabilir. Yemek yapmayı çok sevdiğim için,
salata cafe tarzında bir yer de olabilir.
PiYASA dergisi hakkında ne düşünüyorsun?
Piyasa Dergisi, ailemin bir kısmı Almanya‘da
yaşadığı için orada olup biteni takip etme şansı
veriyor. Ayrıca dergideki yazı ve fotoğrafları çok
klas buluyorum. Sürekli takipteyim.
İsim: Demet Sarıkaya
Burç: Koç
Nerelisin: Erzincan
En sevdiğin yemek: Mantı
Müzik tarzın: Kulağa hoş gelen her tür müzik, özgün müzik
En sevdiğin mekan: Deniz kenarı
En sevdiğin modacı: Cengiz Abazoğlu
En son ne satın aldın: „Sana Soyundum“ adlı kitap
Idolün: Annem
44
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Fotos: MEDYAT!K
Kısaca
piyasa
03 / 04 / 05 2013
45
+++SULTANS+++SULTANS+
Gözümüze çarpan ve
resimlerini burada
yayýnlamaktan mutluluk
duyduklarýmýz...
Seher’in (soldan ikinci) doğum gününü kendi gibi şahane diğer bir kadının (sağda)
mekanında kutladık. Bakmayın fotoğrafın sadece güzellerden oluştuğuna, masanın diğer
yanı yakışıklı beylerle doluydu. İyi ki doğdun hemşehrum ve teşekkürler Hava!
Hurşit Saygı ve Sezgin. İki güzel insan ve
mükemmel bir dostluk. ‘Kıskanmayın ne
olur; çalışın, sizin de olur’
46
iler
gazetecisi Taner abimiz. Yanındak
Ortadaki yakışıklı Nürnberg’in hızlı
l
güze
kalan
en
alind
festiv
Film
Sinem.
de iki güzel Laz kızı; Sudenaz ve
raf.
fotoğ
bu
de
hatıralardan biri
03 / 04 / 05 2013
piyasa
+++SULTANS+++SULTANS+++SULTANS+++SULTANS+++
İstanbul’da canınız Karadeniz yemekleri çekerse Hayvore’ye
mutlaka uğramalısınız. Taksim Turnacıbaşı caddesindeki bu şirin
lokantada ev yapımı Karadeniz yemekleri sizi bekliyor.
Bu genç kardeşimiz Münih’in meşhur süpermarketi Verdi’de çalışıyor. Elimizde fotoğraf makinası
ve dergileri görünce `ben ne zaman dergiye
çıkacağım?’ diye sordu; ve burada!
Bu dört kafadar, başarıyla düzenled
ikleri Münih Okul Aile Birliği
balosunun ardından Palet’te güze
l bir brunchla yorgunluk attılar.
Tek şikayetleri o günden sonra Alma
nya’da güneşi görememiş
olmak.
Augsburglu Cumhur Uçaroğlu PiYASA dergisini Muhammet ve
Mustafa’yla incelerken görülüyor. Dergiyi çok beğendikleri için
gülümsüyor olabilirler; biraz evvel Seval Restaurant’ta yedikleri
leziz pidelerin mutluluğu da olabilir...
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Bu dünyalar tatlısı kadın Nevin Sayın. Hayatta
en güzel şeyin gülmek olduğunu biliyor ve bunun
kendisine çok yakıştığını. Doğum günü partisinde
de etrafına gülücükler saçtı. Hep gülsün ve hiç
nazar değmesin!
47
Trending
Evleniyor Musunuz?
Hayatınızın en önemli günü kusursuz olsun!
Bir çiftin ‚hastalıkta ve sağlıkta‘ birlikte olma kararını
eş ve dostlarıyla kutladıkları eğlencedir düğün. Ölüm
ayırana dek çıkılan bir yolculuktur. Bu yolculukta hep
yanınızda olması gereken tek şey ise sevgidir. En
zor döneminizde bile doğru yoldan sapmamanıza
yardımcı olacaktır...
Öncelikle; eğer böyle bir karar aldıysanız, tebrik
ederiz! Tadını çıkarın. Aceleye getirmeden, keyif
alarak hayatınızın en güzel gününü planlamaya
başlayın. Hayatınızın en önemli günü tabii ki
kusursuz olsun istersiniz. İyi bir organizasyonla bu
mümkün. Herşeyden önce panik yapmayın; listenizi
önünüze alın ve planlamaya başlayın.
Balayı:
Hazırlık dönemi ve
Arzu Mete
düğün günündeki
yorgunluğunuzu atmanız
ve hayatınızı tekrar
normale döndürmeniz için tatile ihtiyacınız olacak. Bir
an önce destinasyonu belirleyip erken rezervasyon
yaptırın. Stresli günlerinizde gideceğiniz yerin hayali
size güç verecektir...
Davetiye:
Bu konuda o kadar seçenek var ki, karar vermekte
zorlanabilirsiniz. Tasarımları erkenden incelemeye
başlayarak içinize sinen bir davetiye seçebilirsiniz.
Fotos: Medyatik und Cembazer-photography
Düğün mekanı:
Bu verilmesi gereken en önemli kararlardan
bir tanesi. Bunun kararını hangi mevsimde
evleneceğinize göre de verebilirsiniz. Yaz sezonunda
mekanların doluluk oranı daha fazladır, unutmayın.
Erken karar vermek faydalı olacaktır. Bunun için
profesyonel organizasyon şirketleriyle görüşmenizi
tavsiye ederiz. Siz ilk kez evleniyorsunuz belki
ama onlar sürekli düğün planlıyor. Size yeni fikirler
verebilir, imkanlar sunabilirler...
Gelinlik ve damatlık:
Bu özellikle kadınlar
için işin en zor kısmı
diyebiliriz.
İyi bir terzi bu konuda
size çok yardımcı
olacaktır. Sıkca provalar
yapmayı göze alın,
çünkü düğünde bütün
gözler üzerinizde olacak.
48
ANZ_Deko-Elegant.indd 1
03 / 04 / 05 2013
30.05.13 20:28
piyasa
Trending
Nikah şekeri:
Kolay olduğu sanıldığı için son ana bırakırsanız
kendinizi son anda strese sokma riski yaşarsınız.
Burada da yine en önemli şey; karar vermiş olmak.
Fotoğrafçı:
İyi fotoğrafçıların ajandaları hep doludur. En mutlu
gününüzün fotoğraflarını da yarı profesyonel birine
bırakmak istemezsiniz sanırım. En geç bu konuda
mutlaka tanıdıklarınızı devreye sokmalısınız. Bilinen,
tanıdık bir fotoğrafçının iyi fotoğraf çekeceğinden
emin olur, düğünde daha rahat poz verirsiniz.
Kuaför ve makyöz:
Burada denemek çok önemli. Mutlaka farklı
kuaförlerde saç ve makyaj denemesi yapın.
Güzelliğinizi şansa bırakmayın. Düğün çiçeğinizi de
unutmayın.
Düğün pastası:
İyi bir pasta ustası ne istediğinizi hemen anlar.
Tasarımı gönlünüze tadı damak zevkinize uygun
bir pasta olsun. Tabii düğünün genel konseptine de
uygun olmalı.
Düğün müziği:
Aman dikkat; kötü müzik en güzel düğünü
bile gölgeye düşürür. Gece boyunca aksaklık
yaşanmaması açısından teknik ekipmana da özen
gösterilmeli. İlk dans parçanızı seçerken de dikkatli
olun; müziğin melodisi kadar şarkının sözleri de
önemli.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Ev eşyaları:
Her ne kadar keyifli bir iş bile olsa son ana
bırakıldığında strese dönüşebilir. Eşyalarınızı rahat
rahat bakınarak, eğlenerek alın. Her kullandığınızda
gözünüzde mutlu hatıralar canlansın.
49
Trending
Münih‘te Lilium
Zuckerraum
Münih‘te Türklerin en yoğun olduğu caddelerden biri
olan Goethestr.‘ye yeni bir gelinlikçi açılıyor. Pascha
Juwelier‘in sahibi Ömer Kınacı iki yüz metrekarelik
bir alanda hizmet verecek olan mağazanın Eylül
ayında açılacağı müjdesini verdi.
Ildiko Sonnwald sahibi olduğu Zuckerraum adlı şirketi
ile 300 kişiye kadar olan tüm organizasyonlarınız için
size özel pasta ve tatlı hazırlıyor. Sonnwald ‚eğitimini
de aldığım bu işi yıllardır severek yapıyorum. Özel
günlerin pastası da özel olmalı‘ diyor.
Detaylı bilgi için: www.zuckerraum.de
Haar CoCCon
sCHöne Haare sCHöne Haut
HAARVERLÄNGERUNG
in ca. 2 Stunden mit WEAVE ON Technik
Ergebnis:
Technik:
weiter Informationen unter:
www.haarcoccon.de
50
: HaarCoccon
a
Inh. Serpil Atli, Bayerstr. 8, 80335 München
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Tel.: 089 - 14 61 62
MEDYAT!K
Haare mehrmals
verwendbar.
Trending
SmoS - Der schamanische Spiegel
Unter dem Label SmoS, entwirft Sedef Onar schamanische Spiegel als Schmuckstück. Die Idee zum
Design der schamanischen Spiegel begann damit,
erzählt die Designerin, als sie in ein neues Haus
einzog, aber vom Pech verfolgt wurde. Im Gespräch
mit einer Freundin wurde sie darauf aufmerksam
gemacht, dass sie einen Spiegel aufhängen sollte,
um die negativen Einflüsse aus ihrer Umgebung zu
unterbinden. Kurz darauf ging alles wieder bergauf,
so dass die Neugierde zum recherchieren erweckt
wurde. Begeistert von der Wirkung des schamanischen Spiegels, ließ sie sich ein Schmuckstück
mit einem Spiegel anfertigen. Die Resonanz von
Verwandten und Freunden war sehr groß.
Schamanismus ist einer der ältesten Lehren der
Menschheit, in dem das Zusammenwirken der universellen Kräfte und Bewältigung von Störungen im
sozialen, individuellen und ökologischen Gleichgewicht thematisiert wird. Schamanen haben in fast
allen Stammesgemeinschaften verschiedene Rollen
übernommen. Heutzutage könnte man Schamanen
mit Priestern, Psychologen, Medizinern, Beratern,
Künstlern usw. in einer Person vergleichen, wobei
das Augenmerk auf der spirituellen Ebene liegt.
Anders gesagt, spielen die Schamanen in Naturreligionen eine wichtige Rolle. Trotz alledem ist der
Schamanismus keine Religion, jedoch ist eine klare
Abgrenzung zur Religion schwierig. Dazu trägt auch
bei, dass im Allgemeinen der Schamanismus als die
älteste bzw. nachweisliche Form religiösen Denkens beim Menschen bezeichnet wird. Einig ist die
Wissenschaft darüber, dass der Schamanismus als
Goethestr. 36
80336 München
piyasa
03 / 04 / 05 2013
phänomenologisch und anthropologisch gilt. Der Spiegel hat im Schamanismus eine wichtige Rolle.
Sie soll zum Schutz vor negativen
Einflüssen und Energien, aber
auch zum Bewahren und Erkennen
der eigenen Kräfte sowie der inneren
Stärken dienen. Nach dieser Ansicht
nehmen manche dies bewusst, manche aber auch
unbewusst wahr. Der doppelseitige Spiegel soll
bewirken, dass die Menschen um einen mit ihren
negativen Einflüssen bei sich bleiben bzw. durch
den Spiegel gespiegelt werden, so dass die negativen Einflüsse nicht abgegeben werden können.
Der andere Spiegel soll dafür sorgen, dass man von
seiner Kraft nichts nach außen abgibt, sondern die
Kraft in sich selber behält.
Weitere Informationen unter 0171/ 8054843
Tel.: 089 / 55029987
Fax: 089 / 55028993
51
People
Ebru Yaşar yaza
hızlı girdi
Kısa süre önce çıkardığı son albümü
Sanat-ı Ebru ile satış listelerinde
hızla yükselen Ebru Yaşar ardı ardına
konser çalışmalarına da başladı.
Özgün sesi ve doyumsuz yorumuyla müzik
dünyasında kendine farklı bir yer edinen Ebru Yaşar,
uzun bir aradan sonra çıkardığı Sanat-ı Ebru adını
taşıyan albümü ve arka arkaya verdiği konserlerle
müzikseverlerle hasret gideriyor.
Satış ve dinlenme listelerinde hızla yükselen ve
sosyal medyada çokça paylaşılan albümünde
Türk Sanat Müziği’nin en gözde eserlerini senfonik
düzenlemeler ve özgün yorumuyla seslendiren Ebru
Yaşar, albüm sonrası gerçekleşen konserlerinde
gördüğü ilgiden de çok memnun.
Sanatçı, “bu albümle meslek hayatımın
en değerli çalışmasına imza attım.
Eğitimini aldığım sanatın güzide
eserlerini seslendirmekten ve
beğenilmesinden büyük onur
duyuyorum.” diyor.
Counter Strike’ın
Türkiye sesi
Bedük, dünyaca ünlü bilgisayar oyunu Counter
Strike’ın Türkiye’deki sesi oldu.
Nexon Avrupa tarafından resmi olarak Türkiye’ye
sunulan ve tüm dünyada milyonlarca takipçisi
bulunan Counter Strike oyununun seslendirmesini
Bedük yaptı. Bedük oyunu oynarken, ‘kendi sesimi
dinlemek heyecan verici ve ilginç bir deneyim
olacak.’ dedi.
52
03 / 04 / 05 2013
piyasa
taverna
diyar
kurdisch-türkische spezialitäten & partyservice
Wörthstr. 10
D. 81667 München
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Tel.: 089-48 95 04 97
Fax: 089-44 77 08 15
E-Mail: [email protected]
Web: www.diyar.de
53
© hrt-agency.com
r.de
a
y
i
.d
www
People
ŞARKILARIN SULTANLARI
Osmanlı padişahlarına yazılan
methiyeler ve padişahların
kendi güftelerinin dönemin
ünlü bestecileri tarafından
bestelenmiş eserlerinden oluşan
Şarkıların Sultanları albümü
müzik meraklıları için raflardaki
yerini aldı.
Osmanlı‘da
sanat çalışmaları
kapsamında
hazırlanan
projede Klasik
Türk Müziği‘nin
nadide eserleri
ŞARKILARIN
SULTANLARI
albümünde
biraraya
geldi. İçinde
Dede Efendi,
Hacı Sadullah Ağa, Ekmekçi
Bağdasar gibi klasik Türk
müziği bestecilerinin eserlerinin
yanısıra IV. Murad, Sultan III.
Selim gibi padişahların yazdığı
ve dönemin ünlü bestecileri
tarafından bestelenmiş güftelerin
de yer aldığı albümdeki eserleri,
birbirinden ünlü sanatçılar
54
seslendirdi. Albüm
Ahmet Özhan, Mustafa Ceceli,
Zara, Melihat Gülses, Umut
Akyürek, Ferda Cengiz ve
Sinem Özdemir‘in yorumlarıyla
zenginleşti.
Her yaştan insana hitap edecek
bu nadide albüm, Parantez
Yapım‘ın yapımcılığında
ve Osmanlının
ilk Başkenti
Bilecik
Belediyesi‘nin
katkılarıyla
hayata
geçti. Kültür
mirasına saygı
düşüncesiyle
hazırlanmış
albümün tanıtım
gecesi Bağlarbaşı
Kültür Mekezinde
yapıldı.
Ahmet Özhan, Mustafa Ceceli,
Zara, Melihat Gülses, Umut
Akyürek, Ferda Cengiz ve
Sinem Özdemir albümde
seslendirdikleri şarkıları sahnede
söyleyerek tanıtım gecesine
imzalarını attılar.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
People
Konserin ana sponsoruluğunu üstlenen Postbank
satış ekibi de müdürleri Hasan Ertan sağıroğlu ile
birlikte konserdeydi.
Sibel Can
coşturdu
Ünlü sanatçı Sibel Can, Avrupa turnesinin son durağı
olarak Münih Gasteig kültür merkezinde muhteşem bir
konser verdi.
İki saatten fazla ara vermeksizin kaldığı sahnede eski
ve yeni parçalarının yanı sıra Sezen Aksu, Tarkan, Ahmet Kaya ve Orhan Gencebay gibi sanatçıların sevilen
şarkılarına da yer verdi. Uzun bir aradan sonra tekrar
Münih’te olmak mutluluk duyduğunu belirten sanatçı
sempatik tavırlarıyla dikkat çekti.
Konsere onbeş kişilik orkestrası ile müzik hocası ve
keman sanatçısı Mustafa Taşpınar da eşlik etti. Mustafa Taşpınar’ın sergilediği keman performansına kıvrak
danslarıyla eşlik edişi coşkuyla alkışlandı.
Samdan Events tarafından düzenlenen konseri yaklaşık bin beşyüz hayranı izledi.
Mehmet Erdem Level228’deydi
Münih’in gözde eğlence mekanı
Level 228’de sahne alan Mehmet
Erdem dinleyicilerine eğlenceli anlar
yaşattı.
Türkiye Müzik Ödülleri’nde en
piyasa
03 / 04 / 05 2013
iyi çıkış yapan sanatçı ödülünü
almadan önce geldiği Münih’te
sevilen parçalarını seslendirdi.
Yaklaşık iki saat sahnede kalan
sanatçıya `Hakim Bey’ adlı
şarkısında tüm salon eşlik etti.
Münih’te olmaktan mutluluk
duyduğunu dile getiren sanatçı,
konser sonrası hayranlarıyla tek tek
fotoğraf çektirdi.
55
Favorites
Top 10
Sausalitos
Turk. & Int.
by DJ Savas...
TURKISH
1. Gülsen - Yatcaz Kalkcaz Ordayim
2. Soner Sarıkabadayi - İnsan Sevmez mi
3. Gökhan Türkmen - Ask Lazim 4. Emre Kaya - Tesekkür Ederim 5. Gökhan Özen - Budala
6. Demet Akalin - Giderli Sarkilar
7. Sertab Erener - İyileşiyorum
8. Gökhan Tepe - Üc Kelime 9. Bengü - Haberin Olsun
10. Hande Yener – Hasta
International
1. Macklemore & Ryan Lewis and Wanz
- Thrift Shop
2. Will.I.Am & Britney Spears - Scream & Shout
3. Wax - Rosana
4. Pitbull feat. Christina Aguilera
- Feel This Moment
5. Rihanna feat. Mikky Ekko - Stay
6. Arash feat. Sean Paul - She Makes Me Go
7. Baauer - Harlem Shake
8. Justin Timberlake - Mirrors
9. Bruno Mars - When I Was Your Man
10. DJ Antoine - Bella Vita
CD
SORTIE Bosphorus 2
İstanbul’un yeme, içme ve eğlence hayatının simgesi olan Sortie,
en sevilen dans müziklerini
Sortie Bosphorus-2 albümünde
bir araya getirdi.
Sortie Eksen Group Müzik Direktörü Doruk Can tarafından hazırlanan albümde, Khaled, İnna, Alex Ferrari gibi isimlerin
güncel hit şarkılarına ve Lumidee & Pitbull, Alexandra
Stan, Edward Maya gibi isimlerin yeni şarkılarına yer
verildi. Miami’de verdikleri son konserle yollarını ayıran
Swedish House Mafia’nın yılın hiti kabul edilen Don’t
You Worry Child parçasının da yer aldığı albümün asıl
sürprizi ise, Mozart’ın Türk Marşı olarak da bilinen
eserinin Doruk Can tarafından yapılan dans versiyonu
Rondo Alla Turca 2013.
Valerie June
“Pushin’ Against a Stone’
Valerie June spielt so etwas
wie ™ Organic Moonshine Roots Music∫, den Soundtrack für
Partys, bei denen sie Gitarre
spielt und derbe Delta-Blues- und Country-Verse singt,
irgendwo zwischen Dolly Parton und Billie Holiday.
Die Selfmade-Musikerin aus der Kleinstadt Humboldt, Tennessee, frönt einem erstaunlich variablen Sound, inspiriert von Grö˚en wie Leadbelly,
Whitney Houston, Van Morrison, Woody Guthrie,
Nico, Nina Simone und Bob Dylan.
Playlistim
Hatice Seçen (İstanbul)
Playlistim gündeme gelen yeni şarkılarla birlikte 15 günde bir değişiyor. Son
zamanlarda en çok dinlediğim ve dilimde olan şarkılar bunlar:
Gökhan Özen- Budala
Sertap Erener-Aşk
Sertap Erener- İyileşiyorum
Soner Sarıkabadayı-İnsan Sevmez mi?
Hande Yener-Bir Bela
Kenan Doğulu-Aşka Türlü Şeyler
Hande Yener-Hasta
Sezen Aksu-Kayıp Şehir
Nazan Öncel-Bu havada gidilmez
Yalın - Keyfi Yolunda, Aşkı Sonunda
56
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Favorites
Ceyhun
Gülselam
1987 Münih doğumlu.
2011 yılından bu yana
Galatasaray forması giyen
futbolcu, geçtiğimiz yıl yarım
sezonluğuna Kayserispor¡a
kiralandı. Gençliğinde sırasıyla
Gartenstadt Trudering,
FC Bayern Münih ve
Unterhaching¡de oynamıştır.
2008 yılında Türk Milli Takım
kadrosuna alınan Gülselam,
2008-2011 yılları arasında
Trabzonspor¡da da forma
giydi.
En sevdiğiniz kelime nedir?
Şükretmek.
Sizi ne heyecanlandırır?
Final maçları.
Şimdiki işinizi yapmasaydınız
mesleğiniz ne olurdu?
Erken yaşlardan beri futbol
oynadığım için başka birşey
düşünemiyorum.
En belirgin karakter özelliğiniz
nedir?
Doğru ve dürüst olmak.
Şu anki ruh haliniz nasıl?
Çok iyi.
Mutluluk rüyanız nedir?
Sevdiğim kişiyle evli, kucağımda
çocuğum ve sevdiklerimle hep
beraber olmak.
Hangi doğal yeteneğe sahip
olmak isterdiniz?
Hayatımdan memnunum.
En sevdiğiniz ses nedir?
Anne baba ve diğer sevdiklerimin
sesleri.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
Kendiniz olmasaydınız kim
olurdunuz?
Ceyhun Gülselam olmak isterdim.
En sevdiğiniz film kahramanı
hangisidir?
Batman.
Hayatınızın mottosu nedir?
Özgürce yaşamak.
En büyük korkunuz nedir?
Kötü hastalıklar.
Nerede yaşamak isterdiniz?
Zaten yaşadığım yerlerde:
İstanbul ve Münih.
Tarihte en sevmediğiniz
karakter kimdir?
Adolf Hitler.
En önemli kusurunuz nedir?
Çok çabuk sinirlenmek ve zor
affetmek.
En büyük lüksünüz nedir?
Değişik ülkeleri gezmek.
En sevdiğiniz yazar kim?
El James
Arkadaşlarınızda olmasını
istediğiniz en önemli özellik
nedir?
Dürüst olmaları.
Öldüğünüzde Tanrının size
kapıda ne söylemesini
isterdiniz?
(...)
“Yapmadan ölmek istemem“
dediğiniz şey nedir?
Baba olup çocuğumun
mürüvvetini görmek.
57
Favorites
BUCH
KITAP
Ego:
Das Spiel des Lebens
Sinema,
Benim Memleketim
Frank Schirrmacher
Fatih Akın
Dieses Buch erzählt davon, wie
nach dem Ende des Kalten Kriegs
ein neuer Kalter Krieg im Herzen
unserer Gesellschaft eröffnet
wird. Es ist die Geschichte einer
Manipulation: Vor sechzig Jahren
wurde von Militärs und Ökonomen
das theoretische Model eines Menschen entwickelt.
Ein egoistisches Wesen, das nur auf das Erreichen
seiner Ziele, auf seinen Vorteil und das Austricksen der
anderen bedacht war: ein moderner Homo oeconomicus. Nach seiner Karriere im Kalten Krieg wurde er
nicht ausgemustert, sondern eroberte den Alltag des
21. Jahrhunderts. Aktienmärkte werden heute durch
ihn gesteuert, Menschen ebenso. Er will in die Köpfe
der Menschen eindringen, um Waren und Politik zu
verkaufen. Das Modell ist zur selbsterfüllenden Prophezeiung geworden. Der Mensch ist als Träger seiner
Entscheidungen abgelöst, das große Spiel des Lebens
läuft ohne uns.
Frank Schirrmacher zeichnet in seinem bahnbrechenden neuen Buch die Spur eines monströsen
Doppelgängers nach und macht klar, dass die Konsequenzen seines Spiels das Ende der Demokratie sein
könnte, wie wir sie heute kennen.
Dünyaca ünlü yönetmen Fatih
Akın, sinema yaşamının ve
bugüne dek çektiği tüm filmlerin öyküsünü, “Sinema, Benim
Memleketim” adlı otobiyografik
kitabında anlatıyor.
Hamburg’da gurbetçi bir ailenin
çocuğu olmasından, ilk gençlik yıllarında Akın’ın üyesi
olduğu çetelere kadar özel yaşamı hakkında ilginç
bilgiler içeren kitap, sinemaseverleri, ünlü bir yönetmenin kişisel dünyasında keyifli bir yolculuğa çıkarıyor. Anlattıklarıyla, sinemayı neden memleketi olarak
algıladığına ışık tutan Akın’ın kitabını, sinema tarihinde
yapılan zevkli ve öğretici bir yolculuk olarak nitelemek
de mümkün.
“Yasak olan her şey beni çekiyordu. Bunun dışında bir
yerlere ‘ait olmak’ gerektiğine inanıyordum. Bir çeteye
üye olmak insana güç duygusu veriyordu” diyen Fatih
Akın, gençlik dönemini şu sözlerle dile getiriyor:
“Hamburg’un suç oranı en yüksek sokağında oturuyorduk. ‘Türk Boys’ çetesine kabul edilmiştim, kısa deri
bir ceket giyiyor ve saçlarıma bol bol jöle sürüyordum.
Çete için acayip aykırı biriydim: ‘Hey kanka, sen hâlâ
liseye gidiyorsun, annen de öğretmen.’ Çete üyeleri
kütüphanede buluşuyordu, ben de iki farklı yaşam biçimini bir arada götürüyordumww: Önce ödünç aldığım
kitapları ustalıkla saklıyor, miyop olduğum için taktığım
gözlüklerimi çıkarıyordum. Bir çete üyesi gözlük takmaz
ve kitap okumazdı.”
En son hangi kitabı okudun?
Deniz Yıldırım (İstanbul) cevaplıyor...
En son okuduğum kitap William Shakespeare’in yazdığı, daha sonra Eugene
Lonesco’nun absürd tiyatroya adapte ettiği, hırs, güç, ihanet, isyan ve taht
kavgasının insanları getirdiği noktayı anlatan bir oyun: Macbeth.
Kitabın baş kahramanı Macbeth ve Banquo savaştan dönerken üç cadıyla
karşılaşır. Cadılar onlara kehanetlerde bulunurlar. Duncan’ın yanına
gittiğinde Macbeth’e yeni unvanı verilir ve bunu kutlamak için
Macbeth’in Dunsinane tepesindeki kalesinde buluşurlar. Olaylar
bu geceden sonra başlar... “Yaşam dediğin yürüyen bir gölge, bir
garip oyuncu. Bir hışım sahnede dolanıp boy gösteriyor, sonra
haber çıkmıyor zavallıdan. Yaşam bir masal; kaçığın birinin anlattığı.
Şamata ve öfke dolu baştan başa. Hiç bir anlamı yok.” Macbeth’in
biricik sevdiği eşi öldüğünde ağzından bu sözler dökülmüştü.
58
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Favorites
DVD
KINO
Der Große Gatsby
Kings of the City
Gerne: Drama
Regie: Baz Luhrmann
Gerne: Action / Thriller Regie: Alberto Rodríguez
Als neuer Nachbar des unter
mysteriösen Umständen zu Reichtum gekommenen Aufsteigers
Jay Gatsby erlebt der junge
Broker Nick Carraway 1922 Glanz
und Elend des amerikanischen
Traums. In nur fünf Jahren ist
Gatsby ganz oben angekommen, feiert rauschende
Feste, deren Faszination auch Carraway erliegt. Doch
der Glanz des neuen Königs von Long Island ist nur
Tarnung für einen einsamen Mann, der versucht, seine
große Liebe Daisy zurückzuerobern.
Sevilla 1987: Die pulsierende Metropole bereitet sich
auf die Weltausstellung vor.
Währenddessen tobt ein Drogenkrieg in nie dagewesener
Härte. Vier Cops bilden die Unit
7. Eine Spezialeinheit, die es mit
den härtesten Drogenkartellen aufnehmen kann. Nach
und nach geraten die Ermittler in einen gnadenlosen
Sog, in dem die Grenzen zwischen Gut und Böse
verschwimmen.
Der Aufsteiger
Der deutsche Freund
Gerne: Dokumentarfilm
Regie: Asli Özarslan
Gerne: Romanze / Drama Regie: Jeanine Meerapfel
Sulamit, Tochter jüdischer Emigranten aus Deutschland, wächst
im Buenos Aires der 50er Jahre
auf. In unmittelbarer Nachbarschaft leben hier Juden und Nazis,
aus Europa geflohen und in der
Fremde erneut zusammengeworfen. Als junges Mädchen trifft Sulamit auf Friedrich, einen deutschen Jungen, der mit seiner Familie im Haus
direkt gegenüber wohnt. Zwischen den beiden entsteht
schon bald eine ungewöhnliche Nähe.
In den Siebzigerjahren kam
Kiymet Özdemir nach Berlin
Kreuzberg, um sich eine Existenz
aufzubauen.
Doch stattdessen hatte sie
tagtäglich mit Rassismus und
Ablehnung zu kämpfen. Aber die
Mutter, Arbeiterin und Aktivistin
lie˚ sich nicht unterkriegen und demonstrierte für die
Rechte türkischer Gastarbeiterinnen, Zugang zur Bildung und gegen Rassismus in Deutschland.
Son izlediğim film...
Denizer Acar (İstanbul) anlatıyor:
Son zamanlarda aslen Cezayir çingenesi olan ve Fransa’da yaşayan yönetmen Tony Gatlif’in Gadjo Dilo (Çılgın Yabancı) isimli filmini izledim.
Film Stephane isimli yakışıklı Fransız delikanlının, Nora Luca adında bir çingene şarkıcıya ait baba yadigarı bir ses kaydının peşinde Romanya’ya gitmesi
üzerine orada başından geçen maceraları anlatır.
Izadore adlı bir çingene, tek kelime romanca bilmeyen bu çılgın
yabancıyı “benim Fransız adamım” diye benimseyip evine
götürür. Başlangıçta Stephane’ın tüm derdi Nora’yı bulmaktır,
fakat başına gelen olaylar ona bundan fazlasını gösterir.
Stephane, hayatın çingeneler için şenlikli olduğu kadar acımasız
da olduğuna tanıklık edecek, nerede durması gerektiğine dair
tercihini yapacaktır.
piyasa
03 / 04 / 05 2013
59
Sports
Kupa neden Almanya`da kaldı?
Futbol, sporcularını bebek yaşta eğiten, çalışkanlık ve
İngiliz golcü Garry Lineeker, ‚‘Futbol 90 dakika
oynanan, sahada 22 kişinin mücadele ettiği ve
sonunda hep Almanların kazandığı bir oyundur‘‘
diyerek ‘her daim ve her şartta kazanmayı bilen’
Alman futbol karakterini açıklamıştı. 2000’li
yıllar ‘hep Almanların kazandığı’ yıllar olmadı.
Genlerinde kazanma karakteri yatan ülke futbolu
yine çeyrek, yarı ve finallerde dolaşıyordu ama
Lineeker’i haklı çıkaramıyordu. Euro 2000‘de
gruplarda elenen Almanlar, bir değişime gitme
kararı aldılar.
Bu kararı sadece turnuvalardaki milli ve kulüp
takımları bazındaki başarısızlık yüzünden
almadılar. Almanlar, ‚‘neden bizim de dünya
çapında bir yıldızımız yok‘‘ konusunu da
tartışıyorlardı. Dünya futbol sahnesine iyi oyuncular
sundular ama hiçbir zaman çok büyük bir yıldız
veremediler. Brezilya’nın Pele‘yi, Arjantin’in
Maradona‘yı sunduğu gibi. Ayrıca en başarılı
oldukları yıllarda bile adları, ‘Alman panzerleri’,
‘Alman disiplini’, ‘göze hoş gelmeyen ama sonucu
gidici takım’ gibi terimlerle anılıyordu.
O gün aldıkları değişim kararı, bugün karşımıza bir
devrim olarak çıkıyor.
2000 yılında başlatılan bu değişim sürecinde
ülkenin dört bir yanında 300‘ün üzerinde futbol
okulu açıldı. Bu okulların başına lisanslı ve
profesyonel alt yapı eğitmenleri getirildi. Bu
okulların görevi, ülke genelindeki genç yetenekleri
bulup, eğiterek Alman futboluna kazandırmaktı. Bu
okullarda 11 ile 14 yaş arası 14 bin yetenekli çocuk
eğitime tabi tutuldu. Amaç sadece yetenekleri
keşfetmek değil, bu küçük çocuklara daha o
yaştan itibaren ‘kazanma alışkanlığı’, ‘kaybetmeme
hırsı’ gibi Almanların vazgeçilmez özelliklerini
yüklemekti.
Almanya Futbol Federasyonu bu oluşumun
yanında Alman kulüplere yabancı futbol sınırlaması
da koydu. Her takımda en az 12 Alman oyuncu
bulundurma zorunluluğu getirdi. Yıllardır ‘saf
kan’ Alman dışında hiçbir sporcuya milli forma
vermeyen Almanlar, artık ülkelerinde yaşayan,
vatandaşları olan göçmenlerden de yararlanmaya
başladılar. Göçmen nüfusunun çok yoğun olduğu
60
Almanya, atıl duran bu güçten de faydalanıyordu
artık. 2010 Dünya Kupası kadrosunun % 48’i,
etnik kökeni 8 farklı ülkeden oluşan oyunculardan
kuruluydu.
Çok küçük yaşlarda eğitime alınan bu gençler
artık sahne almaya hazırlardı. 2007 yılında Güney
Kore‘deki U 17 Dünya Kupası’nda üçüncü oldular.
2008‘de ise U 19 takımı Çek Cumhuriyeti‘nde
düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nı kazandılar.
Böylece 1992‘den bu yana ilk kez bir Alman Genç
Milli Takımı şampiyonluğu kazanmıştı. 2009‘da
ise U 21 takımı şampiyonluğu kazanırken hem bu
yaş kategorisinde ilk kez şampiyon oldular, hem
de 2009 yılı içerisinde üç farklı yaş kategorisinde
şampiyonluğa ulaşan tek ülke olarak tarihe geçtiler.
Ve bütün bunları başaran oyuncu topluluğunun çok
büyük bir kısmı 2000 yılında eğitime
alınan isimlerden oluşuyordu.
Almanya 2000 yılında
giriştiği özkaynak
devriminde bugün
çok başarılı
olduğunu
kanıtladı.
Almanlar bu
oluşum için 100
milyon euro
gibi çok ciddi
yatırım yaptı.
Bebek yaşta
eğitime aldıkları
çocuklara
aşıladıkları
kazanma hırsı,
çalışkanlık ve disiplin
gibi özellikleri 10 yıl
boyunca işlediler.
Lineeker’in sözünü açarsak,
“Futbol 90 dakika oynanan, sahada 22
kişinin mücadele ettiği ve sonunda hep sporcularını
bebek yaşta eğiten, çalışkanlık ve disiplinle
yoğuran Almanların kazandığı bir oyundur‘‘ demek
gerekiyor galiba.
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Foto: © tigger11th - Fotolia.com
disiplinle yoğuran Almanların kazandığı bir oyundur
Sports
1971`den beri gerçek tazelik hep bu paketlerde
Tadım bitmeden hiçbir şey bitmez!
Eğlence, muhabbet Tadım ile başlar, Tadım ile biter!
Tadım bitmeden dizi bitmez, maç bitmez, aşk bitmez,
sohbet bitmez…
TADIM Kuruyemişleri Avusturya ve Bayern Bölge Bayisi
Anes GmbH, Inh. Fatih Gökkaya
Terlaner Strasse 4, 86165 Augsburg
Mobil: 0172-856 32 85
[email protected]
piyasa
03 / 04 / 05 2013
61
Sports
Şampiyonlar belli oldu
Yoğun geçen bir sezonun ardından Avrupa’nın belli başlı liglerinde şampiyonlar belli
oldu. La Liga, Bundesliga ve Premier League’de bitime haftalar kala belli olan
şampiyonların aksine Portekiz’de son haftaya kadar kıran kırana bir mücadele vardı.
Son haftalara önde giren Benfica, bitime bir hafta kala şampiyonluğu Porto’ya kaptırdı.
Türkiye / Spor Toto Süper Lig
Galatasaray
Almanya / Bundesliga
Bayern Münih
İspanya / La Liga
FC Barcelona
İngiltere / Premier League
Manchester United
İtalya / Serie A
Juventus
Fransa / Ligue 1
Paris Saint Germain
Hollanda / Eredivisie
Ajax
Yunanistan / Super League
Olympiakos
Portekiz / Primeira Liga
Porto
62
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Sports
Cafe in Feldkirchen
Cafe mit Loungebereich
Eigene Bäckerei
Velaskostraße 2
85622 Feldkirchen
piyasaÖffnungszeiten:
03 / 04 / 05 2013 Montag - Freitag 06 - 20 Uhr
Tel.: 089 / 55 27 36 62
Fax: 089 / 55 27 16 07
Sa / So + Feiertage 07 - 19 Uhr
63
Humor
Helow annem...
HAYDARİ
türk dili ve
twıtter edebiyatı
***
yiğidim aslanım
barda yatıyor
Haydar Işık
***
36 ay vadeyle
çile çektim
Ne iş yapalım?
Açıklıyorum yaz;
Tök 4 ton yoğurdu Kaufoff Galarya’nın önüne, az
sulandırır!
Sektör açık, gir ayrana!..
Bahh!
Kuş burnu, oralet, fefamenz, cafee, hatta ömürlük
rakıcılar bile aday kadroya giremezken ayran milli
oldu...
Tam da sırası, ahtüelgen yap işi bırak fasonu!
Besser als nix...
***
almanya’da dört
mevsim; ilkkış,
yazkış, sonkış,
kışkış
moda kadının
kendine yapışanı
giymesidir!
***
haydarpaşa
gargara oldu
***
mutlu sonda
inecek var
sen benden gittin
gideli / hala ortalığı
topluyorum
***
bilinç altını
bozdurma!
ileride prim yapar
Gutıntahh!
Salise geçmiyor ki ‘’Almanya artıh öldü, ne tür gibi bi iş
yapalım abi’’ soruları gelmesin!
Bahın ben kat garşılığı içimi daralttım!
Kendi eksenime toplu gonut yaptım...
Üçüncü koprüye 500 metre mesafede nefesimi açtım.
Dönerci cinayetleri bu dopluma garşı bi aşşağılamadır
gelin karşılıh verip ‘’Dürümcü Savunma’’ yı oluşturalım
dedim!
Olmadı Frau Merkel’in gapısına yürümek gaydıylan,
bol kekikli sırttan pirzola mangalı ve rakıylan protesto
edelim de dedim!..
***
36 ay vadeyle
çile çektim
Sektörel gatkı!..
Bir de sucuhlu ekmek konseptim var!
Pidenin üzerine acılı sosu sıhmak gaydıylan,
istediğiniz cümleyi yazıyoruz!.
‘’gızımın odası’’, ‘’yılın en iyi karısı’’, ‘’ayın elemanı’’, ‘’o
kedi buraya gelecek’’
E tabi karın sana ‘’ulan bana ala ala soslu pide mi
aldın’’ der ve kafana geçirirse garışmam!
Haupbanof’un köşesindeki kuyumcudan 90 oyro verip
de bi çeyrek te alabilirsin!
Kağıt işleri...
Raunheim’den Aptullah Çelebi yazmış; ‘’abi
arbayıtsam’dan mektup geldi okuyamıyom’’ diye...
Tabi okuyamazsın, guzey guney’i ve gurtlar vadisi’ni
az seyret almanca öğren!..
İlk ders benden ücretsiz ossun!
‘’İch muss Deutsch lernen’’
Şimdi bu cümlenin ne demek olduğunu araştır öğren
bana yaz!...
İkinci derste de ‘’Bist du sehr schönn yavv’’ gısmına
geçecez!
Şön tak noh!
Çüss...
Haydar Işık’ın Haydari 1, Haydari 2 ve Haydari 3 adlı mizah kitaplarını O2 yayınlarından edinebilirsiniz.
64
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Humor
İstanbul İçin Yeni Miting
Alanı Arayışında Mutlu
Son: Konya Ovası...
1 Mayıs’ta yaşanan olayların
ardından Başbakan Erdoğan’ın
“Artık öyle her isteyen, her
istediği yerde eylem yapamayacak” şeklindeki açıklamaları
üzerine harekete geçen TOKİ,
yeni miting alanı inşası için
İbrahim Sarı
bir süredir devam eden kuş
uçmaz kervan geçmez arazi
arayışında mutlu sona yaklaştı.
Miting alanlarının Taksim
ve Kadıköy gibi İstanbul’un
merkezi yerleri dışına taşınması
amacıyla başlatılan projede son
olarak Konya Ovası’nda karar
kılınırken, yapılan açıklamada
200 bin kişi kapasiteli yeni miting alanının sponsorluğu için
Türk Telekom ile de 49 yıllığına
anlaşmaya varıldığı ifade edildi.
Tam Bir Kova Burcu Kadını
ile Tam Bir Akrep Burcu
Erkeğinin İlişkisi, Tam
Birer Gerizekalı Olduklarını
Anlamalarıyla Sona Erdi
3 yıl önce ortak arkadaşları
aracılığıyla tanışıp burçlarının
uyumuna güvenerek bir ilişkiye
yelken açan İpek Serince
(26) – Yiğit Turkan (27) çifti,
tam bir kova burcu kadını ve
tam bir akrep burcu erkeği
olarak girdikleri süreci tam birer
gerizekalı olarak tamamlamanın
burukluğunu yaşıyorlar. Bu
sabah düzenledikleri basın
toplantısıyla ayrılık kararını
açıklayan genç çift, birbirlerini
yükselen burçları konusunda
yalan söylemekle itham ederlerken, ikiliye yakın kaynaklar
ayrılık kararının tüm kozmos
için hayırlı olduğu konusunda
ortak görüş bildirdiler.
1-7 Mayıs ‘’Eski sevgiliyi
yoklama amaçlı yollanan SMS’ler’’ İstatistiği
Açıklandı: Geri Dönüş
Oranı %4
Nisan ayından itibaren
başlayan yeni sevgili bulma
sezonundan eli boş dönen
yüzbinler, Mayıs’la birlikte
rotayı tekrar eski sevgililerine
çevirirlerken, ilk hafta itibariyle
yollanan “naber? aklıma geldin
: )” SMS’leri yine hayalkırıklığı
yarattı. Türkiye GSM Operatörleri Birliği tarafından
açıklanan 1-7 Mayıs tarihli
istatistiklere göre eski sevgiliyi
yoklama amaçlı gönderilen
“uyudun mu?”, “rüyamdan seni
gördüm iyisin di mi?”, “geçen
Kadıköy’de fal baktırdığımız
yere gittim, ne eğlenmiştik o
gün ya :))))” tarzı SMS’lerde geri
dönüş oranı %4’lerde kalırken,
başarı oranı en düşük SMS
geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi
bu yıl da %0.2’yle “özledim :(“
oldu.
Zaytung.com´a teşekkürler
piyasa
03 / 04 / 05 2013
65
Horoscope
Koç 21.03.-20.04.
Terazi 24.09.-23.10.
Boða 21.04.-20.05.
Akrep 24.10.-22.11.
İyimser olmaya çalışmaktan vazgeçmeyin. İş
hayatınızda ve maddi konularda tahmininizden daha
güzel gelişmeler söz konusu. Aşk hayatınızda mutlu
ve huzurlu bir dönem sizi beklyor.
Şans ve huzur sizden yana. Kariyerinizde bir
dönem noktası yaşayabilirsiniz. Bunun için
biraz daha sakin olmanız gerekebilir.
Sevdikleriniz sizi destekliyor.
Duygusal anlamda kendinizi iyi hissetmeyebilirsiniz.
Kişisel olarak kendinizi yenileme evresindesiniz.
Memnun kalmadığınız şeyleri iş çevrenizle
paylaşmalısınız.
Aşk yaşantınızda aslında her şey yolunda fakat
siz yine de memnun değilsiniz. Maddi
çalışmalarınızın olumlu sonuçlar
getirecek.
Ikizler 21.05.-21.06.
Yay 23.11.-21.12.
Yeni projelerinizi biraz erteleyin. Düşlediğiniz aşk yakında
karşınıza çıkacak. Önemli
bir beraberlik olabilir.
Yakında önemli bir sayfa
açabilecek bir teklif alabilirsiniz. Agresif ve inatçı bir
tutumdan vazgeçin.
Yengeç 22.06.-22.07.
Oðlak 22.12.-20.01.
Hedeflerinizden vazgeçmeyin. Yakın zamanda
başarıya ulaşacaksınız. Aşk
hayatınızda yalnızsanız
hayatınıza yeni biri girebilir.
Özel yaşamınızda
duygularınız oldukça
karışık. Başkalarının sizi
nasıl gördüğüyle ilgilenmekten vazgeçmelisiniz.
Aslan 23.07.-23.08.
Sağlık sorunlarınıza dikkat edin.
Kendinizle olan iletişiminizi pozitif tutmaya
çalışın.
Baþak 24.08.-23.09.
Bu dönem çok yoruluyorsunuz. Kısa bir tatil iyi gelebilir. Dinlenmek sizin de hakkınız.
Kova 21.01.-19.02.
Parayla ilgili önemli konuşmalar ve
anlaşmalar yapabilirsiniz. Duygusal
yaşamınız inişli çıkışlı devam ediyor.
Balýk 20.02.-20.03.
İşiniz konusunda bir memnuniyetsizlik yaşayabilirsiniz.
Sebebi olmayan sinir gerilimleriniz olabilir.
IMPRESSUM / KÜNYE
Herausgeber: MEDYAT!K marketing. event. media., Sternstr. 15, 80538 München
www.piyasa.de
Redaktion: Aslı Saygı, Tuba Türker, Birgit Kuhn M. A., Görkem Şahin, Emine Kısır, Arzu Mete, Teoman Yılmaz
Fotos: Medyatik, Agenturen, Privat, Archiv, cembazer-photography
Beauty: Burçak Salcý Fashion: Tuba Türker Advertising: Hamide Türker
Nürnberg Augsburg: Semiha Tüfekçi Istanbul: Medyatik
News & Anzeigen: 0151-47061766
News: [email protected] Termin-Mail: [email protected] Leserbriefe: [email protected]
Namentlich gekennzeichnete Beiträge geben nicht unbedingt die Meinung der Redaktion wieder. Für unaufgefordert eingesandes Material, Inhalte der Anzeigen und für die Richtigkeit der
Termine wird keine Haftung übernommen. Nachdruck, Aufnahme in Onlinedienste und Internet, sowie Vervielfältigung auf Datenträgern jeglicher Art sind nur mit Ausdrücklicher Genehmigung
des Verlages gestattet. Bei Gewinnspielen ist der Rechtsweg ausgeschlossen.
66
03 / 04 / 05 2013
piyasa
Foto: Petra Röder - Fotolia.com
Chefredakteurin: Hamide Türker (V.i.S.d.P.)
pasha
pasha
UC
UYGUN FIYATLI UÇUŞLAR
INTERNET DAHIL !
LAST MINUTE TATIL
TAKSITLENDIRME
BÜYÜK TATILLER KÜÇÜK TAKSITLER
ARAÇ KIRALAMA
HAVALIMANI TRANSFERI
AUGSBURG - MÜNIH - AUGSBURG
/ 790
(030821
piyasa
/ 04 / 05
2013 98 98 I Bahnhofstr. 17 I Augsburg I www.pashatours.de
67